Avrupa Birliği’nin yürütme organı Avrupa Komisyonu, 2014 yılında Apple’ın İrlanda’daki vergi ödemelerine ilişkin bir soruşturma başlattı. Apple, o dönemde Avrupa Birliği’ndeki merkezi İrlanda’da faaliyet gösteriyordu.
Yaklaşık iki yıl süren soruşturmanın ardından Komisyon, İrlanda’nın Apple’dan 13 milyar euroya kadar vergi borcunu tahsil etmesini emretti. Komisyon, Apple’ın İrlanda’dan yasadışı vergi avantajları elde ettiğini iddia etti.
Apple ve İrlanda, 2019 yılında Komisyon’un kararına itiraz etti ve 2020’de AB Genel Mahkemesi Apple lehine karar verdi. Mahkeme, Komisyon’un İrlanda’nın Apple’a vergi avantajı sağladığını kanıtlayamadığını belirterek 2016’daki kararı iptal etti. Ancak, Komisyon bu karara itiraz ederek davayı Avrupa Adalet Divanı’na taşıdı.
Apple’ın İrlanda’daki vergi davası, Avrupa’nın en üst mahkemesi tarafından yaklaşık 10 yıllık bir hukuk mücadelesinin ardından sonuçlandı. Avrupa Adalet Divanı da Apple aleyhine karar verdi.
Bu dava, AB ile ABD’li teknoloji devleri arasındaki uzun süreli çatışmalardan biri olarak öne çıkıyor. AB, özellikle veri koruma, vergi ve rekabet karşıtı uygulamalar gibi alanlarda Apple gibi şirketlerin faaliyetlerini düzenlemeye çalışıyor.
Apple’ın AB ile yaşadığı bu vergi anlaşmazlığı, teknoloji devinin karşılaştığı tek sorun değil. Mart ayında Avrupa Komisyonu, Apple’a müzik akış uygulamalarıyla ilgili rekabeti ihlal ettiği gerekçesiyle 1,8 milyar euro (1,99 milyar dolar) para cezası verdi.
Ayrıca, AB’nin Dijital Piyasalar Yasası, Apple, Alphabet ve Meta gibi büyük teknoloji şirketlerine yönelik yeni soruşturmalar başlatılmasına yol açtı ve bu yasayla şirketlerin Avrupa’daki uygulamalarını değiştirmeleri zorunlu hale geldi.