Yalova’da Kentsel dönüşümü adı çocuk istismarı ile anılan, İsmailağa cemaati yapacak
GÜNDEM – İktidar kentsel dönüşümü de bir rant aracı olarak kullanıyor. Şimdi de milyarlık kentsel dönüşüm ihalesiyle devletin kasasından İsmailağa Cemaati’ne para aktarılacak.
Kamu İhale Bülteni’nde yer alan bilgilere göre, Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı’na bağlı Toplu Konut İdaresi Başkanlığı (TOKİ), “Yalova’daki Bağlarbaşı Mahallesi Kentsel Dönüşüm Projesi” için 25 Ocak 2023 tarihinde ihale düzenledi. İhale kapsamında 717 konut, 19 dükkan inşaatı ile altyapı ve çevre düzenlemesi işlerinin yapılacağı açıklandı. İnşaatların 600 gün içerisinde tamamlanacağı da belirtildi.
Birgün gazetesinde yer alan habere göre, dev ihaleyi, 1 milyar 45 milyon TL bedelle Tek-Çelik İç ve Dış Ticaret İnşaat Sanayi Anonim Şirketi’nin aldığı açıklandı. İhale sonucunun yaklaşık 6 ay gizlenerek cumhurbaşkanlığı seçimlerinden hemen sonra, 7 Haziran tarihinde açıklanması da dikkat çekti. Ayrıca üç şirketin katıldığı ihalede iki şirketin verdiği teklifin geçersiz sayılması da dikkat çeken bir başka nokta oldu.
Türkiye Ticaret Sicili Gazetesi ile İstanbul Ticaret Odası kayıtlarında, deprem konutlarını inşa eden Tek-Çelik Şirketi’nin kurucusu ve Yönetim Kurulu Başkanı’nın Mehmet Çelik olduğu belirtiliyor. Çelik, daha önce yaptığı açıklamada, “Uzun yıllardır cemaatin içerisinde olduğunu ve elinden geldiği kadar cemaate katkı sağladığını” belirtmişti.
Ancak Mehmet Çelik, eski CHP Milletvekili İlhan Cihaner’in Erzincan Cumhuriyet Başsavcısı olduğu dönemde yürüttüğü ve daha sonra elinden alınan İsmailağa soruşturmasının da kilit ismiydi.
Cihaner’in 2007 yılında başlattığı İsmailağa soruşturmasına yönelik hazırladığı fezlekede, Mehmet Çelik’in “İsmailağa Cemaati’nin aktif üyesi olduğu ve Cemaat’in siyasi sorunlarını çözdüğü” belirtiliyordu. Fakat, Cihaner’in yürüttüğü ve “Fethullahçı yapılanma” ile genişlettiği soruşturma daha sonra elinden alınarak kapatıldı ve Cihaner’in makam odasında gözaltına alınarak tutuklandığı süreç başladı.
Cihaner’in hazırladığı fezlekede, telefon görüşmeleri dinlemeye alınan Mehmet Çelik’in işlediği suçlar şu şekilde sıralanıyor:
Osman Pepe (dönemin AKP Kocaeli Milletvekili) ile vergi kaçakçılığı suçuna dair konuşmalar yaptığı,
Muhtelif ihalelerde ihaleye fesat karışma suçunu işlediği, ihale girilmeden işlerin alınacağı,
Takip ettiği bazı yurtdışı ihalelerinde komisyon adı altında rüşvet verildiği\verileceği,
Örgütün baskı ya da telkini ile okula gönderilmeyen bazı çocukların takibini yapan Milli Eğitim Bakanlığı görevlilerinin tayinini çıkarılması ya da başka şekilde pasifize edilmesi için girişimlerde bulunulduğu,
Hilmi Güler’i (Dönemin AKP Ordu Milletvekili ve Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı) arayarak talimat veriri şekilde ticari rakibi konumunda olduğu anlaşılan firmaya izin ya ihale verilmemesi için telkinde bulunduğu izlenimi veren bir takım iletişimler tespit edilmiştir.
Tek-Çelik Şirketi, 2011’den bugüne dek kamudan 8 ayrı ihale aldı. Bu ihalelerinin toplam bedeli ise yaklaşık 1,6 milyar TL. 2011’deki Van depreminin ardından Erciş’e, 2020’deki Ege depreminin ardından da İzmir’e inşa edilen deprem konutları da yine Çelik’in şirketi tarafından yapıldı. AKP döneminde İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nden de ihaleler alan şirket, İSKİ’nin atık su ve kanal inşaatı işlerini üstlendi. Şirket, TOKİ’den aldığı ihalelerle İstanbul Esenler’de kentsel dönüşüm ve gelişim projesini de inşa etti.
Ne olmuştu?
39 yıl hapis cezası İsmailağa Cemaati’ne bağlı İDDEF Kuran Kursu’nda eğitim gören 8 yaşındaki bir öğrencinin ‘nitelikli cinsel istismar’a uğradığı ortaya çıktı.
