Kentsel dönüşümü hızlandıracak yeni yasanın birinci gayesinde İstanbul, Hatay ve Antalya’nın olduğu belirtildi. Üç kentte ranta ayrılacak yerlerin evvelce belirlendiği sav ediliyor.
TBMM’den çabucak geçirilen kentsel dönüşüm maddesiyle öncelikli olarak İstanbul, Antalya ve Hatay’daki gayrimenkullerin ranta dönüştürüleceği öne sürüldü. Düzenlemeyi kıymetlendiren kaynaklar, sarsıntıda yerle bir olan Hatay ile İstanbul ve Antalya başta olmak üzere büyük kentlerdeki rant potansiyeli yüksek gayrimenkullerin ‘rezerv alan’ hususları işletilerek hak sahiplerinin elinden alınacağını, yerlerine lüks rezidans, alışveriş merkezleri ve otellerin yapılabileceğini argüman etti.
Yürürlüğe giren yeni düzenleme ile birlikte Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı, artık dilediği yerdeki dilediği alanı, üzerinde konut olup olmadığına bakmaksızın ‘rezerv alanı’ ilan edebilecek. Rezerv alanı ilan edilen yerlerde meskeni, dükkanı olanlar 90 gün içinde öteki yerlere gönderilebilecek. Bu alanlar büsbütün yıkılıp TOKİ’ye ya da büyük müteahhitlik firmalarına verilerek ranta dönüştürülebilecek.
Bugüne kadar birçok kentte çok sayıda vatandaşın meskeninin olduğu alanlar, rezerv alan ilan edildi. Bahis yargıya taşınınca mahkemeler yalnızca boş alanların rezerv alan ilan edilebileceği gerekçesiyle yürütmeleri durdurdu. Yeni kanunla birlikte mahkeme pürüzüne takılmadan her yerin rezerv alan ilan edilebileceğini öne süren kaynaklar, “Depremde yerle bir olan Hatay tekrar kurulurken, bilhassa rantı yüksek bölgelerinin rezerv alan ilan edilerek hak sahiplerinin elinden alınacağı konuşuluyor. İstanbul’da vatandaşın, kamunun ya da askeriyenin elinden alınıp ranta dönüştürülmek istenen birçok yer için uzun müddettir bu yasanın çıkması bekleniyordu. Antalya da yüksek rantıyla birinci uygulama alanlarından biri olacak” tabirlerini kullandı.
Mülkiyet hakkı ihlali yaşanıyor
CHP’li milletvekilleri, TBMM’de yapılan görüşmeler sırasında insanların tapulu mesken ve işyerlerine el konulabileceğini, düzenlemedeki mülkiyet hakkına alışılmamış olan hususların iptali için Anayasa Mahkemesi’ne müracaatta bulunacaklarını söyledi. Lakin Anayasa Mahkemesi kararları geriye yürümediği için amaca konulan yerlerin rezerv alan ilan edilerek kısa müddette ranta dönüştürülebileceği lisana getiriliyor. Bu kapsamda konut ve işyerleri ellerinden alınan vatandaşların öbür yerlere gönderilebileceği de öne sürülüyor.
