Selami Şahin: hüngür hüngür ağlıyorum. Selami Şahin Posta Gazetesinden Alev Gürsoy Cimin’in sorularını yanıtladı Alev Gürsoy Cimin :
Nasılsınız?
Vallahi üç aydır evde hapisteyiz. Bir yürüyüş yapmaya hasret kaldık. Ama bu süreçte boş durmadım. Ez az 11 beste yaptım. İnanılmaz güzel şarkılar çıktı.
Çalışıyorum ve sürekli sabrediyorum.
Daha hiçbir şey bitmedi ve kendimize iyi bakmak zorundayız. Korona yüzünden ağladığım zamanlar çok oldu.
Neden?
20 kişilik orkestram, asistanım, ses teknisyenim işsiz kaldı.
Para veren yok, gelen para yok. Yüküm çok ağır ve onları bu süreçte yalnız bırakmamam lazım. Hepsinin çoluğu çocuğu, ev kiraları, mutfak masrafları var. Kötü zamanlardan geçiyoruz.
İNSANLAR KIT KANAAT GEÇİNİRKEN COŞKUN SABAH’IN SÖYLEDİKLERİ AYIP OLDU
Meslektaşınız Coşkun Sabah “450 bin TL ile üç ay zor geçiniyorum. Zor durumdayım” dedi. Buna ne diyorsunuz?
Coşkun arkadaşımdır, şahsına yönelik kötü bir şey diyemem. Nahif biriyim, kimseyi kıramam ama söylemi çok yanlış. Üç ayda o kadar para harcamanın bir anlamı yok. Asgari ücretle geçinen insan sayısının fazla olduğu bir ülkede böyle şeyler söylemek ayıptır. İnsanlar kıt kanat geçiniyor. Allah müsrifleri sevmez.
Bu süreçte işler de durdu. Siz maddi olarak nasılsınız?
Halime şükrediyorum. Sağlığımız yerinde olsun da gerisi gelir. Sağlık olmazsa hiçbiri olmaz. Allah sonumuzu hayretsin. Söyleyecek söz bulamıyorum. Dünya savaşlarında bile böylesi görülmemiştir. Ölenlere acıyorum, üzülüyorum. Artık haberleri izlemek istemiyorum çünkü hüngür hüngür ağlıyorum.
Aşırı duygusalsınız o halde?
Fazla duygusal olmasam benden böyle şarkılar çıkar mıydı? Ben espriyi, sohbeti, gülmeyi çok severim. Gülmek insan için en önemli ihtiyaç ama bu süreçte çok gülemedim. Espri bile yapamadım.
KURBAN KESMEK YERİNE KİMSESİZ ÇOCUKLARA YARDIM EDİYORUM
Kendinizi nasıl tanımlarsınız, hayat mottonuz nedir?
Benden öte bir ben var içimde. Hayatta kimseye emretmem, kimseyi küçük görmem. İnsanlar birbirini tamamlar. Kimse kimseyi küçük görmemeli. İnsan olmak, saygılı olmak şart. Dünyadaki düşmanlık sona ersin. Rahmetli annem Mısırlı. Tek kelime Türkçe bilmezdi. Babam da Hataylı. Hatay’da bütün dinler ve ırklar var. Bizde din, dil, ırk ayrımı yok. Hepimiz el ele kalp kalbeyiz. Çünkü Adem ile Havva’dan kardeşiz.
Fakat görünen o ki insanlar Adem Havva’dan kardeş olduğumuzu çok önce unuttu…
Sahiden öyle. ABD’de George Floyd’un polis tarafından öldürülmesi nasıl bir vahşettir? Yerüzündeki ilk ezanı okuyan Bilâl-i Habeşî de siyahtır.
Ben yolda yürürken karıncaları ezmemek için yönümü değiştiriyorum. Dalından düşen çiçeğe kıyamıyorum. Kurban keseceğime Kasımpaşa’da kimsesiz çocukların yurduna yardımda bulunuyorum. Hiç değilse çocuklar kendilerine önlük elbise, ayakkabı alır.
Kurban kesimine karşı mısınız?
Kurban kesimine saygım sonsuzdur. Bu dinimizin bir gereği fakat ben onun yerine farklı bir yardım yapmayı tercih ediyorum. Önemli olan niyettir. Yürekten doğru şeyler geçiyorsa yerini bulur.
ÇOK FAKİR BİR AİLENİN ÇOCUĞUYUM, ALLAH’TAN KORKAR KULDAN UTANIRIM
İnançlı biri misiniz?
İnançlıyımdır. Allah’tan korkar, kuldan utanırım. Vicdan, hak ve adalet benim için çok önemli. Ben çok fakir bir ailenin çocuğuyum. Ego, kapris, şımarıklık bilmem ben. Yoldan geçen biri beni görüp seslense durur tokalaşırım. “Saygılarımla efendim” derim. Burnum havalarda gezmem, hiç öyle biri olmadım.
Milyonlara hitap eden işlere imza attınız yıllarca, biraz şımarsanız da hakkınızdır.
Şımarırsanız… O zaman sevilmezsiniz. Hiç iyi bir şey değil şımarıklık. Halk, şımarık insanları sevmez. Ben ne zenginim ne de fakir. İki oğlum, bir kızım büyüdü. Onlar mutlu olsun ben canımı bile veririm. Onlar için çalışıyorum, koşturuyorum.
