Rusya Savunma Bakanlığı, ABD önderliğindeki koalisyon kuvvetlerine ait bir uçağın çarşamba günü Suriye’nin Humus kentinde Rusya Hava Kuvvetleri’ne ait bir An-30 nakliye uçağına tehlikeli derecede yaklaştığını duyurdu. Olayda, ABD Typhoon savaş uçağının Rus uçağına beklenmedik bir şekilde yaklaşması sonucu Rus pilotunun ani bir müdahalesiyle çarpışma son anda önlenebildi.
Rus yetkililer, olayın Suriye hava sahası üzerinde gerçekleştiğini, koalisyon kuvvetlerine ait insansız hava araçları (İHA) ile Rus savaş uçakları arasında sıklıkla tehlikeli yakınlaşmalar yaşandığını belirtti. Moskova yönetimi, ABD’ye uluslararası hava sahasında sorumluluk sahibi davranma çağrısında bulundu ve Humus’taki olayın ciddiye alınması gerektiğini vurguladı.
ABD ordusu henüz olayla ilgili resmi bir açıklama yapmazken, Rusya’nın iddiaları uluslararası alanda endişeye yol açtı. NATO ve Rusya arasında son dönemde gerilimin artması, Suriye’deki hava sahasının güvenli kullanımına ilişkin endişeleri daha da artırdı.
Muhaliflere destek veren ABD önderliğindeki koalisyon kuvvetleri, IŞİD’e karşı mücadele çerçevesinde 2014 yılından bu yana Suriye’de hava operasyonları yürütüyor. Ancak Rusya’nın Suriye’ye askeri müdahalesi, bölgede ABD ve Rusya arasında çatışma riskini artırdı.
Rusya, Suriye’de hava sahasının güvenliğini sağlamak için hava savunma sistemleri konuşlandırdığını ve uçuş operasyonlarını koordine etmek üzere bir iletişim kanalı kurduğunu bildirdi. Moskova, hava sahası üzerinde tüm uçakların uluslararası havacılık kurallarına uymasını beklediğini vurguladı.
Suriye’deki hava sahası üzerindeki çatışma riskleri, Rusya ve ABD arasında daha geniş bir jeopolitik gerilimin yansıması olarak görülüyor. Suriye’nin geleceği, Ukrayna krizi ve diğer küresel meselelerdeki anlaşmazlıklar, iki ülke arasındaki ilişkileri gerginleştiriyor.
Suriye’deki hava sahası üzerinde yaşanan bu son olay, bölgedeki çatışma dinamiklerini daha da karmaşık hale getiriyor ve Rusya ile ABD arasındaki gerilimin geleceğini belirleyebilecek ciddi sonuçlar doğurabilir.