Türkiye’nin önde gelen tıp üniversitelerinden biri olan Marmara Üniversitesi Tıp Fakültesi’nde yapılan bu araştırma, üçlü negatif meme kanserinin (TNBC) benzersiz doğasını ele alarak, etkilenen bireylerin karşılaştıkları zorlukları ve yaşam kalitelerini iyileştirmeye yönelik çözümler sunmayı hedefliyor. TNBC, daha agresif seyri ve yüksek nüks riskiyle karakterize edilen özel bir meme kanseri türüdür.
Araştırmanın başında bulunan Kanser Savaşçıları Derneği Başkanı Belma Kurdoğlu Akgün, bu çalışmanın amacının TNBC tanısı alan kişilerin tedavi süreçlerindeki ve sonrasında karşılaştıkları sorunlara ve ihtiyaçlara sürdürülebilir çözümler üretmek olduğunu açıklıyor. Araştırma ekibinin başındaki Prof. Dr. Gürkan Sert, tanı konulmasından tedaviye ve sonrasına kadar psikolojik, finansal ve sosyal destek sağlamanın hastaların yaşam kalitesi için medikal tedaviler kadar hayati önem taşıdığını vurguluyor.
İç Hastalıkları ve Tıbbi Onkoloji Uzmanı Prof. Dr. Özlem Sönmez, araştırmanın TNBC farkındalığı oluşturmada kritik bir rol oynadığını ifade ediyor. TNBC, diğer meme kanseri türlerinden farklı bir klinik seyir ve tedavi yanıtı sergiler. Genelde genç ve ailesinde kanser öyküsü olan kadınlarda görülür. Prof. Dr. Sönmez, erken teşhis için 20’li yaşlardan itibaren elle meme muayenelerinin başlaması gerektiğini ve ailede meme kanseri öyküsü varsa mamografi yaşının 40’tan 30’lu yaşlara çekilmesi gerektiğini tavsiye ediyor.
Prof. Dr. Sönmez, kanser hastalığında doğru bilginin önemine dikkat çekiyor. Hastaların tıbbi konularda, özellikle de tedavi yöntemleri hakkında bilgi edinirken mesleki yeterliliği olmayan kişilerin veya özellikle sosyal medya kaynaklarının yanlış yönlendirmelerinden kaçınmaları gerektiğini vurguluyor. Bu tür yanlış bilgiler, tanı ve tedavi süreçlerinde telafisi imkansız olumsuz sonuçlara yol açabilir. Hastaların kanser tedavisi ve takibi için mutlaka tıp alanında uzmanlaşmış bir onkoloğa başvurmaları gerekmektedir.