BURSA – Sezonumuzun dizisi Burulaş Çiftliğine kaldığımız yerden 5. bölümle devam edelim. Sevgili DEVLET büyüklerim, Bursalı hemşerilerim, bilhassa Burulaş personeli arkadaşlar. Biliyorum sabırsızlıkla merakla bekliyorsunuz. Yazıların devamı var mı diye mesaj atıyorsunuz? Ancak sezonluk diziler haftada bir yayınlanır. Biz sırf sizler için Top 10 da bir numara olmuş, gerçek hayattan uyarlanmış Burulaş Çiftliğe mi dönmüş? dizisini haftada 3-4 bölüm yazdık. Yazmaya da devam edeceğiz.
Dedik ya yavaş yavaş sindire sindire, acelemiz yok, tek tek işleyeceğiz konuları ve kişileri, kimler var kimler? Neler var neler?
Gelen mail, messenger, whatsap, sms ve telefon ihbarlarınızı aldık. Neden, hemen her şeyi yazmadığımızı soruyorsunuz.
Öncelikle bu yazılara başlamadan önce zaten bir sezonluk konumuz mevcuttu elimizde. Ancak gördük ki yazılarımızdan sonra:
Bugüne kadar Burulaş’ı Çiftliğe mi dönmüş? geçmiş dizi yazılarda, ismi geçen çiftlik sakinleri, personeli bunca zaman sindirmiş, bezdirmiş ve iddiaya göre her türlü haksızlığı yaparak Burulaş’ı, kendi ahbap çavuş ilişkilerine kurban mı etmiş?
Geç kaldığımız için, konunun bizlere bu kadar geç gelmesi için, sizlerin dertlerini geç kaleme aldığımız için ben ve ekip arkadaşlarımız adına özür diliyorum.
Biz gerçeği ve sadece doğru olanı yazdığımız için gönderdiğiniz ihbarlarınız araştırıyoruz. Doğruluğuna emin olunduktan sonra hepsi derleyip düzenlenip hazırlanıyor ve sizlere ve kamuoyuna sunulacak hale getirdikten sonra yine sorularımızı soracağız tabi ki.
Evet, sizin özellikle personellerin merakla beklediğiniz tek gündeminiz bu yazılar. Ancak bizim tek gündemimiz Burulaş değil.
Bizim gündemimiz Türkiye
Bizim gündemimiz de Burulaş, diğer kurumlar, Şehrimiz, Ülkemiz ve Dünya var.
Sabırlı olalım kardeşlerim.
Sabırlı olalım ki aldığımız güzel haberler gibi işlediğimiz tüm konular Devletimiz tarafından tek tek ele alınsın.
Hızlı gidersek, bir konu çözülmeden diğerine geçilir, konular unutulur.
Gelen mesajlardan ve iddialardan şunu anlıyorum ki eğer ismi geçen çiftlik sakinleriyle ilgili Başkan bir girişimde bulunmuyorsa yada bulunamıyorsa, ve hala görmezden geliyorsa, Devlet büyüklerime, devletime sesleniyorum!
Bugüne kadar susan personelden anlıyoruz ki, yazılarımızdan sonra cesaretlendi.
Müdahale yapılmadıkça sıkıntılar artmaya başladı.
Ne kadar kirli çamaşır varsa dökülmeye başladı
Devletimin kurumu bir avuç insan yüzünden kaosa mı bırakılıyor?
Hiç mi bir personel, Genel müdür Mehmet Kürşat Çaparı, İnsan kaynakları Müdürü Muharrem Aydın’ı, Sendika Başkanı Kaan Mete‘yi sevmez yahu?
Açıkçası sevilip sevilmemeleri umurumda bile değil.
Ancak sormak lazım. Yahu siz bu Burulaş personeline ne yaptınız?
Neden acaba?
Personele talkım verip kendileri salkım yediklerinden mi acaba?
Kardeşlerimmm…
Basının görevi, sorunları ve konuları dillendirmektir. Basın yargı makamı değildir. Bilmelisiniz ki kimsenin özel hayatı bizi ilgilendirmez. Lakin Devlet kurumunda vatandaşın vergileri ile bir iş yapıyorsanız, o kuruma ait size teslim edilen her türlü yetkiyi, araç ve gereci kendi malınızdan daha fazla korumak ve kollamakla görevlisiniz. Liyakat dediğimiz şey işte tam da burada devreye giriyor. İşini doğru yapanlar başımız gözümüz üstünedir. Onlar candır.
