Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy, Turizm Geliştirme Ajansı’nda 4’ü kamu 11’i özel sektörden oluşacak yönetimin 1 Ocak 2020 itibarıyla göreve başlayacağını ve 5 aylık süre için bir defaya mahsus yönetim kurulunun bakan tarafından atanacağını söyledi. Ersoy, ajansın 2020 yılı bütçesinin de yaklaşık 150 milyon dolar olacağını söyledi.
Ersoy, Antalya’da bu yıl kuruluşunun 35’inci yıl dönümünü kutlayan Akdeniz Turistik Otelciler ve İşletmeciler Birliği’nin (AKTOB) konuğu oldu. Serik ilçesine bağlı Belek turizm bölgesindeki Ela Quality Hotel’deki toplantıda turizm sektöründeki gelişmeler ve beklentilerle ilgili AKTOB Başkanı Erkan Yağcı bir sunum yaptı.75 MİLYON TURİST, 65 MİLYAR DOLAR GELİR
Sunumun ardından söz alan Ersoy, Türkiye’nin 2023 turizm hedefinin 75 milyon turist, 65 milyar dolar gelir olduğunu belirterek, “Eylül sonunda bir turizm master plan açıklayacağız. Çok daha detaylı bir şekilde açıklanan rakamlara nasıl ulaşacağımızı bölge, ürün, operasyon, tanıtım bazında neler yapacağımızı detaylı bir şekilde belirteceğiz. Gerekli altyapıyı bu rakamlara ulaşmak için hazırlamamız gerekiyor” dedi.
BU YIL 51 MİLYON TURİST
Turizmde ciddi bir sıçrama gerektiğine işaret eden Bakan Ersoy, “Bugüne kadar biliyorsunuz niceliğe oynadık, sayılar çok önemliydi. Geçen sene Türkiye 46.1 milyon, bu sene de inşallah 51 milyon turist sayısını geçerek sayı konusunda yapılması gerekenler fazlasıyla gelmiş olacak. Bundan sonra gelir grubu yüksek turiste odaklanmamız gerekiyor. Mevcut turist potansiyelimizden vazgeçmeyeceğiz ama bundan sonra nitelikli turisti öncelik hedefimize koyacağız. Her şeyden önce zihniyeti değiştirmemiz gerekiyor. Çünkü bugüne kadar başta Antalya olmak üzere Türkiye turizminde arz odaklı turizm yapıyoruz” diye konuştu.
‘MARKALAŞMAMIZ LAZIM’
Günlük politikalardan uzaklaşıp uzun vadeli ve sürdürülebilir kalıcı politikalara geçilmesi gerektiğini belirten Bakan Ersoy, eylül sonunda açıklayacakları turizm master planına çok önem verdiklerini söyledi. Tüm bakanlıklarla bu konuda birebir protokoller yapılacağını da anlatan Bakan Ersoy, “Son olarak bütün bunları yaptığımızda geriye en önemli şey kalıyor, markalaşmak. Eğer bir ürünü hakettiği değere satmak istiyorsanız markalaşmanız lazım. Ne kadar çok markalaşırsanız o kadar çok fiyatı yukarı çekebilirsiniz. Yani hem yoğun tanıtım yapacaksınız, hem de bunun sürdürülebilir, kesintisiz olması lazım” dedi.
‘BİZİM İCAT ETTİĞİMİZ BİR ŞEY DEĞİL’
15 KİŞİNİN 11’İ ÖZEL SEKTÖRDEN
Geçen hafta itibarıyla Turizm Geliştirme Ajansı’nın Türkiye’ye de nasip olduğunu dile getiren Bakan Ersoy, çok tartışılan 15 kişilik yönetim kuruluna, 4’ünün kamu, 11 kişinin de özel sektör yatırımcıları arasından aday olan yatırımcılardan seçileceğini kaydetti. Yönetim kurulunun yılda en az 4 kez, duruma göre 6, 8, 10 kez dahi toplanabileceğini belirten Ersoy, tamamı profesyonellerden oluşan ve içinde hiçbir devlet memuru olmayacak icra kurulunun, yıl boyunca uygulanacak tanıtım politikaları ve faaliyetlerinin tamamını hazırlayacağını ve yönetim kurulunun onayıyla uygulamaya geçileceğini anlattı. Ersoy, “Yani icraatın tamamı seçilmiş yönetim kurulu tarafından oluşturulmuş profesyonel kadro tarafından yapılıyor. Normal bir özel sektör şirketi gibi düşünebilirsiniz” dedi. Yönetimde sektör temsilcilerinin dernek temsilcileri yerine seçimle getirilecek olmasının da derneklerin tüm sektörleri temsil etmemesi nedeniyle en demokratik yol olarak belirlendiğini anlatan Ersoy, seçimlerin ise Kültür ve Turizm Bakanlığı denetiminde yapılacağını kaydetti.
