Ateş konuşmasında: “Rahmetli Başbuğ’umuzun söylediği gibi Türk’ün en önemli özelliği teşkilatçılığıdır. Bizim teşkilatlarımız geçmişten bugüne disiplinli teşkilatlardır. Bugünlerde maalesef, 50 yıllık mazimizin bir döneminde teşkilatlarımızın herhangi bir kademesinde görev yapmış kişilerin Ülkü Ocakları adına konuştuğunu duyuyoruz. Buna müsaade etmeyeceğimizi daha önce birkaç defa vurguladık. “ dedi
Sinan Ateş konuşmasının devamında bir zamanlar Ülkü Ocakları’nda bulunmuş ve hala Ülkü Ocakları’ndan aldıkları eski kimlikleriyle başka mecralarda siyaset yapanlara şu sözlerle yüklendi: “Ülkü Ocakları Genel Başkanı veya Milliyetçi-Ülkücü Hareket’i temsil eden kişiler hiçbir zaman boş bir söz söylemezler. Ülkü Ocakları’nın adını kullanmanın bir sosyal maliyeti vardır. Elhamdülillah bu sosyal maliyetin karşılığını alacak kapasite de Ülkü Ocakları’nda vardır. Partimizden defolup giderek başka yerin yenisi olamayan tipler türedi. Gittikleri yerlerin yenisi olmak yerine dönüp davamızla, partimizle, liderimizle ilgili eleştiriler yapıldığına şahit oluyoruz. Ülkücü gençlik buna bir refleks göstermektedir ve göstermeye de devam edecektir.”
Ateş konuşmasının sonunda Ülkücü Gençliğe şu sözlerle tavsiyede bulundu: “Milliyetçilik çok önemli bir motor güçtür; insanları, kitleleri etrafında toplar. Elbette batılı aydınların söylediği gibi biz milliyetçiliğimizi Fransız İhtilali’ne dayandırmıyoruz. Milliyetçiliğimizin dayandığı kaynak Orhun Yazıtları’dır, Orta Asya bozkırlarıdır, Çiçi Yabgu’dur. Milliyetçilik hissiyatıyla çeşitli dönemlerde teşkilatımıza gelen genç kardeşlerimiz oluyor. Milliyetçilik ülküsü şuura dönüşmediği zaman da bu arkadaşlar aramızdan ayrılabiliyorlar. Bu sebeple, bu Ülkücülüğü şuura dönüştürmemiz gerekiyor. Bununla ilgili de yaptığımız çalışmalar var. Akademik faaliyetlerimiz, dergilerimiz, kitaplarımız var. Bizim kendi kaynaklarımızdan besleneceksiniz. Özellikle Ülkü Ocakları dergisini, Dönence dergisini, Bilge Türk dergisini hassasiyetle takip etmenizi bekliyorum.”