Hakkımda bilmeyen personellere ve bazı Ak partili yöneticiler (Ak Partili yöneticileri daha tespit edemedim) merak edenler İl Başkanı Davut Gürkan’a sorabilirler?, CHP’li muhalefet de ondan yazıyor denmiş.
Yemişim CHP’sini. Partisini falanını filanını.
Yazılarımı incelerseniz ben tarafım.
Doğrudan, Haktan, Adaletten tarafım.
Benim için Vatan, Millet, Devlet, Bayrak… Gerisi teferruattır.
Partileri pek sevmem doğrudur. Yanlışlarını eleştirir, doğrularını da alkışlarım.
Partilerde beni sevmez. Çünkü işlerine gelmem!
Ben hiçbir siyasi partiye yakın değil, Devletimin yanındayım, gazeteciyim. (Gazetecileri de hiç sevmem)
Yazılarımızda iddia ve sorularımızdan sonra ne oldu? Ne mi oldu?
Yazılarımız okunduktan sonra ve hala okunmaya devam ederken, daha doğrusu sorularımızı sorduktan sonra orada burada, yalan asılsız haber dese de kahramanlarımız, noktası virgülüne doğru olduğunu kendileri de biliyordu.
Ve ne oldu!
Genel Müdürün yeğenleri, kuzenleri, ahbapları vs. Muharrem Aydın’ın yeğenleri, ahbapları, kuzenleri vs. Sendika Başkanı Kaan Mete’nin eşi, kardeşi, ahbapları ile aynı bölümlerde çalışıp, aynı odalarda çalışıp, aynı işleri yapan ama Burulaş kadrosunda yada sicilinde olmayan yüzlerce personel, İnsan kaynakları tarafından çağırılıp tek bir imzayla Sicilleri değişti mi?
Artık onlar da ahbaplar gibi haklarını eşit alabiliyor mu?
Peki iş kanununda eşit haklara sahip personel arasında ayırım yapmak suç değil mi?
Siz neye ve kime güvenerek bu iddia edilen suçu işlediniz mi?
Sayın Genel Müdür Mehmet Kürşat Çapar hakkını arayan personellere, haklarını arayan ve savunan üst düzey yöneticilerine, ”o personeller için olmaz” diye kafa tutmuyor muydu?
Demek ki oluyor muymuş? Tek bir imzayla hallolabiliyor muymuş?
Bu kadar basit miymiş? Ahbaplarınız dışında hak eden personel hakkını alması için bizim yazmamız mı gerekirdi?
Ey dindar Görünümlü Genel Müdür Mehmet Kürşat Çapar ve İnsan Kaynakları Müdürü Muharrem Aydın, şimdi size yine sormadan edemeyeceğim.
Yine iddiaya göre bu hakları yenen personellere, haklarını vermek bu kadar basitti de, bunca yıl sizin adamlarınız olduğu söylenen kişiler maaşlarını yüksek alırken, aynı işi yapıp haklarını yediğiniz personellerin geçmiş haklarını nasıl ödeyeceksiniz?
Bu konuyla ilgili sizlerden onlarca mesaj aldık. Bir tanesini sizinle paylaşmak isterim.
‘Abi Allah senden razı olsun. Sayende bugün sicilim değişti maaşım ve şartlarım iyileşcek. Benim gibi bir çok mağdur arkadaş da geçti. Yazdıklarının hepsi doğru. Eksiği var fazlası yok. Aynen devam et abi biz bıktık bunlardan. Tüm arkadaşlar merakla yazılarını bekliyor. Herkes sabah akşam yazdımı diye bakıyor. Çok bekletme bizi. Bi gün orda ismim çıkcak benide yazcan diye tırsıyom valla ☺‘
Bunun gibi değişik onlarcası var.
Yazılarımızla sizin dertlerinize bi nebze çare olabildiysek çok mutlu olduk.
Gelelim yazılarımızdan sonra başka ne oldu?
Genel Müdür hani şu devletin kurumuna kendin için çiftlik kurmuş muydu? diye sormuştuk ya,
Kürşat Babanın bir çiftliği var mıydı? Çiftliğinde tavukları, horozları, köpekleri, güvercinleri, tavşanları var mıydı? şimdi yine soruyoruz?
Sayın Genel Müdüre sorduğumuz çiftlik, personeller görmesin diye geceleri kaldırılmaya mı başlandı?
Burulaş’ta geceleri kaçak inşaat yıkımları mı var?
