‘Yakalım, yıkalım’ diyenler ya ajandır ya salak

Türkiye’nin Patlama Noktasındaki Göçmen Sorunu

Kayseri’de yaşanan trajik olaylar, Türkiye’nin artan göçmen nüfusunun yarattığı baskının somut bir göstergesi. Bu olay ilk değildi ve Ankara’nın Altındağ semtinde yaşananlar hala hafızalarda taze.}

Zafer Partisi, Türkiye’nin ve özellikle de Kayseri’nin üzerindeki politik, ekonomik, sosyal ve demografik baskıya karşı yıllardır uyarıda bulunuyor. Bu baskının bir yerde patlayacağını ya da patlatılacağını çok önceden belirttik.

Olayların tetikleyicisi olan taciz iddialarına yönelik öfkenin yanlış bir şekilde ifade edildiğini düşünüyorum. Göçmen karşıtlığı sorunun kaynağı değil. Asıl suçlu, bu insanları ülkemize getiren siyasi iradedir. Öfkenizi Suriyeli göçmenlerden önce, onları getirenlere yönelterek gösterin.

Aynı zamanda, Suriye’de yaşanan gelişmeler de endişe verici. Suriye’nin kuzeyindeki Türkiye kontrolündeki bölgelerde Türk askerlerinin hedef alındığı saldırılar, Türkiye ve Esad yönetimi arasındaki ilişkilerin yeniden kurulacak olmasının Esad güçleri tarafından rahatsızlıkla karşılandığını gösteriyor.

Öfke ve kin duygularıyla hareket etmek yerine, göçmen sorununu akıllıca ve ülkemizi zarardan koruyacak şekilde çözmemiz gerekiyor. Özellikle “vuralım, yakalım” diyenlere karşı şüpheci olun. Bu kişiler ya yabancı ajanlardır ya da gaflet içindedirler.

AKP, başkanlık sistemi tarafından rehin alınmış bir siyasi parti haline geldi. Erdogan sınırsız yetkilere sahip olsa da, ortaklarının gücüne tabi. Erdoğan’ın stratejik hataları bunun kanıtıdır. Şimdi ise AKP, hızla parlamenter demokrasiye dönerek ve “milli bakiye sistemi” ile seçimler yaparak zor durumdan kurtulabilir.

Göçmenlerin entegrasyonu mümkün olup olmadığı sorusunun cevabı net olarak hayırdır. Suriyeli sığınmacıların doğum oranları yüksek olduğundan, 2040 yılında Suriyeli nüfusumuz 21 milyona ulaşabilir. Bu, Türkiye’nin Ortadoğu’ya entegre edileceği ve sınırlarımızın Edirne’de biteceği anlamına gelir.

Türkiye’nin bu yükten zararsız bir şekilde kurtulmasının tek yolu, tarihin en büyük geri dönüş projesini başlatmak ve sınır güvenliğini sağlamaktır. Ottowa Anlaşması’ndan çekilerek sınırlarımıza anti personel mayınlar yerleştireceğiz. Sınır bölgelerini balonlar ve SİHA’larla denetleyecek, Suriye ile görüşmeler yaparak büyük bir geri dönüş gerçekleştireceğiz.

Avrupa’da da aşırı sağın yükselişine neden olan faktörler arasında göçmen meselesi önemli bir rol oynuyor. Ancak Avrupa’da liberal, merkez sağ ve sol partiler aşırı sağa karşı birlikte hareket ediyor. Avrupa’da milliyetçi politikaların yükselişine ve göç politikalarının değişmesine yol açan da bu partilerin politikaları oldu.

Türkiye’de ise muhalif seçmen halen sığınmacılardan ziyade Erdoğan’a öfkeli olduğundan CHP yerel seçimlerde birinci parti çıktı. Ancak sığınmacı krizi devam ettiği sürece Türkiye’de de milliyetçi söylem artacaktır.