Kıbrıs Türklerini yok sayan tutumlarını terk etmeye davet ediyoruz.
Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Hami Aksoy, İtalya ve Güney Kıbrıs Rum Yönetimi’nin (GKRY) Türkiye’nin Doğu Akdeniz’deki faaliyetlerine yönelik yaptığı açıklamaya ilişkin,
“Kıbrıs Türklerinin hakları garanti altına alınıncaya kadar, Türkiye Petrolleri Anonim Ortaklığının (TPAO) söz konusu ruhsatlardaki faaliyetlerini devam ettireceğini” bildirdi.
Sözcü Aksoy, İtalya ve GKRY dışişleri bakanlarının Doğu Akdeniz konusunda yaptıkları ortak açıklama hakkındaki soruya yazılı cevap verdi.
Dün yapılan açıklamayı özellikle İtalya bakımından talihsiz bir açıklama olarak gördüklerini belirten Aksoy,
Kıbrıs Türklerinin, Kıbrıs Adası’nın ortak sahibi olarak doğal gaz ve petrol kaynakları üzerinde eşit hakları bulunduğunu evvelce defaatle vurguladıklarını anımsattı.
Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti (KKTC) hükümetinin bu haklara dayanarak 2011 yılında TPAO’ya arama ve çıkarma ruhsatları verdiğine dikkati çeken Aksoy;
Bu ruhsatlarda devam eden araştırma ve sondaj faaliyetlerinin, Türkiye’nin değil, Kıbrıs Türklerinin haklarının korunmasına yönelik olduğunu ifade etti.
Kıbrıs Türklerinin hakları garanti altına alınıncaya kadar, TPAO’nun söz konusu ruhsatlardaki faaliyetlerini devam ettireceğinin altını çizen Aksoy, şu değerlendirmelerde bulundu:
“Bu hakların garanti altına alınması ise ya Ada’nın güneyindeki tüm ‘off-shore’ faaliyetlerinin Kıbrıs meselesi çözülene kadar müştereken durdurulması veya 13 Temmuz 2019 tarihli öneri çerçevesinde, Kıbrıslı Rumların Kıbrıslı Türklerle iş birliği yapmaları ile mümkündür. Aksi takdirde Türkiye, Kıbrıs Türklerinin haklarını korumaya kararlılıkla devam edecektir. Bu nedenle bir kez daha, başta İtalya olmak üzere tüm AB üyelerini Kıbrıs Türklerini yok sayan tutumlarını terk etmeye davet ediyoruz. Yine evvelce defaatle söylediğimiz üzere, Kıbrıs Adası’nın batısında deniz yetki alanlarının sınırlandırılması ancak Kıbrıs meselesi çözüldükten sonra mümkün olacaktır. Türkiye’nin Kıbrıs Türklerini temsil etmeyen ve Kıbrıs Cumhuriyeti unvanını 1963’ten beri gasbeden bir entite ile sınırlandırma müzakerelerine başlaması söz konusu değildir. Kıbrıs meselesi çözülene kadar Kıbrıslı Rumların muhatabı Kıbrıs Türkleridir.”
Türkiye’nin Libya ile deniz yetki alanlarının sınırlandırılmasına ilişkin imzalanan mutabakat muhtırasına yönelik eleştirileri de tamamen reddettiklerini belirten Aksoy, “Bu bağlamda gerek İtalya’nın gerek diğer Avrupa Birliği (AB) üyelerinin GKRY ile Mısır arasında 2003’te yapılan sınırlandırma anlaşmasına sessiz kalmış olmaları da bu ülkelerin izledikleri mevcut politikanın ne kadar çelişkili ve tutarsız olduğunu da göstermektedir. Doğu Akdeniz’de hem kendi hem Kıbrıs Türklerinin haklarını kararlılıkla korumaya devam edeceğiz.” ifadesini kullandı.
İtalya Dışişleri Bakanı Luigi Di Maio ile Rum mevkidaşı Nikos Hristodulidis dün Roma’da bir araya gelmişti.