Alman parlamentosu çocuklara kızamık aşısını zorunlu hale getiren yasayı onayladı. Mart 2020’den itibaren ebeveynler kreş ya da okula gönderebilmek için çocuklarının kızamık aşısı olduğunu kanıtlamak zorunda kalacak. Ancak yasaya eleştiriler de var.
Almanya’da kızamık aşısı zorunlu hale geldi. Kızamıktan Korunma Yasası, çocuklar ile kreşler, anaokulları, okullar, tıbbi kurumlar ve toplumsal hizmet veren kurumlarda çalışanlara Mart 2020’den itibaren kızamık aşısı olma zorunluluğu getiriyor. Almanya’da kızamık aşısı zorunlu hale geldi.
Sığınma başvurusunda bulunan, sığınmacı merkezlerine başvuranlar ve tatil kamplarında bulunanlar da aynı zorunluluğa tabi olacak.
Okul yaşına gelmiş çocuklarına kızamık aşısı yaptırmayan ebeveynlere 2500 euro’ya varan para cezaları kesilecek.
Okul yaşına gelmemiş çocuklar kızamık aşısı olmamışsa kreş ve anaokullarına gidemeyecek.
Ancak yasa aylar süren tartışmaların ardından meclisten geçti.
Yasayı eleştiren ‘Aşılarla ilgili bireysel karar vermeden yana doktorlar’ isimli grubun üyesi çocuk doktoru Steffen Rabe, çocuklarına aşı yaptırıp yaptırmayacaklarına ebeveynlerin karar vermesi gerektiğini söyledi.
Beden bütünlüğü hakkına atıf yapan Dr. Steffen Rabe, yasayı ‘gereksiz, etkisiz ve anayasaya aykırı’ diye eleştirdi.
Asıl sorunun yetişkinlerden kaynaklandığını savunan Rabe, bu yılın ilk 10 ayında kaydedilen 498 kızamık vakasından 70’inin 20-24 yaşında olduğunu, kızamığa yakalanan 5-9 yaş arası çocukların sayısının ise 37 olduğunu aktardı.
Almanya’da kızamık aşısı 3-4 kez vurulan türde olduğundan, zorunlu hale gelmesi, aynı zamanda kabakulak, kızamıkçık ve bazı durumlarda su çiçeğine karşı da dolaylı yoldan bağışıklık kazandıracak.
Rabe ise tek enjeksiyonun şüpheli ebeveynlere daha çok hitap edeceğini savunarak “Bazı anne babalar gelecekte yan etkileri olabileceği endişesiyle çocuklarını üç hastalığın hepsine birden karşı aşılatmak istemiyor” dedi.
21. yüzyıla girildiğinde pek çok ülke kızamığın ortadan kalktığını açıklamıştı. Ancak son dönemde kızamık vakalarının istikrarlı geri dönüşü üzerine pek çok hükümet harekete geçmek ve çağın özelliklerinden olan aşı şüpheciliğiyle mücadele etmek zorunda kaldı.
Dünya Sağlık Örgütüne (DSÖ) göre bir ülkenin kızamık salgını çıkmasını önlemek için yüzde 95 oranında aşılama yapması gerekiyor.
Robert Koch Enstitüsü’nün raporuna göreyse, okula başlayan çocukların sadece yüzde 93’ü hem birinci hem de ikinci kızamık aşılarını olmuş durumda.
