İYİ Parti Grup Başkanvekili Turhan Çömez, SÖZCÜ TV’de yayınlanan Uğur Dündar Arena programında Yenidoğan Çetesi ile ilgili şok açıklamalarda bulundu.
Çömez, soruşturma kapsamında kapatılan Esenyurt’taki Reyap Hastanesi’nde bebekler üzerinde deneyler yapıldığını ve CİMER’e ihbar edildiğini söyledi.
Hastanede bebek kanlarıyla kök hücre tedavisi yapıldığına dair bilgiler CİMER’e ulaştırılmış. Turhan Çömez, dava dosyasına giren belgelerde Funda Savari isimli bir kişinin Reyap Hastanesi’nde çocuklar üzerinde deneyler yapıldığını bildirdiğini belirtti.
“Parkinson hastalığı tanısı konan bir vatandaş, Ukrayna üzerinden iletişim kurduğu bir doktor sayesinde Reyap Hastanesi’ne ulaşıyor. Burada kaçak gen terapi merkezi kurulmuş. Doktor olduğunu söyleyen kişi aslında doktor değil. Vatandaş ‘Beni nasıl tedavi edeceksiniz?’ diye sorduğunda ise ‘Bebek kanlarıyla sizi tedavi edeceğiz’ yanıtını alıyor. Kök hücreyi bebeklerden aldıklarını söylüyorlar ve tedavi ücretinin 16 bin 500 dolar olduğunu ifade ediyorlar. Vatandaş, bu tedaviden vazgeçip CİMER’e yaşadıklarını ihbar ediyor.”
Çömez ayrıca Sağlık Bakanı Kemal Memişoğlu’nun yenidoğan hastanelerinden olan MediLife Hastanesi’nin Başhekimi Atilla Yılmaz ile verdiği pozu da anlattı.
Ziyareti “skandal” olarak niteleyen Çömez, “Bakan Bey’in İstanbul İl Sağlık Müdürü olduğu dönemde teftiş ettiği hastane olmakla birlikte; burada çocuklar ölmüş. Bakan Bey gidiyor ve hastaneye destek veriyor. Başhekim Bey, Bakan Bey ile gayet samimi pozlarını veriyor. 11 Temmuz 2023, yani soruşturma başladıktan sonra. Yenidoğan Çetesi için ilk ihbar 27 Mart 2024’te yapılıyor. Emniyetin de yardımıyla 5 Mayıs’ta takip başlatılıyor. Sağlık Bakanı Kemal Memişoğlu o sırada İl Sağlık Müdürü. Memişoğlu inceleme altında olan ve bebeklerin öldüğü Medilife Hastanesi’ni ziyarete gidiyor ve Başhekim Atilla Yılmaz ile gülerek poz veriyor. Yılmaz da sosyal medyadan ziyareti bildiriyor ve müdüre övgüler yağdırıyor.”
“Bebekler için kullanılan akciğer ilacı Curosurf, paketler halinde eczanelerden alınıyor, kullanılması gereken hastalara verilmiyor, stoklanıyor, soğuk zincir sağlanarak dışarıya kaçırılarak satılıyor. Her bir koli 1 milyon liralık bir soygun yapılıyor. Dr. İ.G.’nin talimatı ile epikriz raporları değiştiriliyor. İki ayrı hemşire takip formu hazırlıyorlar.
Sorumlu hemşire F.K.’nın işsiz iki oğlu var. Hemşire takip formlarını ve epikriz notlarını evde oğullarına yazdırıyor, bunun için ayrıca para alıyor.
1 yıl kadar önce MediLife’ta bir bebek kendi kendini solunum cihazından ayırıyor. Hemşire S.T. bunu çok geç fark ediyor. Fark ettiğinde çocuk hala hayatta. Kalp masajı yapılıyor. Bebek hipoksik kalıyor. Ömrünün sonuna kadar felçli ve şuur kaybı ile yaşamak zorunda kalacak.”
