Bahçeli’den AKP’li Mahir Ünal’a harf devrimi yanıtı Partisinin TBMM’deki grup toplantısında konuşan MHP lideri Bahçeli, “Kültür devrimi olarak cumhuriyet bizim lügatimizi, alfabemizi, dilimizi, hasılı bütün düşünmemizi yok etmiştir. Bugün konuştuğumuz Türkçe’yle düşünce üretemeyiz.” diyen AKP Grup Başkanvekili Mahir Ünal’a yanıt verdi. Bahçeli isim vermeden “Cumhuriyet’in Türk kültürüne, diline ve düşünme setlerimize zarar verdiğini iddia edenler talihsiz, tarifsiz ve temelsiz yanlışın pençesindedirler” dedi
GÜNDEM – Bahçeli’den AKP’li Mahir Ünal’a harf devrimi yanıtı MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli partisinin TBMM’deki grup toplantısında gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulundu.
Millet İttifakı’na cumhurbaşkanı adayı üzerinden yüklenen Bahçeli, partisinin seçim çalışmalarına işaret ederek, “Bin defa helal olsun yeter ki Cumhur kazansın, yeter ki Sayın Recep Tayyip Erdoğan bir kez daha Cumhurbaşkanımız olsun. Tarafımız belli, bizim adayımız belli kararımız nettir” dedi.
Bahçeli’nin hedefinde dil devrimi için sarf ettiği sözleri çok tartışılan AKP Grup Başkanvekili Mahir Ünal’da vardı. “Bugün konuştuğumuz Türkçe’yle düşünce üretemeyiz.” diyen Ünal’a sert bir yanıt veren Bahçeli “Cumhuriyet’in Türk kültürüne, Türk diline, düşünme setlerimize zarar verdiğini iddia edenler talihsiz, tarifsiz ve temelsiz bir yanlışın pençesindedir. Önyargıların hükmüyle, ideolojik katılıklarla Cumhuriyet’in anlaşılması ve anlatılması mümkün değildir. Bugünkü Türkçe’mizle düşünce oluşturamayacağımızı söylemek gerçekleri çarpıtmaktır, nesnel gelişmelere aykırıdır, dilimizi karalamaktır, nihayetinde özgüven eksikliğidir.” diye konuştu.
Bahçeli’nin konuşmasından satır başları
* İnsanlık tarihini genel hatlarıyla incelediğimizde mücadele ve muhaberelerin ortaya çıktığı anda değil planlama aşamasında kazanıldığı görülecektir. Siyasi mücadelede muhalefet partilerine göre bir adım önde olmamızın sırrı buradadır.
* Hiçbir zaman çorak yere tohum ekmedik. Hiçbir zaman çuvalın ağzı dururken dibini açmadık. İlkelerimizden ödün vermedik, irademizden şaşmadık. Birileri gibi ülkü ve ülke sevdamızı bahis konusu yapmadık, siyasi müzayedeye bırakmadık.
* Siyasi muhitler arası sürekli gezenlerle ne işimiz olmuş ne de ilişkimiz olacaktır. Buz üstüne bina yapıp içine girenler, ilk güneşte batacaklarını peşinen hesap etmelidir. İnancı sahte olanların iradesi kumandalıdır.
* Kendi evinizdeki bol tepsiyi görmeyip başkasından avucundan su içmeye kalkanların ne kandığı ne de doyduğu görülmüş, duyulmuş şey değildir. Bu tiplerden de adam olmaz, olamayacaktır.
* Biz milletimize nasıl hisset vereceğimizin amacıyla yoğruluyoruz. Hiç kimse kusura bakmasın, küçülmüş siyasetçilerin küçülmüş hesaplarına kafa yoracak değil.
* 2023 yılında, 1923 yılının ilkelerini kesintiye uğratmayacağız. 2023 yılında, 1923 yılının ruh ve mirasını yağmalatmayacağız. Vatan kayık gibi yan giden zillete Türkiye’yi rehin bırakmayacağız.
* Zaman ayırıyoruz, sürekli faal halde bulunuyoruz. Bin defa helal olsun yeter ki Cumhur kazansın, yeter ki Sayın Recep Tayyip Erdoğan bir kez daha Cumhurbaşkanımız olsun. Tarafımız belli, bizim adayımız belli kararımız nettir.
* Türkiye Cumhuriyeti’nin kuruluş yıllarını şuurla idrak edemeyenler için hataya düşmek, çelişkide bocalamak, değişime ve gelişime direnç göstermek kaçınılmazdır.
* Bizim tarih anlayışımız devrevi, coğrafya algımız dönemsel değildir. Tarih ve coğrafyaya baktığımızda gördüğümüz dağınık parçalardan, birbirinden kopuk paydalardan müteşekkil bir yapı da değildir.
* Tarih birdir ve bütündür, adı da Türk tarihidir. Coğrafya birdir ve bellidir, adı da Türk vatanıdır. Türkiye Cumhuriyeti, binlerce yıllık Türk tarihinin ana güzergâhından kategorik bir kopuş, kesif bir ayrılış, keskin bir sapış olarak görülemeyecek, asla gösterilemeyecektir.
Yani Cumhuriyet şerefli geçmişimizin bir antitezi değildir.
* Cumhuriyet’in Türk kültürüne, Türk diline, düşünme setlerimize zarar verdiğini iddia edenler talihsiz, tarifsiz ve temelsiz bir yanlışın pençesindedir. Önyargıların hükmüyle, ideolojik katılıklarla Cumhuriyet’in anlaşılması ve anlatılması mümkün değildir.
* Bugünkü Türkçe’mizle düşünce oluşturamayacağımızı söylemek gerçekleri çarpıtmaktır, nesnel gelişmelere aykırıdır, dilimizi karalamaktır, nihayetinde özgüven eksikliğidir.
‘Bir Kitap Okudum’ isimli etkinlikte gençlerle buluşan AKP Grup Başkanvekili Mahir Ünal “Tarihteki en sert kültürel devrim Türkiye’de yaşanmıştır. Mesela Fransız Devrimi her şeyi yıkmıştır ama lügate yani dile dokunmamıştır. Yine en sert devrimlerden bir tanesi MAO’nun Çin’de yaptığı kültürel devrimdir ve o da dile dokunmamıştır. Ama maalesef bir kültür devrimi olarak cumhuriyet bizim lügatimizi, alfabemizi, dilimizi, hasılı bütün düşünmemizi yok etmiştir.” ifadelerini kullanmıştı.
Kaynak: Sözcü