BTSO ev sahipliğinde düzenlenen eğitimde Bursa iş dünyası ile buluşan Prof. Dr. Acar Baltaş, yönetmenin kültürle alakalı bir iş olduğunu belirterek, Batı’dan ithal yönetim tekniklerinin Türkiye’de birebir uygulanmasının yarardan çok zarar getireceğini söyledi.
AB Türkiye Delegasyonu finansal desteği ile uygulanmakta olan, Türkiye’de AB Bilgi Merkezleri Ağı’nın desteklenmesi projesi kapsamında Bursa Ticaret ve Sanayi Odası (BTSO) bünyesinde faaliyetlerini sürdüren Bursa AB Bilgi Merkezi tarafından, BTSO Akademi projesi işbirliğinde “Türk ve Avrupa Kültürlerinde Yönetmek, Değerlerle Yaşamak ve Çalışmak” konulu seminer düzenlendi. Psikolog, Yazar Prof. Dr. Acar Baltaş’ın konuşmacı olarak yer aldığı seminere Bursa iş dünyası büyük ilgi gösterirken etkinliğe ayrıca BTSO Yönetim Kurulu Üyeleri Aytuğ Onur, Irmak Aslan ve Muhsin Koçaslan ile Meclis Divan Katibi Hakan Batmaz da katıldı.
300’DEN FAZLA EĞİTİM PROGRAMI
Seminerin açılış konuşmasını gerçekleştiren BTSO Yönetim Kurulu Üyesi Aytuğ Onur, BTSO olarak üyelerinin kişisel ve mesleki gelişimlerine özel önem verdiklerini söyledi. İnsana yatırım anlayışı doğrultusunda çok sayıda projeyi hayata geçirdiklerini belirten Onur, şimdiye kadar iş dünyasının ihtiyaç duyduğu alanlarda 300’den fazla eğitim programı düzenledikleri bilgisini verdi. “Son 4 yılda eğitimlerimizden 20 bini aşkın üyemiz faydalandı.” diyen Onur, Prof. Dr. Acar Baltaş’ın bilgi ve tecrübelerinin Bursa iş dünyasına yeni ufuklar kazandıracağını sözlerine ekledi.
YÖNETMEK BİR KÜLTÜR İŞİ
Prof. Dr. Acar Baltaş, konuşmasında yönetimde kültürel değerlerin önemini ve iş hayatına yansımalarını değerlendirdi. Yönetmek üzerine dünya genelinde her yıl binlerce kitap yayınlandığını belirten Baltaş, buna rağmen dünyada en yaygın şeylerin başında kötü yönetimin geldiğini söyledi. Yönetimde Anglosakson kültürüne ait özelliklerin evrensel kabul edilmesinin büyük bir yanılgıya yol açtığını ifade eden Acar Baltaş konuşmasını şöyle sürdürdü: “Yönetmek kültürle alakalı bir iş. Amerika veya herhangi bir kültürün normlarını birebir şekilde Türkiye’de uygulayamayız. Türk iş dünyasının çok farklı kültürel değerleri var. Türkiye’de iş yaparken en fazla kullanılan kelimelerin başında vefa, hatır gibi sözcükler geliyor. Bu kelimelerin Batı dillerinde bir karşılığı yok. Plan, program, vizyon ve strateji gibi kavramlar da bizim dilimizde bulunmuyor. Biz ‘kervan yolda düzülür’ anlayışıyla hareket ederken, Batı zamanı kendine uydurabiliyor. Dolayısıyla iş hayatında başarı için Batı’daki sistemleri olduğu şekilde değil, kendi kültür ve değerlerimize uygun olacak biçimde uyarlayıp hayata geçirmeliyiz.”
Türkiye’nin Avrupa Birliği’ne girse de girmese de Avrupa ile uyum ve işbirliği içerisinde çalışması gerektiğini de belirten Prof. Dr. Acar Baltaş, bu konuda Türkiye’nin gerekli düzenlemeleri hayata geçirmesinin önemine dikkati çekti.
“PERDE AÇILIRKEN SENARYO DEĞİŞTİRMEYE HAZIR OLMALIYIZ”
Dünya genelinde müthiş bir değişim yaşandığına değinen Prof. Dr. Acar Baltaş, “Perde açılırken senaryo değiştirmeye hazır olmamız gerekiyor.” dedi. Dünyada artık yapılanı daha iyi yapmanın yetmediğini ifade eden Baltaş, “Bugün yaptıklarımızı mükemmelleştirerek yarının dünyasında var olamayız. 21. yüzyılın birinci çeyreğinden çıktıktan sonra hangi mesleklerin olacağını bilmiyoruz. Şu anda yapılan birçok iş değişecek. Ancak ortaya çıkacak yeni mesleklerde başarılı olacak insanların hangi özelliklere sahip olması gerektiğine dair fikrimiz var. İşbirliği, ilişki kurma, eleştirel düşünme ve yaratıcılık bu özelliklerden en önemlileri. Çocuklarımıza gerçekte hiç gerekli olmayacak şeyleri öğretmek için vakit harcamak yerine bu becerilerini geliştirecek fırsatları sunmamız gerekiyor.” dedi.
