Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek’in yaptığı açıklamaların ardından Ekonomist Prof. Dr. Özgür Demirtaş, dikkat çeken değerlendirmelerde bulundu.
Demirtaş, EYT yasasının muhalefetin popülist baskısı sonucu geçtiğini ve bütçeye önemli bir yük getirdiğini belirtti. Bununla birlikte, EYT düzenlemesinin ilk olarak Şimşek’in şu an ortak oldukları sağcı partiler tarafından getirildiğini hatırlattı. Ayrıca, hukukun geriye dönük olarak değiştirilemeyeceğini vurguladı.
Demirtaş, Şimşek’in muhalefeti popülizmle suçlarken, hükümetin Kur Korumalı Mevduat (KKM) uygulamasıyla aynı popülizme düştüğünü savundu. Hükümetin döviz kurunu sabitlemek için Merkez Bankası’na milyarlarca lira para bastırdığını ve bunun ekonomiye önemli zararlar verdiğini ifade etti.
Demirtaş, Türkiye’nin Gri Listeden çıkarılmasının sevindirici olduğunu belirtti, ancak ülkeyi bu listeye sokanın da AKP olduğunu vurguladı. Şimşek’in bu durumu bir başarı olarak lanse etmesinin yerinde olmadığını savundu.
Demirtaş, Şimşek’in açık olan hataları kabullenmesi durumunda halk nezdinde daha inandırıcı olacağını belirtti. Türkiye’de siyasi rüzgarın hızla değişebildiğini ve Şimşek’in görevden alınma endişesi taşısa bile hataları kabul etmenin faydalı olabileceğini ifade etti.
Demirtaş, para politikasında iyileşmeler görülse de hükümetin hala önemli tasarruf önlemleri alması gerektiğini belirtti. Asgari ücretli ve emeklilere yapılan kesintilerin doğru olmadığını vurguladı.
Ayrıca, Ekonomi Bakanlığı’nın olaylara sadece rakamlarla bakmaktan kaçınması gerektiğini savundu. Bakanlığın medya ilişkileri konusunda profesyonel destek alması ve açıklamaların dikkatle filtrelenmesi gerektiğini ifade etti.
Demirtaş, mevcut ekonomik programın dar gelirli vatandaşlara aşırı yük getirdiğini vurguladı. Bunun sürdürülebilir olmadığını ve herkesin ekonomik krizden çıkmak için birlikte çalışması gerektiğini ifade etti.
Şimşek’in son dönemdeki siyasi üslup sergilediğini belirten Demirtaş, hükümetin mevcut krizin sorumlusu olduğunu kabul etmesi gerektiğini savundu. Ayrıca, muhalefetin de siyasi çıkar gözetmeksizin ekonomiye zarar verecek adımlardan kaçınması gerektiğini belirtti.