Mobilya ihracatçıları URGE Projesiyle dünyaya açılacak. Mobilya sektörünün 221 ülkeye ihracat yaptığını belirten Ege Mobilya Kağıt ve Orman Ürünleri İhracatçıları Birliği Başkanı Cahit Doğan Yağcı, yapmayı planladıkları URGE Projesine 26 firmanın başvurusunu aldıklarını, başvuru süresi sonunda 30’un üzerinde firmanın katılımıyla URGE Projesi için Ticaret Bakanlığı’na başvurmayı hedeflediklerini kaydetti.
Ege İhracatçı Birlikleri’nde basın toplantısı düzenleyen Yağcı, “2019 yılında Birliğimiz üzerinden gerçekleşen mobilya ihracatı yüzde 13’lük bir artış ile 165 milyon $ olarak gerçekleşti. Egeli mobilyacı firmalarımızın payını artırması gerektiğinin bilincindeyiz. Mobilya sektörümüz için potansiyel pazarımız, bir tüketim devi olan A.B.D. Nitekim, Ege’den A.B.D.’ye yapılan mobilya ihracatı %31 artış kaydetti ve 7.488 bin $ olarak gerçekleşti. Ticaret Bakanlığı’nın ABD özelinde mobilya sektörüne yönelik belirlediği bir strateji doğrultusunda gerekli çalışmaları yapıyoruz. URGE Projesi yanında, ABD pazarını daha iyi tanımak ve beklentilerini sektörümüzün karşılayacak konuma gelmesi adına 2020 yılında “Mobilya Sektörel Ticaret Heyeti Organizasyonu planlıyoruz. Çin Halk Cumhuriyeti, İtalya, Almanya, Hollanda, başta olmak üzere Avrupa Birliği ülkeleri ve Fas gibi Ortadoğu ülkeleriyle mevcut ticaretimizin gelişmesi için çaba gösteriyoruz” şeklinde konuştu.
Mobilya OSB’de yüzde 50 talep fazlası var
Mobilya sektörünün İzmir’de modern bir Organize Sanayi Bölgesi’ne kavuşması için başlattıkları çalışmalara da değinen Yağcı konuşmasını şöyle sürdürdü; “Torbalı Organize Sanayi Bölgesinin bitişiği arazide Torbalı OSB’nin 2. Kısmı olarak bir mobilya sektör kümelenmesi sanayi alanı oluşturulacaktır. Bu sanayi alanında toplam 64 firma 590 bin metrekarelik alan için başvuruda bulundu. Şu anda 390.000 m2 alan sağlanabiliyor. Mevcut alanın neredeyse yüzde 50 fazlası bir talebin oluştuğunu görüyoruz. Bu da bize sektör için mobilya organize sanayi bölgesi ihtiyacının önemini ortaya koyuyor.”
Üniversitelerin mobilya, mobilya tasarım veya endüstriyel tasarım bölümleriyle işbirliğini arttırmak için çaba gösterdiklerini anlatan Yağcı, Ege Üniversitesi, İzmir Ekonomi Üniversitesi, Yaşar Üniversitesi ve İzmir Yüksek Teknoloji Üniversitesi ile görüştüklerini, üniversite öğrencileri mezun olduklarında mobilya sektöründe istihdam edilmelerini hedeflediklerini dile getirdi.
Tasarım yarışması üç sektörü buluşturacak
Türkiye’de endüstriyel tasarım kültürünün gelişimi için, mobilya tekstil ve doğal taş sektörlerinin içinde olduğu Ege Mobilya Kağıt ve Orman ürünleri İhracatçıları Birliği yanında Ege Tekstil ve Hammaddeleri İhracatçıları Birliği ve Ege Maden İhracatçıları Birliği işbirliğinde EİB 1. Mobilya, Tekstil ve Doğaltaş ile Geleceğin Yaşam Eşyalarının Tasarım Yarışması düzenlenmesi için Ticaret Bakanlığı’na başvuruda bulundukları bilgisini veren Yağcı, “Ayrıca, tasarımın önemine yönelik çalıştaylar düzenlemeyi planlıyoruz. Bu çalıştayda mobilya üretimi ve ihracatı ile ilgili konular konuşulacağı gibi, gençlerin vizyoner yönlerinin sektörle buluşmasını sağlamak istiyoruz. Amacımız tasarım odaklı, marka değeri yüksek bir Ege Mobilyası üst kimliği oluşturmak ve mobilya ihracatından elde edilen katma değeri arttırmak. Buna yönelik olarak Design İzmir Projemizi günün koşullarına göre tekrar güncelliyoruz” dedi.
