Tasarımcı Cihan Nacar, “Dramatic Irony” yani “Dramatik İroni” adını verdiği yeni koleksiyonunu Four Seasons Hotel Bosphorus’ta tanıttı. Koleksiyonlarında her sezon şehirli kadının güçlü görünümü ve arkasındaki romantik ve naif tarafı konu alan ünlü tasarımcı bu sezon kadınların dramasını ve dramatik hayatlardaki ironiyi konu alıyor. Baştan sonra kırmızının birçok tonunu barındıran, yüzde yüz el işçiliğinden yapılan ve mayodan çok “couture body” olarak nitelendirilen koleksiyonda çok fazla kristal ve değerli taş kullanımı öne çıkıyor.
Boğaz’ı adeta kırmızıya boyayan defilede Özge Ulusoy, oyuncu Özge Borak ve oyuncu Ecem Özkaya gibi ünlü isimler podyumda yürüdü. Biz de Cihan Nacar’ın ağzından şehirli kadının dramasını ironik bir dille yansıttığı koleksiyonunu dinledik…
Lise yıllarında başladığınız sanat eğitimini üniversitede moda ile pekiştirdiğiniz. Daha sonra İspanya’da eğitim aldınız, Türkiye’de yüksek lisans yaptınız ve sektöre çok erken yaşta atıldınız. Mayoya yönelme nedeniniz neydi?
Mayo dünyada çok büyük bir pazar olmasına ragmen Türkiye’de bir türlü kabuğunu kıramadı. Bilindik mayo markaları var ancak mayo tasarımcısı ismi duymadık. Dolayısıyla bu boşluğu değerlendirdim. Mayoya olan ilgimi de işin içine katarak böyle bir markayı hayata geçirdim.
Runway’de neler gördük peki? Koleksiyonunuzdan bahsedebilir misiniz?
Ben her sezon kadının bir özelliğinden yola çıkarak koleksiyon hazırlıyorum. Bu sezon da şehirli kadının aşk hayatı ve dramatik tarafını ele aldık. Kırmızının yoğunlukta bir koleksiyon oldu. Gördüğünüz gibi yüzde yüz el işçiliği ile oluşturuldu. Artık insanların mayoya bakış açısı değişti tabii ki… Ben biraz mayoya couture dokunuşlar kattım.
Deri ağırlıklı bir koleksiyon olduğunu söyleyebiliriz…
Evet bu senenin materyallerinden biri de deri ve lateks kumaşlar. Dolayısıyla biz de bir şekilde bütün parçalarda deri kullanmayı uygun gördük.
Bu sene plajda neler göreceğiz?
Bildiğimiz standart mayo kumaşları artık değişti. Kadife gibi görünen mayo kumaşları ya da deri görünümlü kumaşlar bu sene moda. Mayo kumaşlarının özellikleri bizim biraz koleksiyonumuzda gidişatı belirlememize yardımcı oldu. Artık enteresan kumaşlarla mayolar giymeye başladı kadınlar. Dolayısıyla biz de onun içine biraz kendi dokunuşlarımızı katarak hem trende uygun, hem de konforlu mayolar yarattık.
Bir kadın mayo ve bikini seçerken nelere dikkat etmeli?
Yani vücut hatlarını çok iyi tanıyor olmaları çok önemli. Vurgulamak istediği bölgeleri göstermeli, kamufle etmek istediği yerleri gizlemeli tabii. Türk kadını biraz daha dolgun vücut hatlarına sahip. Dolayısıyla dolgun vücut hatlarına uygun mayolar seçerlerse bütün kadınlar son derece şık görünebilir.
Plaj modasında aksesuar kullanımı nasıl olmalı?
Aksesuar plaj giyiminin bir parçası. Yani giydiğiniz mayoyu, terlikle, şapkayla ya da pareoyla kombinlemek işi başka boyuta taşıyor. Bu sene de aksesuarın zirve çağı. Gerçekten neredeyse her mayo ile kombin yapılabilecek takılar, ayakkabılar, terlikler, şapkalar ve gözlükler var. Bunların hepsini bir arada kombinlemek, hem bu son zamanlarda hayatımıza giren happy hour kültürünü destekliyor, hem de kadınların daha şık görünmesini sağlıyor.
Son olarak gelecek planlarınız neler? Dünyaya açılan mayo markamız olur mu sizce?
Aslında Türkiye’yi dünya platformlarında tanıtmış bir sürü tasarımcımız var ancak mayo markamız yok. Ben de dünya podyumlarında, New York, Londra Moda Haftası’nda bir mayo markasını duyurabilir ve tanıtabilirsem ne mutlu bana…
AŞK ÜZERİNE KURGULANMIŞ BİR KOLEKSİYON
Bir önceki “Pure Glow” koleksiyonunun devamı niteliğindeki “Dramatic Irony” koleksiyonu, kadının tutkulu ve dramatik tarafını anlatan, görene aşka dair duyguları, tutku ve drama gibi kavramları çağrıştıran, aşk üzerine kurgulanmış bir koleksiyon olma özelliği taşıyor.
Derin kırmızılarda, ışıl ışıl ve 80’ler etkisi görülen koleksiyonda dik vatkalar, dar formlar, diz altına kadar uzanan etekler ve 80’lere ait detaylar öne çıkıyor. Koleksiyon 2020 kumaşlarından seçilen dokuların, el işçiliği detaylarla birleşiminden oluşurken, tasarımlara hareket katan üç boyutlu detaylar dikkat çekiyor.
KAYNAK; Bilge Nur Akan – HABERTÜRK