Yeni albüm ne zaman gelecek?
Ülke düze çıksın da albümün de sırası gelir.
Beste fabrikatörü gibisiniz maşallah! Bu ilham nereden geliyor?
Yıldıray Çınar’dan Zeki Müren’e, Bülent Ersoy’dan İbrahim Tatlıses’e kadar şarkılarımı okumayan kalmadı. 300 civarında hit olmuş eserim var. İlham meselesine gelince, beste yapacağım diye şartlamıyorum kendimi. İlham aniden kapımı çalıyor zaten.
Kuşaklar değişse de şarkılarınız hep dillerde. Çok şanslısınız.
Bir yere gelmek kolay değil ama orada kalmak çok zor. Ben 16 yaşındayken ünlendim. Şu an 73 yaşındayım ve hâlâ buradayım. Şöhretimi, halkın sevgisiyle ayakta tutuyorum. Onlara iyi besteler verdiğim için varım.
AH BİR BİLSEN! HEM DE NE AŞK
Bu süreçte boşanma taleplerinin çığ gibi arttığı söyleniyor. Sürekli eşinizle dip dibe olmaktan sıkılmadınız mı?
Asla! Melek gibi eşim var. Biz hiç kavga etmeyiz. Kendini bana adamış, üç çocuğumun annesine her zaman saygım ve sevgim sonsuz.
Onca yılı devirdikten sonra aşk taze kalıyor mu?
Bizimki ölümsüz bir aşk! Gerçek aşklar uzun sürer. Bir ömür bile yetmez! İyi tahlil etmeden yola çıkmamak lazım.
Eşinize aşk şarkıları yazar mısınız?
‘Özledim teninin kokusunu özledim’ şarkısını eşime yazdım.
Vay arkadaş! Ne aşkmış ama!
Ah bir bilsen hem de ne aşk! Eskiden sahne çalışmaları bir-iki ay sürerdi. İzmir’deydim bir ay boyunca… Bir gün kalktım, nasıl özledim ve şarkı o sabah ortaya çıktı… “Özledim teninin kokusunu özledim/Özledim sımsıcak nefesini özledim/Özledim sohbetini, o sesini özledim/ Gelmedin gözbebeğim/can yoldaşım gelmedin…”
Şanslı bir kadın…
Asıl ben şanslıyım öyle mükemmel bir eşim olduğu için. Kendini bana, çocuklarıma, evine adadı. Allah ondan razı olsun.
Sanat camiasındaki evlilikler sevgiler uzun sürmez. Bu anlamda güzel bir örneksiniz.
Gerçek aşklar ölmez. Sana yapılmasını istemediğin bir şeyi karşındakine yapmayacaksın. Akıllı insanlar mutlu yaşar.
Sanatçılar çapkın olur. Başka bir kadına gözünüz bile kaymadı mı?
Bekarken çapkınlığımı yaptım. Bunun sonu yok. Çapkınlığa devam etseydim eşimden ayrılırdım ve sonum zavallı bir yalnızlık olurdu.
Sizce arabeske olan ilgi bitti mi?
Güzel beste, türü ne olursa olsun ilgi görür. Ben türkü de yazıyorum roman havası da… Yazılmayanı yazmak maharettir. Halkı tanıyıp, onların sevdiği eseri çıkarırsan eser de sen de ölümsüz olursun. Türü önemli değil. Bahçeye bakın, bütün çiçeklerin renkleri güzeldir. Beste yaparken her zaman halkı düşünüyorum.
Ama yeni kuşak sizlere çok ilgili değil gibi görünüyor.
Yanlış düşünüyorsun. 7-8 yaşındaki çocuklar yolda beni görünce “Aaa Selami Amca birlikte fotoğraf çekelim mi” diyorlar. Beş yaşındaki çocuk şarkılarımı biliyor. Hangi şarkımı sevdiklerini sorduğumda “Ben Sevdalı Sen Belalı” diyorlar. “Şarkımı söyle bakalım” diyorum, “Seninle başım dertte ne yapsam bilmiyorum” diye başlıyor. Mutluluktan uçuyorum.
Cumhurbaşkanlığı’nın karantina sürecinde başlattığı ve normalleşme sürecinde de devam eden konserler serisinde 60 sanatçı var. Siz de o sanatçılardan birisiniz…
Cumhurbaşkanımızın çok güzel düşündüğü bir program bu. Tabii seyircisiz olacak ve herkes evlerinden izleyecek.
Politik olarak nasıl bir duruşunuz var?
Ülkemize kim hayırlı olacaksa o başa gelsin. Korona sürecinde ülkemizdeki ve dünyadaki fakir insanlara kollarını açan Cumhurbaşkanımıza helal olsun. Ben kendisini Kasımpaşa’dan tanıyorum. 16 yaşımdayken de onu tanıyordum. Hizmetleriyle gurur duyuyorum.
Ülkede sizi en çok üzen mesele nedir?
Erkek şiddeti! Tanrı’dan sonra tapılacak bir varlık varsa o da annedir. El kaldırmak bile korkunç. Anlaşamıyorsan boşan kardeşim! Öldürmek, dövmek, şiddet niye? İğrenç bir şey. Hayvanlara haksızlık etmek istemem, o yüzden bu canlıları nasıl tanımlayacağımı bilmiyorum.
Alev Gürsoy Cimin/ Posta