Gazeteci Barış Pehlivan, açık cezaevinde birebir koğuşta kaldığı bir mafya üyesi ile konuştu: “Birçok hata örgütünün mermi kaynağı kimi polislerdir.”
Kaleme aldığı bir yazı nedeniyle hakkında açılan dava sonucu 8 ay mahpus cezası aldan gazeteci Barış Pehlivan, açık cezaevinde birebir koğuşta kaldığı bir hata örgütü üyesinin anlattıklarını aktardı. Pehlivan’a konuşan cürüm örgütü üyesi, mermilerini polisten aldıkları, şu an cezaevinde olan bir emniyet müdürüne ve çok sayıda yargı mensubuna rüşvet verdiklerini ileri sürdü.
Pehlivan, cezaevinden kaleme aldığı bugünkü yazısında çok bilinen bir mafyanın kümesinin üyesi olduğunu söylediği mahkumun kelamlarını şu tabirler ile aktardı:
“Birçok kabahat örgütünün mermi kaynağı birtakım polislerdir. Kurulan ilgiler sayesinde onlar yıllık mermi haklarının bir kısmını bizlere satar.
Devlet içerisindeki açgözlü yöneticiler daha rahat gezmek, eğlenmek ve cüzdanlarını doldurmak için hata örgütlerine yanaşır. Ben mesela firari olduğum bir periyotta, anlaştığım polisler eşliğinde rahatça gezerdim.
Ankara’da bir Emniyet Müdürü vardı. Onlarca bireyden küçük küçük paralar alırdı. Bunun da natürel bir karşılığı olmalı. Örneğin pandemi periyodunda para aldığı kümelerin işlettiği gece kulüplerini yahut kumarhaneleri kapatmıyor ve onlara baskın yapmıyordu. Artık cezaevindeymiş o polis müdürü de.
Ama mafyanın en çok para yedirdiği küme yargıçlardır. Yargılama sürecinde onlara muhtaçlık vardır zira. Örneğin benim belgeme bakacak olan Yargıtay’ın ilgili ceza dairesinin üyesini bağlamıştık. Evvel yoklama çekerdi bana. Kıymetli bir restorana mı gitmek istiyor, beni arardı. Birine armağan mi gönderilecek, kelamda bana danışırdı. Sonra gün geldi, 5 milyon liraya benim alacağım cezayı 3’te 1’e indirdi.
Yurtdışındaki mafya kümeleri buradan kaçıp ülkelerine sığınan Türk mafyasını bekler. Onları avucuna alıp Türkiye’deki uyuşturucu trafiğini yönetirler. Hani bazen İstanbul’daki uyuşturucu kümelerinin çatışmalarını duyarız ya… Aslında onlar milletlerarası kartellerin ellerindeki Türk mafyasının rekabetidir.”
