Ağbal döneminin ilk faiz kararı… Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) Para Politikası Kurulu, politika faizi olan bir haftalık repo faizini 475 baz puan artırdı.
Politika faizi olan bir hafta vadeli repo ihale faiz oranı yüzde 10,25’ten yüzde 15’e yükseltildi. Kararın açıklanmasının ardından TL dolar karşısında yüzde 2 seviyesinde değer kazanarak 7.50 seviyesine kadar indikten sonra tekrar 7.60’ın üzerine yükseldi.
Para Politikası Kurulu, görevden alınan Murat Uysal’ın yerine Naci Ağbal’ın Merkez Bankası başkanlığına atanmasının ardından ilk kez toplanmıştı.
Kurulun alacağı faiz kararı merakla bekleniyordu. TCMB’nin bu kararı piyasanın beklentisine paralel bir şekilde gerçekleşti.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan çarşamba günü Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) Ekonomi Şurası’nda yaptığı konuşmada, “Yüksek faize yatırımcımızı ezdirmememiz lazım” demişti.
AÇIKLAMADA DİKKAT ÇEKEN DETAYLAR
TCMB, faiz kararını açıkladığı metinde, “Tüm fonlamanın temel politika aracı olan bir hafta vadeli repo faiz oranı üzerinden yapılmasına karar vermiştir” denildi.
Bu ifade de TCMB’nin faiz yönetiminde sadeleşmeye gittiğini, faiz koridorundan ziyade fonlamanın politika faizi üzerinden gerçekleştirileceğini gösteriyor.
Ekonomistler bu ifadeyi ve TCMB kararını olumlu olarak değerlendirdi.
TCMB’den yapılan açıklamada, “Tüm fonlamanın temel politika aracı olan bir hafta vadeli repo faiz oranı üzerinden yapılmasına karar vermiştir. Önümüzdeki dönemde parasal duruşun sıkılığı, enflasyonda kalıcı düşüş sağlanana kadar kararlılıkla sürdürülecektir” denildi.
Açıklamada, şu ifadelere yer verildi:
-Kurul, enflasyon görünümüne dair risklerin bertaraf edilmesi, enflasyon beklentilerinin kontrol altına alınması ve dezenflasyon sürecinin en kısa sürede yeniden tesisi için net ve güçlü bir parasal sıkılaştırma yapılmasına karar verdi.
-Düşük enflasyon ortamının kalıcı olarak tesisinin makroekonomik ve finansal istikrarı olumlu etkileyeceği değerlendirilmiştir.
-Merkez Bankası, fiyat istikrarını sağlama ve sürdürme temel amacına enflasyon hedeflemesi rejiminin gerektirdiği şeffaflık, öngörülebilirlik ve hesap verebilirlik ilkelerini uygulayarak ulaşacaktır.
-Artan vaka sayıları nedeniyle getirilen kısmi kısıtlamalar, başta hizmetler sektörü olmak üzere iktisadi faaliyetin kısa vadeli görünümüne dair belirsizlikleri arttırmaktadır.
-Kasım ayına ilişkin takip edilen veriler, enflasyonda yakın dönemdeki döviz kuru oynaklığı kaynaklı bir yükselişe işaret etmekle birlikte, para politikasındaki kararlı duruşla beraber bu artışın geçici olacağı değerlendirilmektedir.
