VUK359 Mağdurları Ankara’da Uzmanlar tarafından TCK’nın en acımasız yasası olarak nitelendirilen, mahkemelerin 40 yıllık cezalara hükmettiği 500 bin mevcut dosya olan ve yüzbinlerce insanı etkileyen VUK 359’un düzenlenmemesi karşısında mağdurlar Başkentte toplandı! Ağır hapis cezaları ile karşı karşıya kalan vuk 359 mağdurları, bu madde ile ilgili düzenlemenin son anda kanun teklifinden çıkarılmasına büyük tepki verdi. Seslerini sosyal medyada duyurmaya çalışan mağdurlar kanunun tekrar ele alınmasını istiyor.
GÜNDEM Ankara – Ak parti kurmaylarınca hazırlanan yargı reformu stratejisi belgesi ile Cumhur Başkanı Recep Tayyip Erdoğan tarafından yayınlanan İHEP‘te ( insan hakları eylem olanı) 3 aylık sürede öncelikli tamamlanması öngörülen 213 sayılı vergi usul kanunu 359. maddesinin de dahil olduğu çalışma 4. yargı paketiyle meclis genel kuruluna taşınmıştı.
Son anda nedeni bilinmemekle beraber taslak metinden çıkarılan yasa tasarısı yüzbinlerce mağdurda büyük hayal kırıklığı yaratmıştı.
Aradan geçen uzun zamana rağmen arasıra basında çıkan cılız haberler dışında somut hiç bir gelişme olmadı.
Bu durum karşısında mağdur olan insanlar her ne kadar sosyal medyadan seslerini duyurmaya çalışsalar da başarılı olamadılar.
Seslerini duyurmak isteyen vuk359 mağdurları son aldıkları karar ile Ankara ulus meydanında kendilerini hatırlatmak için toplandılar.
Sosyal bir sorun haline gelmiş olan Vergi usul kanunu 359 maddesi nedeniyle açılan dava sayısı 500 bine yaklaşarak asliye ceza mahkemelerinin dava yükü konusunda lokomotifi halini almıştır.
Neredeyse her asliye caza mahkemesinin 10 dosyasından 7 si VUK359 dosyasıdır. Demek oluyor ki bu işte bir yanlışlık var. Ayrıca açılan davaların tamamı küçük esnaf ve şahıs şirketlerinden oluşuyor olmasında işin diğer bir boyutu!
Vergi dairesi ihbarı ve müfettiş raporu ile açılan bu davalarda beraat etmek ise neredeyse imkansız olmakta. Çünkü yorum ve gerçek dışı değerlendirmelerle suçlanan esnafın resmi olarak üetilen iddiaların aksini ispatlaması neredeyse imkansız.
Hatta vergi dairesi tarafından kapatılmış olan firmalara dahi dava açılıp ceza verildiği örnek ve mağdurları mevcuttur.
Hükümet kanadından mağdurlara verilen cevaplarda kanunun hatalı ve yanlış uygulandığı bilinmekleberaber, yasanın Dönemin maliye bakanı CHP‘li İzmir milletvekili Zekeriya Temizel tarafından hazırlandığı belirtilerek Ak Parti’nin çıkardığı bir yasa olmadığı belirtilmekte.
Buna karşılık kanunun hatalı ve yanlış olduğu bilinmesi karşısında düzenlenmeyerek sürünceme de bırakılması ise mağdur ve uzmanlar tarafından çok ciddi “HUKUK GÜVENLİĞİ SORUNU” olarak nitelendirilmekte.
Çünkü hukukun güvencesi ve düzenlenmesi devletin ve yürütmenin asli vazifelerindendir. Bir yasanın vatandaşını mağdur ettiğini fark eden kanun koyucu ilgili yasayı hiç vakit kaybetmeden düzenlemeli zarar gören ve mağdur olanlar var ise zararlarını da gidererek tazmin etmelidir.
Oysaki vergi usul kanunundaki mağduriyet hürriyeti bağlayıcı ceza olarak vatandaşa yansımakla kalmıyor, kanun adeta vatandaşı imha etmekte değil midir?
Bütün bunlar ortada iken yasanın düzenlenmemesi toplumun her kesiminde tepkiyle karşılanıyor.
5. yargı paketinde değerlendirileceği söylenen yasa tasarısının bu pakette de ye almamış olması mağdurları ciddi ölçüde kaygılandırmakta ve hukuk güvenliği endişesi yaratmakta.
Siyasiler ve hükümet temsilcilerince sık sık gündeme gelen, yanlış uygulama ve haksız ceza tayini ile bir çok mağdur yaratan Vergi usul kanunu 359. maddesi 4. yargı paketinde ele alınarak bir düzenlemeye gidileceği açıklanmıştı.
Ancak TBMM’ye sunulan 4. yargı paketinde bu kanunun düzenlenmesi ile ilgili teklif son anda taslak metinden çıkarıldı.
Değerlendirmeye alınmayan VUK 359. madde mağdurları ise seslerini sosyal medyadan duyurmaya çalışıyor. Karara tepki veren mağdurlar sosyal medyada TT oldu.
Binlerce mağdur, bu madde ile alakalı bir çok insanın hala ceza evinde olduğunu, verilen cezaların çok ağır olması sebebi ile kovid iznine dahi bir çok mahkumun ayrılamadığını, kendilerine verilen bu cezaların cinayet ve terör suçlularından dahi fazla olduğunu bu yasanın TCK’nun en acımasız yasası olduğunu belirtiyorlar.
Kanun koyucular ve yargı tarafından bunun bilindiğini düzenlemeyle ilgili tarih verildiğini ve bunun tekrar erteleme yoluna gidilmesinin kendilerine yapılan bir haksızlık ve zulüm olduğunu ifade eden mağdurlar, bu yasanın bir an evvel tekrar 5. pakete dahil edilerek sorunun çözülmesini talep ediyorlar.