Ankara’da basın kuruluşlarının Ankara temsilcileriyle bir araya gelen MHP lideri Devlet Bahçeli, Halk TV’de yayınlanan Uğur Dündar’ın “Halk Arenası” programında Cumhurbaşkanı RecepTayyip Erdoğan‘ı darbe ve ölümle tehdit eden Metin Akpınar ile ilgili konuştu.
Bahçeli şunları söyledi;
“Halk TV’nin programlarını yakinen takip ediyorum. Uğur Dündar beyin programını yakinen takip ediyorum. Eleştiri yapmak hakkımız var diyorlar ben de kullanmak istiyorum. Uğur Dündar bey programda çok tecrübeli birikimli hale gelmiş değerli bir medya mensubudur. Fakat Halk TV’nin halkla olan münasebetleri sırasında davet etmiş olduğu konuşmacılar aşağılayıcı tabirler hepsine bakarsanız. Halk Arenası programı oldukça sulandırılmıştır, konuşma esasını kaybetmiştir. Kim halkı ne kadar güldürürse o kadar alkış alacağı kanaatiye iyi konuştuğunu zannetmektedir. İsterlerse bir gün burada Halk TV’nin Arena’sında neler alaya alındı, alkışlar oy getirir mi bunları tartışmakta yarar var.
Konuşmalar çok hoş bir şey değildi. Mussolini, sevgilisi ile ayaklarından asılmıştır. Bu resim korkunç bir resimdir. Sana zaten yazık olmuş Metin Akpınar. 21. yüzyılda 1945’i örnek göstererek eleştiri yapmak bu eleştiri değildir. Metin Akpınar gibi bir sanatçının bu duruma düşmesi, hem kendisine hem demokrasiye yazık etmiştir. Gösterilen örnek kötü bir örnektir. Türk toplumunu geleneğinde ayaktan asılma yoktur. Ayaktan asılmayı söylerseniz bunu kastediyorsunuz. Faşizmi kastettiğiniz takdirde Recep Tayyip Erdoğan’ı faşizmin lideri olarak kabul ediyorsunuz demektir.
Metin Akpınar beyin Halk TV’ye çıkıp 5 dakikalık konuşma yapmasını istiyorum. ‘Bu örnek yanlıştır bu eleştiri değildir benim gafletimdir’ demesi lazım ve ‘milletimden özür diliyorum’ demesi lazım.”
Metin Akpınar, Müjdat Gezen ile birlikte katıldığı Halk TV’deki Uğur Dündar’ın sunduğu Halk Arenası programında Cumhurbaşkanı Erdoğan’ı tehdit ederek şu skandal ifadeleri kullanmıştı:
“Bireylerin özgür iradesiyle geleceklerini tayin edebildikleri rejim demokrasidir. Bizim polarizasyondan, bu kargaşadan kurtulabilmemizin tek çaresi de demokrasi diye düşünüyorum. Oraya ulaşabilirsek ne ala, kavga dövüş olmaz, biz bu işin içinden çıkarız. Ulaşamazsak her faşizmin olduğu gibi, karşılaştığı gibi belki liderini ayağından asarlar, belki mahzenlerde zehirlenerek ölür, belki adı geçen başka liderlerin yaşadığı gibi kötü sonlar yaşayabilir ama bize yazık olur, biz harap oluruz.
Kim Rusya’ya döndüyse, iktidardan gitti onu da söyleyeyim. Adnan Menderes de randevu almıştı ihtilal oldu. Süleyman Demirel aynı şekilde Kuzey’e döndüğün de ihtilal oldu. Bakalım darısı kimin başına. “