‘TURİZMİ 81 İLE YAYMALIYIZ’
Ersoy, “İkinci nokta Doğu ve Güneydoğu özellikle turizmin çok az olduğu, buralara pozitif ayrımcılık yapıyoruz, temsil veriyoruz. Bazen kulağıma istemediğim istekler geliyor. Deniyor ki, ‘herkes ödediği pay kadar buradan pay alsın.’ Ben üzülüyorum, Türkiye’yi hala bir bütün olarak göremiyoruz. Şunun artık farkına varmamız lazım. Mardin’de bir bomba patlarsa Bodrum’da, Antalya’da turizm yapamayız. Bu artık bir öngörü olmaktan çıktı. Bunu defalarca Türkiye turizmi yaşadı. Ve hala bu söylemlerle bana geliyorsanız bir sıkıntı var. Bizim gerçekten vizyonumuzda, turizme bakış açımızda ciddi bir değişikliğe gitmemiz lazım. O yüzden böyle bir ajans var. Kapalı kapılar ardında bana böyle istekler geliyor. Biz aslında tam tersi oralara yatırım götürmeliyiz, buradaki insanların da ekonomisini, refahını yukarı çekmeliyiz. Turizmi Türkiye’nin 81 iline yaymalıyız” dedi.
İLK YÖNETİMİ BAKAN ATAYACAK
YÖNETİM KURULUNDA EZİCİ ÇOĞUNLUK ÖZEL SEKTÖR
Bütçenin harcanmasıyla ilgili kararı devletin vermeyeceğine işaret eden Bakan Ersoy, “15 kişilik yönetim kurulu ezici çoğunluğu özel sektörden oluşturulmuş. Bu yönetim kurulunun onayladığı operasyonlar ve bütçeler doğrultusunda, tamamı profesyonellerden oluşan elemanlar tarafından harcanan bir şey. Yani burada paranın nereye harcanacağına devlet karar vermiyor, özel sektör kendinden toplanan parayı tanıtım için harcıyor” dedi. Ersoy, cirodan toplanacak binde 7.5’luk payla ilgili de özel sektörün ödediği parayı vergiden düşebileceğini ve yaptığı hesaba göre de toplanacak bütçenin yaklaşık 150 milyon dolar olacağını söyledi.
‘RAKİPLERİMİZİN BÜTÇESİ 100-150 MİLYON DOLAR’
Rakiplerin ortalama 100-150 milyon dolar arası turizm reklam bütçeleri ayırdığını dile getiren Bakan Ersoy, “İspanya alelacele karar aldı. 2020’de otellerden topluyor ve yüzde 35 artırma kararı aldı. İspanya attığımız adımları gözlemliyor ve hemen önlem alıyor. Biz 50 yıl geriden geliyoruz, trene son vagondan binmişiz ve çok az bütçeyle onları nasıl yakalayalım, en az onlar kadar harcama yapmalıyız, hatta daha fazla harcamalıyız ki ön vagonlara ilerleyelim. Bizim hedefimiz İspanya, Yunanistan’a giden gelir düzeyi yüksek turistler. O zaman biz en az onların reklam harcaması kadar, hatta daha fazlasını harcamalıyız. Bir araştırmaya göre her 100 Almandan 19’u hayatında bir kez Türkiye’ye gelmiş. İspanya için ise her 100 Almandan 69’u gitmiş. Hiç bize dokunmayan bir 50 kişi var” dedi.