Oraya yapılan onca masraf hebamı oldu?
Bu durumu Alinur Aktaş biliyor mu?
E oradaki eşyalar, malzemeler ve hayvanlar nereye taşındı?
Taşırken Burulaş personeli ve araçları kullanılıp yine Burulaş’tan mı çıktı acısı?
Daha doğrusu devletten milletten mi çıktı?
Yaparken de yıkarken de olan bize mi oldu?
İddiaya göre personelin hakkını vermezken, çok görürken, bunları kendinize reva mı gördünüz?
Sahi ortalık bu kadar yıkılırken, İnsan Kaynakları Müdürü Muharrem Aydın nerelerde? Gören, duyan, bilen var mı?
Yoksa güvercinliğin yerimi değişti?
Apar topar 3 Hafta tatile mi çıktı yoksa?
Şimdilik bu kadar soru ve güzel netice haberi yeter.
Daha konular çok.
Sırayla sindire sindire sorduklarımıza netice alana kadar devam edeceğiz.
Eminim ki devlet bugün olmadıysa yarına bırakır ama yanına bırakmaz kimsenin.
En kısa zamanda Ak Parti Bursa yönetimi kendilerine zarar veren bu kişilerle ilgili gereğini yapacaktır.
Hükümete bilemem ama Yüce Türk Devletine ve Adaletine güvenin dostlarım.
Bir sonraki bölümde ”On yüz milyonuncu özel kişi” hani şu Burfaş’ta iyi tanınan Burulaş’takiler tarafından yeni tanınan, kimileri tarafından yeğen, kimileri tarafından ahbap, kimileri tarafından elinden tutulmuş, iş aş verilmiş diye tanıtılan Sayın ablamızı tanıyacağız.
Durun, bizi izlemeye devam edin, çünkü daha Paça çorbası içeceğiz!
NOKTA – Murat Doruk
Yazınızdan bir şey anlamadım.Açıkça yazarmısınız? Yoksa sizdemi süs payı bekliyorsunuz..Kim kimin adamıdır,ne yanlışlıklar yapıldı veya yapılıyor.Açıkça yazarmısınız? Öyle lafı evelemeye gerek yok dostum.
Vay Babam Vay
Abi mevlam senden binlerce kere razı olsun ben akp kurulduğunden beri otumu akp den yana kullandım genel secimde de akp ot attım ama malesef gecen yerel secimde de oyum başka sitasi partiye attim bu yerel secimde de baska siyasi partiye attim çünkü bursa buyuksehir belediyesi ve ilce belediye ler olmak uzere aşırı ahbab tanidik ilişkisi artık normal bir vatantaşın midesinin kaldıramayacağı kadar coğaldi isterimki nasıl istanbul ,ankara secmeni guzel bir ders verdi bu yerel secimde de bursa halkı dersini versin ki reis belediyede donen bu kepazelikleri gorsun
Cesaretiniz takdire şayan.Allah bildiğini söylemekten korkmayan kullarının sayısını artırsın.Parti gurup ayırmadan yazdıklarınız bizler için çok kıymetli.Sıradan halk olarak dahi sizin yazdıklarınızın çok fazlasını duyduk.İnanın sayfanızı çok fazla insan okuyor,insanlar korkudan yorum dahi yazamıyor.Bu korku iklimini oluşturanları Rabbim ıslah etsin.Söylentilere göre adı geçenler,ufak tefek düzenlemeler,önlemler almışlar,ulusal basına düşmedikçe bu günleri atlatırız,paniğe gerek yok formatındalar.Allah hepimiz doğrudan yana olan kullarından eylesin.
Arkadasim senide tanimam yazinida ilk defa bu bolumle gordum akp iktidarina oy veren bir kisiyim ama kim ne biliyorsa boyle acik acik desifre etmeli kimse isimden olurum diye korkmadan namusunla başı dik yuruyebilmeli yazdiginiz her yazi dogru olmak kaydiyla takdire sayan lutfen devam edin hak yemenin partisi olmaz kim yiyiyorsa hem ifsa olmali hem toplumdan dislanmali
Abi helal olsun sana tarafsizca bakış açısından haksızlıklara karşı dik duruşundan dolayı tebrik ve taktir ediyorum duruşun belliki birilerine dert olmuş ama hiç önemli değil biz senin yanındayız herdaim kimseden korkumuz yok daha film yeni başlıyor. ☺️☺️sevgiler saygılar