Rusya Bilimler Akademisi Güvenlik Sorunları Araştırma Merkezi’nden Amerikanist ve siyaset uzmanı Konstantin Blohin, Sputnik’e açıklamasında, ABD’nin Venezüella’da ‘tam hızla’ iktidar değiştirme planının suya düştüğünü belirterek bu konuyla ilgili şu değerlendirmede bulundu:
“Darbeler tarihinden şöyle bir kural çıkıyor, eğer iktidarı hemen değiştirmediyseniz, zaman darbenin hedefinden kişinin lehine işliyor. Yani Venezüella’da iktidarı devirme çabaları suya düştüğü için şimdi zaman (Devlet Başkanı Nicolas) Maduro lehine ve (muhalif lider Juan) Guaido aleyhine çalışıyor. Amerikalılar gerçekten pat durumda şimdi. Artık doğrudan geniş çaplı silahlı müdahaleyi göze almazlar, zira böyle bir müdahale ABD için ikinci Vietnam’a dönüşebilir. (ABD Başkanı Donald) Trump da savaş taraftarı değil, çünkü her bir operasyon ABD bütçesi için pahalıya mal olacak, Trump ise her kuruşu saymayı seven birisi. Başkalarının elleriyle hareket etmek, yani Kolombiya ve Brezilya’yı Venezüella’ya saldırmaya zorlamakta da başarısız oldular. Bir özel operasyonla şahsen Maduro’yu ortadan kaldırma seçeneğine de şimdilik başvurmuyorlar. CIA tarihinden, (Küba lideri Fidel) Castro’ya yönelik kaç suikast girişiminin olduğunu hatırlıyoruz. Ama Maduro, güvenlik sistemini iyi düşündü, yani bu seçeneğin de çalışmayacağı açık”.
‘VENEZÜELLA HALKI GUAİDO’DAN YORULMAYA BAŞLADI’
Buna rağmen ABD’nin Venezüella’yı rahat bırakmayacağını düşünen Blohin, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Maduro, tüm yaptırımlara rağmen, Batı’nın oybirliğiyle onu reddetmesine rağmen görevinde kalıyor ve yüksek derecede politik hayatta kalma yeteneğini sergiliyor. Venezüella halkı ise muhalefetten ve şahsen Guaido’dan yorulmaya başladı. Yani durumun, ABD planlarına göre ilerlemediği ortada. Yine de Venezüella’yı rahat bırakacaklarını düşünmüyorum. Hatta sırada Nikaragua ve Küba var. Ancak bu üç ülkeden en büyük ödül ve hazine Venezüella’dır, çünkü çok zengin yer altı kaynaklara sahip”.