Bakan Koca: Son 24 saatte 76 vatandaşımızı daha kaybettik. Koca’nın açıklamalarından öne çıkanlar şöyle:
– Şu anda salgının etkin seyrettiği İstanbul, Kocaeli, Sakarya, Ankara, İzmir gibi şehirler ortak özellikleriyle dikkat çekmektedir. Bu şehirler yurt dışı gidiş gelişlerin, sosyal temasın olduğu şehirlerdir.
– Kısıtlamalara uyulması önümüzdeki günlerin kaderini etkileyecektir. Virüse karşı güç birliği içinde olmamız gerekiyor.
– Şu anda her yaşta olağanüstü bir hızla bulaşabilen bir virüsle karşı karşıyayız. Artık risk grubu tanımının kavramı genişlemiştir. Genç yaştaki hastaların vefatına da şahit oluyoruz.
– Bugün mücadelenin kapsamı genişlemiş durumda. Toplum Bilimleri Kurulu’nu kuruyoruz.
– Her yaşa olağanüstü hızla bulaşan bir virüsle karşı karşıyayız. İzolasyon, günlük hayat biçimimiz oldu.
– Günlük test sayımızın önümüzdeki hafta 30 bine ulaşmasını planlıyoruz. Test sayısı arttıkça doğal olarak pozitif vaka sayımız da artmaktadır. Bu, tarama çalışmalarındaki başarıdan kaynaklanıyor.
– Son günlerde hastalarımızda akciğer enfeksiyonuna geçiş oranında düşüş sağladık.
– Bugünkü test sayımız 20 bin 23. Bugünkü vaka sayımız 3 bin 892. Bugün 76 vatandaşımızı daha kaybettik. 256 vatandaşımız ise şifa buldu. Pozitif çıkan vaka sayısını da yüzde 22’den yüzde 15’e kadar düştüğünü görüyoruz.
Yasayla birlikte bu durum düştü. Yani tedbirlerin sonuç verdiğini görüyoruz. Bu vakaların görülme oranının düştüğünü gösteriyor.
Vakaların zatürreye dönme oranlarında, 24 Mart’tan itibaren bugüne kadar zatürreye dönme olasılığı her geçen gün giderek azalıyor. Bu bizim açımızdan önemli.
Hastalığın seyrinde öncelikle klinik bulgular, sonra zatürre ve solunum sıkıntısı kendisini gösterir.
Ne kadar buna geçişi azaltabilirsek, tedavide başarı oranımızın o kadar artacağını biliyoruz. Özellikle 24 Mart’tan itibaren düştüğünü görüyoruz, zatürreye geçişi azaltmış olduk. Erken ilaç tedavisinin ve hasta bakımımızın burada önemli olduğunu, büyük bir payı olduğunu görüyoruz.
İstanbul’da iki tane bin yataklı, daha doğrusu her bir odaya bir yatak olmak üzere bin odalı hastane planlanıyor. Birisi Atatürk havalimanında, birisi Sancaktepe’de.
Sancaktepe’deki bizim şehir hastanesi olarak planladığımız bölgemiz. Pandemi sonrası devre dışı kalacak şekilde düşünmedik bu hastaneleri.
Tek katlı, içinde ameliyathaneleri de olan, bütün odaları gerektiğinde yoğun bakım ünitesi olan hastaneler olarak planladık. Yani kalıcı, daha sonraki süreçte benzer ya da farklı amaçlarla kullanılacak hastaneler olacak. Türkiye’nin değişik yerlerinde de planlamayı düşünü
Yoğun bakımlardaki doluluk oranlarımız yüzde 62-63’ü geçmedi.
Bizde daha stabil giden, artış oranlarının düştüğü ve önümüzdeki iki haftanın kritik geçeceği bir süreçle karşı karşıyayız. Bu hastanelerin geçici değil, kalıcı olarak planladığımızı ve Sayın Cumhurbaşkanımızın da bunu böyle arzuladığını belirtiyorum.
Toplamda 83 milyonun olabildiğince, kendilerini izole etmesini önemsiyoruz. Zorunlu olmadıkça dışarı çıkılmamasını, çıkılacaksa maske kullanılmasını istiyoruz.
İlle de maske almanız gerekmiyor, bez maskeyi sentetik olmayan kumaştan yapabilirsiniz.