BURSA – Bursa’da yaşanan olaylar, demokrasinin ne kadar önemli olduğunu ve millet iradesinin nasıl korunması gerektiğini bir kez daha gözler önüne serdi. Müsiad ve Birlik Vakfı gibi, kim oldukları ve ne amaçla hareket ettikleri tam olarak belli olmayan bir kısım tarikatımsı ve garip sözde dernekler, vatandaşın iradesine ipotek koymaya kalktı.
Bu dernekler, 31 Mart 2024 yerel seçimleri öncesinde, bir açıklama yaparak, 22 yıldır Türkiye’ye hizmet belediyeciliği anlayışını yerleştiren, ulusal ve uluslararası arenada ülkemizi söz sahibi bir konuma eriştiren Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan’a ve onun öncülüğünde ilerleyen AK Parti’ye destek sunma vakti geldiğini iddia ettiler.
Ancak Bursa’nın bilge insanları, sandıkta verdikleri oylarla, kendi iradelerine sahip çıktıklarını ve hiçbir dış gücün veya derneğin kendilerine ne yapacaklarını söyleyemeyeceğini gösterdiler. Millet, demokrasiye ve kendi iradesine olan inancını bir kez daha teyit etti.
Bu olay, demokrasinin sadece bir yönetim biçimi olmadığını, aynı zamanda bir yaşam biçimi olduğunu ve her bireyin kendi iradesine sahip çıkması gerektiğini hatırlattı. Bursa halkı, bu duruşuyla tüm Türkiye’ye örnek oldu ve demokrasinin korunması için her zaman uyanık olunması gerektiğini vurguladı.
İşte o açıklama:
Bursa’da yaşananlar, millet iradesine ipotek koymaya kalkışan her türlü girişimin, halkın demokratik bilinci ve kararlı duruşu karşısında nasıl başarısızlığa uğrayacağını gösterdi. Bu, demokrasimizin ne kadar sağlam temellere dayandığının da bir kanıtıdır.
Bursa, Türkiye’nin en önemli şehirlerinden biri olarak, demokrasinin ve millet iradesinin nasıl korunması gerektiğini tüm Türkiye’ye bir kez daha gösterdi. Müsiad ve Birlik Vakfı gibi, kimlikleri ve amaçları tam olarak net olmayan bazı dernekler, 31 Mart 2024 yerel seçimlerine kısa bir süre kala, vatandaşın iradesine ipotek koymaya kalkıştı. Bu dernekler, 22 yıldır Türkiye’ye hizmet belediyeciliği anlayışını yerleştiren ve ulusal ile uluslararası arenada ülkemizi önemli bir konuma taşıyan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a ve onun liderliğindeki AK Parti’ye destek olunması gerektiğini iddia ettiler.
Ancak Bursa halkı, sandıkta verdikleri oylarla, kendi iradelerinin üstünde hiçbir gücün olamayacağını gösterdi. Vatandaşlar, demokratik haklarını kullanarak, kendi geleceklerini belirleme hakkına sahip olduklarını ve hiçbir dış müdahalenin bu hakkı ellerinden alamayacağını ifade ettiler. Bu durum, demokrasinin sadece bir yönetim biçimi değil, aynı zamanda bir yaşam biçimi olduğunu ve her bireyin kendi iradesine sahip çıkması gerektiğini hatırlattı.
Bursa halkının bu duruşu, tüm Türkiye’ye örnek oldu ve demokrasinin korunması için her zaman uyanık olunması gerektiğini vurguladı. Ayrıca, millet iradesine ipotek koymaya çalışan her türlü girişimin, halkın demokratik bilinci ve kararlı duruşu karşısında nasıl başarısızlığa uğrayacağını gösterdi. Bu olay, demokrasimizin ne kadar sağlam temellere dayandığının da bir kanıtıdır.
Bursa’da yaşananlar, demokrasinin korunması ve millet iradesinin üstün tutulması gerektiğinin önemini bir kez daha ortaya koydu. Vatandaşların sandıkta verdikleri kararlar, Türkiye’nin demokratik geleceği için büyük önem taşımakta ve her bireyin kendi iradesine sahip çıkması gerektiğini hatırlatmaktadır.