Memur-Sen’den kanun değişikliği talebi

Kamu Görevlileri Sendikaları ve Toplu Sözleşme Kanunu’nda Değişim Talebi

Memur-Sen Genel Başkanı Yalçın tarafından yapılan açıklamada, 23 yıldır uygulanan 4688 sayılı Kamu Görevlileri Sendikaları ve Toplu Sözleşme Kanunu’nun günün şartlarına, uluslararası sözleşmelere ve kamu görevlilerinin ihtiyaçlarına cevap veremediği vurgulandı.

Araştırmalar ve raporların, kanunda değişikliğin kaçınılmaz olduğunu gösterdiğini belirten Yalçın, “Senikal mücadelemiz, örgütlü bilincimiz ve sendikal birikimimizle ortaya koyduğumuz araştırmalar ve raporlar, 4688 sayılı Kanun’un günün şartlarına, uluslararası sözleşmelere ve kamu görevlilerinin ihtiyaçlarına cevap verme noktasında yetersiz kaldığını göstermektedir.” ifadelerini kullandı.

Uluslararası normlar ve ülke örnekleri ışığında “Uluslararası Normlar Işığında Kamu Görevlileri Sendikacılığı ve Toplu Sözleşme Düzeni” rapor setinin hazırlandığı hatırlatılan açıklamada, Memur-Sen’in talepleri şu şekilde sıralandı:

Örgütlenme ve Dayanışma Özgürlüğü

Sendikal mücadelenin temel dayanağı olan grev hakkı tanınmalı, sendika hakkını koruyan, sendikal mücadelenin ve kazanım üretmenin hakkını teslim eden, örgütlenme özgürlüğünün gerekçesi, sendikal tercihin gereği olan dayanışma aidatı uygulanmalı, emeğin hakkı korunmalı, yargı kararları ve örgütlenme özgürlüğü çerçevesinde sendika üyesi olamayacakların kapsamı daraltılmalıdır.

Toplu Sözleşme Süreci

Toplu sözleşme görüşmelerinin kapsamının genişletilmesi, çalışma şartları, özlük hakları, istihdam politikaları gibi başlıkların masada görüşülebilmesi sağlanmalı, toplu sözleşmenin makul ve adil bir zaman zarfında gerçekleştirilmesi, tarafların karar alma süreçlerinin ve kazanım üretme gayretlerinin görülebilmesi gerekmektedir.

Masada tarafların adil temsilinin önemini vurgulayan Yalçın, uzlaşmazlık yollarına ilişkin süre, katılımcı sayısı, karar mekanizması ve üye dağılımının adil olması gerektiğini belirtti. Ayrıca, Kamu İşveren Heyeti ve Kamu Görevlileri Sendikaları Heyeti tarafından imza altına alınan hükümleri uygulamayan 3. taraflar hakkında düzenleme yapılması önerildi.