Şanlıurfa’ya, Uzak Doğu ülkelerinin yanı sıra Baltık Denizi’nden getirilen kuka, katalin, kaplumbağa kabuğu, deve kemiği ve bufalo boynuzundan yapılan tespihlerin fiyatı altınla yarışıyor. 80 liradan 30 bin liraya kadar fiyatla satışa sunulan tespihler, özellikle ürünlerin ithal edilmesi dolayısıyla sıkça zamlanıyor.
Uzak Doğu ülkeleri ile Baltık Denizi’nden Şanlıurfa’ya getirilen kuka, katalin, kaplumbağa kabuğu, deve kemiği ve bufalo boynuzu, atölyelerde ustaların elinde ince ince işlenip, tespihe dönüştürülüyor. Torna, zımpara ve çark kullanılarak, saatler süren uğraş sonucu yapılan tespihlerin fiyatları da ham maddenin ithal edilmesi nedeniyle sıkça artıyor. Altınla yarışır hale gelen tespihler, çeşitli işlemeleriyle 80 lira ile 30 bin lira arasında fiyatlarla alıcı buluyor. Atölyelerde hazırlanan tespihler, tarihi Gümrük Hanı’nda satışa sunuluyor.
Değerli taşlardan 20 yıldır tespih yaptığını anlatan Osman Karasapan, “Bölgede erkeklerin aksesuarı olan tespihler, zahmetin ardından yapılıyor. Tespih yapımında çalışan işçiler, yuttukları toz, dumanın ardından büyük emeklerle hazırladıkları tespihleri, kalitesi ve işçiliğine göre fiyatı 80 liradan altın işlemeli olarak 30 bin liraya kadar satılabiliyor. Bizler bu atölyelerde çoğunluğu sipariş üzerine çalışıyoruz. Günlük ortalama 40- 50 tespihi bu atölyelerde işleyerek hazırlıyoruz” dedi.