enflasyonemeklilikötvdövizakpchpmhp
DOLAR
34,5742
EURO
36,2998
ALTIN
2.993,27
BIST
9.359,89
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
Bursa
Kar Yağışlı
19°C
Bursa
19°C
Kar Yağışlı
Cumartesi Kar Yağışlı
7°C
Pazar Karla Karışık Yağmurlu
8°C
Pazartesi Çok Bulutlu
7°C
Salı Parçalı Bulutlu
10°C
Advert

Uzmanlardan korkutan uyarı, O hastalık 35’li yaşlara kadar indi

Uzmanlardan korkutan uyarı, O hastalık 35’li yaşlara kadar indi
14.10.2018 15:48 | Son Güncellenme: 24.01.2020 23:42
302
A+
A-

Uzmanlardan korkutan uyarı, O hastalık 35’li yaşlara kadar indi. Türk İç Hastalıkları Uzmanlık Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Prof. Dr. Kerim Güler, şeker hastalığından korunmada hareketli yaşam ve doğru beslenmenin önemine işaret ederek “İlaç korkusu, yanlış beslenme ve hareketsiz bir yaşam kandaki şeker değerini artırıyor. Herkes asansörlere biniyor. Her yere arabayla gidiliyor. Cep telefonlarının çıkması yürümeyi çok azalttı. Diyabet 35’li yaşlara kadar indi” dedi.

Uzmanlardan korkutan uyarı, O hastalık 35’li yaşlara kadar indi. Türk İç Hastalıkları Uzmanlık Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Prof. Dr. Kerim Güler, şeker hastalığından korunmada hareketli yaşam ve doğru beslenmenin önemine işaret ederek “İlaç korkusu, yanlış beslenme ve hareketsiz bir yaşam kandaki şeker değerini artırıyor. Herkes asansörlere biniyor. Her yere arabayla gidiliyor. Cep telefonlarının çıkması yürümeyi çok azalttı. Diyabet 35’li yaşlara kadar indi” dedi.

DÜNYADAKİ EN ÖNEMLİ ÖLÜM SEBEBİ KARDİYOVASKÜLER HASTALIKLAR

AA’nın haberine göre; Güler, 20. Ulusal İç Hastalıkları Kongresi’nde, insan sağlığını etkileyen konuların çok hızlı bir şekilde değiştiğini söyledi.

Dünyadaki en önemli ölüm sebebinin kardiyovasküler hastalıklar olduğunu belirten Güler, yeni ilaçlar bulunmasına rağmen rakamların düşmediğini dile getirdi.

2035 yılında dünyada 650 milyon kişinin diyabetli olmasının beklendiğini ifade eden Güler, toplumda şişmanlama ve kötü beslenmeye bağlı diyabet görülme sıklığının da arttığını vurguladı.

Türkiye’de 100 kişiden 65’inin istenilen şeker değerlerinde hayatını sürdürmediğini anlatan Güler, şu bilgileri aktardı: “İlaç korkusu, yanlış beslenme ve hareketsiz bir yaşam kandaki şeker değerini artırıyor. Herkes asansörlere biniyor. Her yere arabayla gidiliyor. Cep telefonlarının çıkması yürümeyi çok azalttı.

“DİYABET 35’Lİ YAŞLARA KADAR İNDİ”

Diyabet 35’li yaşlara kadar indi. Pankreas, vücudun merkez bankası gibidir. Kişi, yediği şekerli gıdalarla buradan bir birim insülin çeker. Merkez bankasının deposu boşalınca da kişiler şeker hastası olur. Diyabetten korunmak için yaşam tarzı değişikliğine gidilmesi gerekiyor. Haftanın 5 günü 45 dakikalık tempolu yürüyüşün yapılması gerekiyor. Beslenmede kan şekerini ani yükselten çikolata, şekerli kurabiye, kolalı içecekler gibi yiyecek ve içeceklerden uzak duracağız. Bunlar kan şekerini ani yükseltir, ani düşürür. Beynin dengesini bozar. Bunların yerine emilimi yavaş olan yiyecekler yenilmesi gerekir.”

YÜKSEK KAN ŞEKERİ ZEHİR ETKİSİ YAPIYOR

Yüksek kan şekerinin zehir etkisi yaptığını bildiren Güler, bunun damarların olduğu bütün organları bozduğunu söyledi.

Hipertansiyon ve diyabete ilişkin kılavuzların güncellendiğine dikkati çeken Güler, önceden 140/90 olan hipertansiyon sınırının 130/80 değerine çekildiğini aktardı.

Uzmanlardan korkutan uyarı, O hastalık 35’li yaşlara kadar indi

Toplumda hipertansiyon görülme oranlarının yükseldiğine değinen Güler, “50 yaşın üzerindeki 2 kişiden birinde tansiyon var. Tansiyon içimizdeki sessiz katil. Bilmiyoruz, bazen bulgu vermiyor. Tansiyonla yaşıyor. Başı ağrıyor, uyuyamıyor ama ‘strestendir’ deyip bunu tansiyona yormuyor. Ölçülmüyor, anlaşılmıyor. Kalp krizi, inme gibi zararlı etkilere açık bir şekilde yaşıyor. ‘Babamın da yüksekti. Benim tansiyonum da asabi. Başım ağrıyınca ilaç alıyorum.’ gibi nedenlerle tedaviye başlanmıyor. Öncelikle bunları yenmemiz lazım” diye konuştu.

Yorumlar

Bu site, istenmeyenleri azaltmak için Akismet kullanıyor. Yorum verilerinizin nasıl işlendiği hakkında daha fazla bilgi edinin.

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.