Türkiye Diyanet Vakfı (TDV) tarafından her yıl ramazan ayında düzenlenen 38. Türkiye Kitap ve Kültür Fuarı’nın Sultanahmet’ten sonra İstanbul’daki ikinci konumu olan Büyük Çamlıca Camisi’nin avlusunda sergilenen Kur’an-ı Kerim yoğun ilgi gördü. Türkiye’nin bilinen en büyük Kur’an-ı Kerim’ine imza atan matbaacı Mustafa Cülfük, hazırlanmasını ve basımını üstlendiği yaklaşık 70 kilo ağırlığıyla dikkati çeken esere ilişkin AA muhabirine yaptığı açıklamada, Kur’an-ı Kerim’in duvara asılmak için değil, ilk ayetinde olduğu gibi okumak için var olduğunu dile getirdi.
Çalışmanın fikrinin iki sene önce Kadir Gecesi’nde gördüğü bir rüyanın ardından ortaya çıktığını belirten Cülfük, “Ertesi gün ekibi topladım ve ‘Şükürler olsun çok farklı bir güne başladık. Bu günden sonra çok ciddi bir yoğunluğumuz olacak.’ diyerek projeyi aktardım. Ekip arkadaşlarım da iki sene bilfiil ciddi bir emek verdi ve muhteşem bir eser ortaya çıkardık.” diye konuştu. Cülfük, büyük ölçülerde bir Kur’an-ı Kerim hazırlamalarında özel bir amaç daha olduğunu aktararak, “Müslümanlar olarak en büyük kitabımızı, Cenab-ı Allah’ın yeryüzüne gönderdiği en büyük kitabı en büyük haliyle basmak istedik.” ifadesini kullandı.
TÜRKİYE’DEKİ BASILI EN BÜYÜK KİTAP”
Kitabın, Türkiye Diyanet Vakfı tarafından Büyük Çamlıca Camisi’nin avlusunda gerçekleştirilen kitap fuarında sergilendiğini ve büyük ilgi gördüğünü kaydeden Mustafa Cülfük, şu bilgileri verdi:
“Yakın çevremiz ve sergide görenler ‘Dev Kur’an-ı Kerim’ dediler. Biz de ‘Dev Kur’an-ı Kerim’ olarak adlandırdık. Yurdun her tarafından hatta dünyanın birçok yerinden sergiye gelen, merak eden arkadaşlarımız, vatandaşlar, Müslümanlar var. Ağırlığı 70 kilogram. 71’e 98 santimetre ölçüleri var. Şu an Türkiye’deki basılı en büyük kitap diyebilirim. Kalınlık olarak da 9 santim. Bu da kalın bir kitap olmasını sağlıyor. Matbaacılık tabiriyle freze dediğimiz, sayfaların rahat açılması için verilen pay da 4,5 santimetre. Bu da şu an bir rekordur. Ayrıca sürekli sergileneceğini düşündüğümüz ve böylesine emek verdiğimiz için laminasyon tekniğiyle özel koruma yaptık. Herhangi bir tozlanmada veya üzeri kirlendiği zaman ıslak bezle bile rahatlıkla silinebiliyor.”
“KUR’AN-I KERİM DUVARA ASMAK İÇİN DEĞİL OKUMAK İÇİN GÖNDERİLDİ”
Daha önce bu kadar büyük bir Kur’an-ı Kerim’in veya herhangi bir eserin bulunmadığını söyleyen Cülfük, yoğun bir taleple karşılaştıklarını dile getirdi.
Mustafa Cülfük, Kur’an-ı Kerim’in duvara asılmak için değil, Hz. Peygamber’e inen ilk vahiy olan Alak Suresi’nin ilk ayetindeki “Yaratan rabbinin adıyla oku!” ifadesi uyarınca okunmak için gönderildiğine vurgu yaparak, “Okumaya dikkat çekmek için duvara asılmayan ağırlıkta ve büyüklükte ‘Dev Kur’an-ı Kerim’ yaptık.” değerlendirmesinde bulundu. Matbaacılığın zayıfladığını ve dijital ortamların yaygınlaştığına işaret eden Cülfük, yapılan eserle, matbaacılığın ölmediğini de göstermiş olduklarını kaydetti. Cülfük, Süleyman Feyzullahoğlu hattına sahip bir font kullanıldıklarını ifade ederek, grafik tasarım ve büyütme aşamasının 4 aya yakın bir zaman sürdüğünün altını çizdi.