LİDYALILAR
1969’da iktidara geldi.
İlk işi İngiliz petrol şirketlerini ülkesi dışarısına çıkardı.
Kendi yerli petrol şirketlerini ülkesinde faaliyete soktu.
Yabancı askeri üsleri ülkesi dışına çıkardı.
Elektrik, yol, su bedavaydı
Yeni evlenen çiftlere 50.000 dolar nakit para ve 250 metrekare 3 artı+bir evi direkt veriyordu.
Dağın başında değil hemde şehir merkezlerinde.
Yeni evlenen erkekler eğer işsizse işe sokuluyordu.
Döneminde bankalar halka faizsiz para veriyordu.
Eğitim ve Sağlık hizmetlerin tamamı ücretsizdi, özel hastane yoktu!
Ülkesinde çıkan petrolün yüzde doksanı kendi bütçesine katıyordu yani halk kullanıyordu.
Yolları parasız yapılıyordu.
Çünkü kendi Petrol geliri ile yapıyordu.
Petrol gelirinin %90’ı içerde halka kullanılıyordu.
Devlet tüm öğrencilere ayırmadan bugünün parasıyla 1650 euro aylık her öğrenciye burs veriyordu.
Bu adam diktatör müydü?
Her aileye ekonomi dönebilirsin diye aylık 1760 TL istisnasız para veriyordu ki ne kazanırsa kazansın…
Amerika bile bunu birkaç kere yapmıştır. Yüzer dolar, ikiyüz dolar bağış yapmıştır belli ayetlerde ki ekonomi canlansın diye.
Biraz daha öteye gidelim, nüfusunun yüzde 25’i üniversitenin yüksek tahsilli olan kaliteli kısmıydı ve işsiz değildi.
Döneminde Dünya Bankası, IMF, ıvır zıvır borç almamıştır, sıfır borçtur!
Hatta bazı ülkelerin borç vermiştir.
Döviz rezervi neydi biliyor musunuz? 150 milyar dolar…
Dünyanın en borçsuz ülkelerinden birisi yaptı ülkesini.
Yani kısaca dünya düzenini değiştiriyordu ki o yüzden alındı.
Petrol üreten ülkelere boşuna dolar ve euro kullanmayın!
Çünkü karşılığı olmayan bir para diyordu.
Altınla alışveriş yapın altınla diyordu.
İşte sonunu böyle başlattı.
Anında sapık, alemci, eşcinsel, şucu, bucu, bilmem ne diye hedef tahtası yapıldı.
O dönem petrolün litresi 14 Cent ti.
Ayşe tatile çıktı, Kıbrıs Barış Harekatı oldu bize destek olan tek ülke onun ülkesiydi ve oydu.
Ve sonra Amerika’ya meydan okudu, günlerce kaçtı, çukur adam gibi bir yerde öldürdüler ve cesedini sürüklediler.
Bu adamı halkına öldürdüler, gerçek halkına değil tabii.
Satılmış ve karaktersiz halkına.
Şimdi birader…
ABD ve Batının her zaman ki oyunlarıyla karşı karşıyayız.
Bu ilk değil.
Bu dünde vardı bugünde var, yarında var-olacak.
Çünkü biz bunları ve dünyayı hep Amerikan destekli TV’lerden öğreniyoruz.
Ve Amerikan medyası bize Kaddafi’yi hep diktatör gösterdi.
Oysa gerçek çok başkaydı ama bizim bunu anlamamız vakit alıyor.
Hazır vaktimiz varken biz Türk gibi düşünelim.
Ülkemize, liderlerimize sahip çıkalım.
Vakit o vakittir.
Vakit Ya Devlet Başa Ya kuzgun Leşe
Deme vaktidir.