Velican Oduncu…
Türkistan’dan İstanbul’a göç edip gelmiş bir yiğit…
“14 yaşındaki bu ülkü devi” yıllarca mapus yattı.
Osman Batur’un zalim Çin’de yaşadığını ona öz vatanında yaşattılar…
Sağmalcılar’ın karanlıklarında şişlenerek şehit edildi…
Kaç kere paylaştınız, deyin bana?
*
“Ölümleri öldürenler”in, “yağlı urgana rest çekenler”in davasını unuttunuz, “cüceler”e laf yetiştirdiğiniz Facebook’la mestsiniz!
Bu Hareket’in “4 Nisan 1997’de yanan yüreğini yağan kar” soğutamamıştı…
Ama siz…
“Sahte kahramanlar” için günlerdir “üşüme” destanları döktürüyorsunuz!
Başbuğ’un mezarına bir defa dönüp bakmayanlar için…
Kaç gündür birbirinizi yiyorsunuz, yapmayın!
*
Elin oğlu internette sizi gözlüyor; siz, uyduruk fotoşoplu fotoğraflarla kavgadasınız…
Onun bunun oltasına takılıp yem oluyor…
Yel değirmenleri ile savaşıyorsunuz…
Altına da küfür döşemeyi delikanlılık sayıyorsunuz…
Bir defacık Ocak’a veya parti teşkilatına uğradınız mı ki…
Gölgesi boyunu aşmış mesajlarınızla “ter akıtmadığınız teşkilatlar”da adam beğenmiyorsunuz!
*
“Kırgız korucu kardeşin” PKK kalleşiyle mücadele ederken şehit düştü…
Sosyal medyada ilgi görmediğinden mi paylaşamadınız?
Neyinize sizin sanatçı kılıklı “PKK sevicisi kadının PKK renkli entarisi”?
Hatay Göç İdaresi’nin kampındaki 82 Uygur kardeşimizden haberiniz var mı?
Onları kızıl Çin’e iade edeceklerini yazdınız mı hiç?
İşiniz gücünüz “beğeni” kazanmakta…
“Dava” nerede, “Turan” nerede?
*
Giden gitti, ihanet eden etti, yola çıktıklarını yolda bulduklarına değişen değişti…
Muhalefeti, kahpeliği, ihaneti, kalleşliği affetme…
Affetme ama o çirkefliğin içine de düşmeden mücadele et…
“Lider”in var, “ahlâk”ın var, “töre”n var, “ülkü”n var, Türk milleti var!
18 Mart 2018 taze bir başlangıç; tren 2019 için yolda…
Geleceğin tasarımını, çektiğin çilelerle yoğurarak yapmalıyız…
Dirilmek, direnmek, çalışmak, üretmek zorundayız…
Ülkücü, “sağlam karakterli, bilgili, donanımlı, berrak, uyanık”tır…
“Lider-Teşkilat-Doktrin” dediğin, Türkmen Beyinin iki Twitter mesajını “beğenmek”ten ibaret değil ki…
Sosyal medya illetinin tuzaklarında debelenmeyin!
*
Bu ülke, demokrasi, özgürlük ve eşitlik yaftasıyla perdelendikçe…
Dağda PKK’li katillerle poz verip TBMM’de başkanlık divanında oturan Kürtçü ihanet oldukça terör biter mi?
Bozkurt bakışlı Atatürk’üne, Cumhuriyeti’ne kastediyorlar…
Çevrene bir bak, “yalnızsın” ve “kuşatılmışsın”…
Atatürk’ün de, Başbuğ’un da, darağaçlarında can verenlerin de yalnızdı; Devlet Beyin de yalnız…
Ülken yalnız, milletin yalnız, Turan yalnız…
Bunu bile bile yola koyulmadıysan, ne diye efelenip durursun Facebook’ta?
*
Başına olmadık vakitlerde bomba yağdırırlar, bir “Bozkurt” def eder; kıymet bilmezsin…
“İçindeki yiğitleri” takdir etmez, arada nabza şerbet veren “sermaye kalemşörleri”ni göklere çıkarırsın…
Dinin onun bunun oyuncağı edilir; ilim ehlini değil, şeyhlerini paylaşırsın…
Tarihin yalanla talan edilir; delilerin masallarını yayarsın…
İnternet dediğin gayya kuyusu… Aldanma!
Sen…
Yağlı urganlara “vatan sağolsun” diyenlerin emanetine, cep telefonunda sosyal medya zevk ü sefasıyla sahip çıkamazsın…
Velican Oduncu’yu hatırla…
Titre ve kendine dön, “Türk Asrı” başladı!