Tarikat yurt ve kurslarında yaşanan çocuk istismarlarından birine ilişkin açılan davada karar çıktı. İstanbul 21. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen davaya göre, 2006 doğumlu çocuğun ailesi, çocuklarının Kuran öğrenmesi için yakınlarında bulunan bir kursa gönderme kararı aldı.
Halk TV‘den Dinçer Gökçe‘nin haberine göre, Sultangazi Sultançiftliği’nde 3 katlı bir binadan oluşan kurs, İsmailağa Cemaati’ne bağlı İnsana Değer Veren Dernekler Federasyonu’na (İDDEF) bağlı faaliyet gösteriyordu. Kimi dönem 100’e yakın öğrencinin bulunduğu kursta isitismara uğrayan çocuk da 2014 yılının Eylül-Aralık dönemi gitti.
Dava dosyasına göre çocuk kursa başladıktan birkaç gün sonra, kendisi ve arkadaşlarına Kuran öğreten Gökhan Altun’un (34) nitelikli cinsel istismarına uğradı. Küçük çocuğa yönelik istismarın, 8 yıl sonra dava konusu olması ise bir başka istismar olayının televizyonda haber olması ile başladı. Annesinin, cinsel istismara maruz kalan bir kız çocuğunun haberini izlediğini fark eden çocuk odaya gelerek annesine, “Sana bir şey söyleyeceğim” dedi. Kardeşinin odadan çıkmasını isteyen çocuk yaşadıklarını annesine, dakikalar önce izlediği habere gönderme yaparak, “Bana da oldu” diyerek anlatmaya başladı.
Anne, iki çocuğunu da psikiyatriste götürme kararı verdi. Çocuk uğradığı istismarı tüm detayları ile psikiyatriste anlattı. Psikiyatrist, anneye “Hemen şikâyette bulunun” dedi. 39 yaşındaki anne evine döndükten sonra görüştükleri psikiyatrist kendisini aradı ve şikâyette bulunup bulunmadıklarını sordu. Annenin, “Henüz bulunmadım” yanıtı üzerine psikiyatrist olaya ilişkin ihbarda bulundu.
Gökhan Altun’un Çekmeköy Mezarlıklar Müdürlüğü’nde çalıştığını öğrenen polisler bu kişiye telefonla ulaştı. Altun, ekip otosuna bindirildikten sonra, iddiaya göre, suçunu itiraf etti. Altun’un “Bir cahillik yaptım, ölmek istiyorum, beni vurun öldürün” yönündeki sözleri, polis memurları Y. D. ve N. S. tarafından tutanak altına alındı. Tutanakta, bu kişinin, 3-4 çocuğa daha istismarda bulunduğu yönündeki ifadeleri de yer aldı.
Gözaltına alınan Gökhan Altun, geçen 31 Mart’ta tutuklandı. Yargılaması tutuklu bir biçimde yapılan Altun karakolda işkence gördüğünü bu nedenle karakol ifadesinin dikkate alınmaması gerektiğini iddia ederek “Ben kesinlikle suçumu itiraf etmedim, böyle bir beyanda bulunmadım” dedi.
Çocuk ise mahkemede, psikolog eşliğinde yaptığı anlatımda kendisine yönelik istismarı tüm detayları ile anlattı. Altun’un, namaz kıldıkları odanın kapısını kilitleyerek kendisini istismar ettiğini anlatan çocuk, bu kişinin kendisine “Kimseye anlatma. Seni öldürürüm. Derslerden sana eksi veririm” dediğini anlattı. Çocuk mahkemede başına gelenleri anlattıktan sonra “Anne Allah yok. Allah olsaydı, Allah’ın evinde kimse bana böyle bir şey yapamazdı” dedi.
Yapılan yargılama sonrası mahkeme kararını verdi. Mahkeme, Altun’a, “12 yaşından küçük çocuğa yönelik nitelikli cinsel istismar” suçundan, üst sınır olan 30 yıl hapis cezası verdi. Altun’a ayrıca, “kişiyi hürriyetinden alıkoyma” suçundan da 9 yıl hapis cezası verdi. Sanık avukatları, kararı İstinaf Mahkemesi’ne taşıdı.
İDDEF’in sitesinde yer alan bilgilere göre, federasyonun temeli, İsmailağa Cemaati’nin geçen yıl ölen lideri Mahmut Ustaosmanoğlu’nun önerisi ile 2004’te atıldı. 2009’a gelindiğinde 45 derneğin bir araya gelmesi ile federasyon kuruldu. 55 ülkede faaliyet gösteren İDDEF, AKP’li Cumhurbaşkanı Erdoğan kararıyla 29 Kasım 2022’de ‘kamu yararına çalışan dernek’ statüsü elde etti.
Kaynak: Sol Haber – Yeniçağ – Birgün
Gelişmelerden zamanında haberdar olmak istiyor musunuz?Google News’te NOKTA BURSA‘ya