MOBİNT Projesiyle ihracatçı firmalar e-ticaret yapacak
“Dijitalleşmeyle birlikte ticarette trendler de değişiyor” değerlendirmesinde bulunan Yağcı sözlerini şöyle sürdürdü; “Yaptığımız tanıtım çalışmaları da buna paralel olarak gelişmek ve değişmek durumunda. Günümüzde e-ticaretin kullanımı günden güne artıyor. Firmalarımızın e-ticaret üzerinden ihracat yapabilmesi için İzmir Kalkınma Ajansı’na MOBINT isimli projemizle başvurduk ve kabul gördü. Bu çerçevede firmalarımızın dijital dönüşüme yönelik yol haritaları çıkarılacak.”
Odundışı orman ürünlerinde dikim yapılmalı
Doğanın armağanı konumundaki odundışı orman ürünleri sektöründe dünya genelinde Türkiye’nin potansiyelinin yüksek olduğuna temas eden Ege Mobilya Kağıt ve Orman Ürünleri İhracatçıları Birliği Başkanı Cahit Doğan Yağcı, “Doğada kendiliğinden yetişen kekik, defne, ıhlamur, adaçayı, biberiye, tıbbi bitkiler, meşe palamudu gibi ürünlerin birçoğunda Dünya’da en önemli tedarikçiyiz. Dolayısıyla ülkemiz için büyük bir şans. Türkiye, kekikte dünya üretiminin yüzde 65’ini ve defnenin yüzde 95’ini sağlıyor. Yine adaçayı, biberiye, ıhlamur, meşe palamudu da en önemli odun dışı orman ürünlerimizden. Odun dışı orman ürünleri üretim sahalarının envanterinin çıkarılması, daha sonra artan talebi karşılamak amacıyla, orman tali ürünleri dikiminin yapılmasının sağlanması gerekiyor” şeklinde konuştu.
Kağıt için endüstriyel plantasyon alanları kurulmalı
Türkiye’de kâğıdın ham maddesi olan selüloz üretiminin yetersiz olduğuna dikkati çeken Yağcı, konuyla ilgili şöyle konuştu; “Bunun için de yine endüstriyel plantasyon alanlarının kurulması şart. Bu kapsamda, Endüstriyel Ormancılık Yasası’nın da çıkarılmasını da talep ediyoruz. Endüstriyel plantasyon alanlarının kurulmasının yanı sıra Selüloz üretim tesislerinin kurulması desteklenmeli. Türkiye’de kağıt üretiminde selüloz ve hurda kağıt hammaddeleri kullanılıyor. bugün itibariyle kağıt geri dönüşüm sanayisi yılda 4.5 milyon ton üretim kapasitesine ulaşmasına rağmen, yurtiçinde toplanan hurda kağıt tonajı bu ihtiyacı karşılamada yetersiz kalıyor ve geri kazanılmış hurda kağıttan üretim yapan firmalar artan hurda kağıt ihtiyacını ithalat yaparak karşılıyor. Bu durum dikkate alınarak, geri kazanılmış kâğıt veya karton döküntü, kırpıntı ve hurdaları ihracatının kayda bağlı malla listesine dahil edilmesi, bu olamıyorsa karışık kağıt atıklarla, geri dönüşüm için çok değerli olan birinci hamur kağıt ve kartonların ayrılması ve bu şekilde ihraç edilmesi yararlı olacaktır” diyerek sözlerini noktaladı.