Kadın, avukat… Mini etekle davada…
Hâkim de kadının eteğini fotoğraflamakla meşgul…
Sakallı bir avukat da mini etek giyip sosyal medyada olayı protesto ediyor güya…
Geçenlerde de İzmir BB Başkanı Soyer’in LGBT’lilerle poz verirken resmi yayınlanmıştı!
Bu solcu kafayı anlamak mümkün değil…
“Tek eşlilik” nutku atıp, “zina”yı özgürlük görmek nasıl bir duygu acaba?
Memleketteki “demokrasi”ye ve “hukuk”a bakın!
*
Tam da “yargı reformu”nun gündeme düştüğü günlerde…
Tam da TBB Başkanı Feyzioğlu’nun Erdoğan’ı alkışladığı zamanda…
Hem de “Türkiye ittifakının içini dolduracak bir adım” derken…
Tam da adamın birinin “pedofili” muhtevalı kitabını “sanat” diye yutturmaya kalktığı sırada…
Çocuk cinayetlerinin hızla arttığı ortamda…
Bir “Ecrin bebek” olayı var ki yürek yakıyor… Utanç vesilesi!
Ardından kendine yazar diyen ruh hastası birinin çocuk tacizini anlattığı roman…
Ve bizi en çok kaygılandıran asıl mesele…
Dincilerin tacizleri için toplumu ayağa kaldıran sol kafa, bu roman için suskun!
Onlar yapınca tu kaka, bunlar yapınca sus-pus!
Memleketteki “özgürlüğe” bakın!
*
Bize bir şeyler olduğu kesin…
Çocuklarımızı ve kadınlarımızı koruyamaz olduk!
Evlatlarımız mahallesinde, sokağında oyun oynayamaz halde…
El kadar bebelere şeytanîce yaklaşan koca koca adamlar…
Çocuklarımızı olmadık yerlerde kaçırıp taciz ettikten sonra öldürenler…
Kadınlarımıza olmadık işkenceleri yapan ve sokak ortasında öldüren erkek müsveddeleri…
Toplumun rol-model aldığı aydın ve sanatçıların manevî değerlerimizi hiçe sayan ilişkileri…
Gün boyu ekranlarda sergilenen aile içi sapıklıklar ve tacizlerle dolu diziler…
Alın terini hiçe sayan kolay para kazanma ve kanun dışı yaşantının özendirilmesi…
Saldırı ve tecavüzler sonucu sanıkların adli kontrol şartıyla ellerini kollarını sallayarak toplumda gezmesi… Kör olasıca bir kısır döngü…
“Aydın” etiketli kesimlerin olayları siyasî görüşlere göre değerlendirmesi facia…
“Ömür boyu nafaka”yı çözememiş ve “cinsiyet eşitliği” denen ucubeye kafa yoran…
Aile Bakanlığının olanı biteni öylece seyretmesi şaşırtıcı…
Bu gidiş hayra alâmet değil!
*
Kanunlarımız caydırıcı değil…
Siyasiler sık sık “idam”dan bahsediyor ama Mecliste hâlâ bir adım yok… MHP’nin defalarca dile getirmesine rağmen…
Bıktık tekrarlamaktan ama kader mahkûmlarına ceza indirimi sırada bekletiliyor…
Gündemde “yargı reformu” varken hem de…
“Torba”dan yine halkın bekledikleri çıktı…
Adam kalkmış roman yazıyor…
“Pedofili”ye sanat diyor… Dikkat ediyoruz, sol kıyameti koparmıyor!
Bir o olsa… Cilalaya cilalaya öldükleri Şafak’ın bir eseri de öyle…
Sanatçı kılığında Berna Laçin’in ettiği laflar da işin tuzu biberi..
Oysa “edebiyat” dediğin, “edeb”tir…
Bebek üzerinden yapılan sapıklıktır… O kitaba “roman” demek, ünlü romancılarımıza hakarettir…
Ondan sonra “demokrasi, fikir hürriyeti, insan hakları” nutku atmak da ahlâksızlıktır!
Yüzde 99’u Müslüman olan Türk milleti, bu ayıbı daha ne kadar taşıyacak?
Bu gidiş hayra alâmet değil!
