enflasyonemeklilikötvdövizakpchpmhp
DOLAR
34,5742
EURO
36,2998
ALTIN
2.993,27
BIST
9.359,89
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
Bursa
Kar Yağışlı
19°C
Bursa
19°C
Kar Yağışlı
Cumartesi Kar Yağışlı
7°C
Pazar Karla Karışık Yağmurlu
8°C
Pazartesi Çok Bulutlu
7°C
Salı Parçalı Bulutlu
10°C
Advert

Yeni parti gündemin ortasında

Yeni parti gündemin ortasında
29.06.2019 15:31
360
A+
A-

11. Cumhurbaşkanı Gül: Mutlak otoritenin sürdürülebilirliği mümkün değildir

“Kendi ülkelerimizin sağlamlığı da muhakkak ki huzur, mutluluk ve ekonomik refahtan geçiyor”

11. Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’la birlikte kurucusu olduğu AKP’ye karşı yeni parti kurma hazırlıklarıyla gündemdeyken katıldığı D-8 toplantısında “manifesto” niteliğinde bir konuşma yaptı. Gül, “Mutlak yönetimlerde mutlak hakim olan mutlak otoritenin sürdürülebilirliği mümkün değildir; mutlak hakimiyet sadece Allah’a mahsustur” dedi.

11. Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, Saadet Partisi’nin Gelişen Sekiz Ülke (D-8) Örgütü kuruluşunun 22. yıl dönümü için İstanbul’da düzenlediği toplantıya katıldı. Saadet Partisi Genel Başkanı Temel Karamollaoğlu ile İstanbul İl Başkanı Abdullah Sevim’in kapıda karşıladığı Gül, salonda da büyük alkış aldı.

D-8’de görev alan siyasetçilerin davet edildiği toplantıya İyi Parti Genel Başkanı Meral Akşener’in de çağrıldığı ancak Akşener’in bir önceki gece mazeret bildirerek toplantıya katılamayacağını söylediği öğrenildi. Akşener, Çırağan Otel’de gerçekleştirilen etkinliğe bir çelenk gönderdi.

“Kendi içi düzenli ve itibarlı olmayan bir ülkenin kendisine, bölgesine, komşularına ve İslam dünyasına katkısı olamayacağını” vurgulayan Gül, “Bununla da neyi kastettiğim gayet açık. İnsan haklarının, demokrasinin, hukukun üstünlüğünün, diyaloğun, huzurun; bütün bunların sağlanması gerekir” görüşünü dile getirdi. Abdullah Gül, “sağlam bir düzenin yolunun huzur, mutluluk ve refahtan geçtiğinin” altını çizerken, “Bunun yolu da medeni bir şekilde demokrasi ve hukuk standartlarının yükseltilmesi, insan hakları meselelerinin halledilmesi ile açık-şeffaf rekabet ortamlarının oluşturulmasından geçiyor” diye konuştu.

Gül, “Rahmetli Erbakan Hocamızı rahmetle anıyoruz. Bu teşkilat kurulurken adalet, eşitlik, diyalog, uzlaşı; gibi ulvi prensipler ve  evrensel değerler vurgulanmıştır. Mutlak yönetimlerde, mutlak otoritenin sürdürülebilirliği mümkün değildir; mutlak hâkimiyet sadece Allah’a mahsustur.  Bugün üzülerek ifade etmek isterim ki bu kadar şey İslam dünyasını bitirmemiş gibi çok daha büyük bir savaş bulutları üzerimizde dolaşmaktadır. İran- Arap savaşları…”ifadesini kullandı.

Gül, ABD ve Avrupa’daki belirli gazeteler, akademisyenler dışında bölgedeki soruna ilişkin ciddi uyarıların yer almadığını söyledi.

Gül, “Bunların olmaması için güzel düşüncelerle rahmetli hocamız Erbakan bu fikri ortaya atarak bu ülkelerin işbirliği yapmasını, ekonomi ve dünya barışına yardım edecek adımların atılmasını istedi. Her şeyin başı, herkesin kendi evinden geçiyor. Kendi evi düzenli olmazsa bir ülkenin, kendi evi itibarlı olmazsa dünya ülkeleri nezdinde o zaman kendisine bir faydası olmadığı gibi, bölgesine, komşularına ve İslam dünyasının meselelerine de bir katkısı olmuyor. Bununla da neyi kastettiğim gayet açık. İnsan haklarının, demokrasinin, hukukun üstünlüğünün, diyalogun, huzurun; bütün bunların sağlanması gerekir.” diye konuştu.

Gül, “Silahlar, tanklar caydırıcılık anlamında önemli ama o ülkenin yumuşak gücü yoksa etkili olmaz. Hepimizin birbirimize yardım etmemiz gerekiyor. Dayanışma içinde olmamız gerekir. Şüphesiz ki hiçbirimiz naif olacak değiliz. Önce kendi ülkelerimizi sağlam yapmamız gerekir. Kendi ülkelerimizin sağlamlığı da muhakkak ki huzur, mutluluk ve ekonomik refahtan geçiyor. Bunun yolu da medeni bir şekilde demokrasi ve hukuk standartlarının yükseltilmesi, insan hakları meselelerinin halledilmesi ile açık-şeffaf rekabet ortamlarının oluşturulmasından geçiyor.” ifadesini kullandı.

Gül konuşmasını, “Bütün bunların rüyasını gördüğü için değerli hocamız bu ilkeleri sıraladı. Şimdi bunları hayata geçirmek bu ülkeleri yönetenlere, siyasetçilerine ve düşünürlerine rol düşmektedir. Bu anlamda bugünkü toplantıyı değerli buluyorum. Bundan dolayı Temel Bey ve arkadaşlarına teşekkür ediyorum” sözleri ile tamamladı.

AKP içinden çıkacak yeni bir partiyle ilgili kulislerin hareketlendiği günlerde 11. Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’ün bir dönem aynı siyasi hareket içinde yer aldığı Saadet Partisi’yle bir araya gelmesi dikkat çekti.

Yorumlar

Bu site, istenmeyenleri azaltmak için Akismet kullanıyor. Yorum verilerinizin nasıl işlendiği hakkında daha fazla bilgi edinin.

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.