Güler Buğday: Mete Akyolcular’ın İstifa Etmesi Sorunu Çözdü mü? CHP Bursa Osmangazi’de 17 yaşındaki kıza taciz skandalı! Bursa’da, CHP’li İlçe Başkanının partide görevli 17 yaşındaki S. G.’ye gece yarısı emojiler attığı, olup biteni anlamaya çalışan kızın “abi” diye hitap etmesi üzerine Akyolcular’ın “Bana abi deme. Senden hoşlanıyorum” dediği iddia edilmişti. S.G., terslediği M.A’yı Genel Merkez’e şikayet etti. M.A’nın adı, daha önce de evli bir kadınla aşk yaşadığı iddiasıyla gündeme gelmişti. CHP Bursa’da Taciz İddiaları sonrası sular durulmuyor. Konuyu CHP’li Güler Buğday Kaleme aldı.
Güler Buğday: Mete Akyolcular’ın İstifa Etmesi Sorunu Çözdü mü?
Güler Buğday: Mete Akyolcular’ın İstifa Etmesi Sorunu Çözdü mü?
CHP’de bütün üyeleri üzen, utandıran asla kabulü mümkün olmayan bir taciz iddiası günlerce özellikle havuz medyasında köpürtülerek malzeme yapıldı.
Örgütümüz bu olaydan çok yara aldı.
Aklı başında, namuslu, vicdanlı, ahlaklı ve aile birliğine, etik ve insani değerlere, gelenek ve göreneklerimize saygılı bireyler bu durumu içine sindiremedi.
Ben 24 Aralık’ta bu durumun kabul edilemez olduğunu anlatan altta bir paragrafıyla anımsattığım bir yazı yazıp paylaştım:
ÇİRKEFTEN MEDET UMMAK ACİZLİK VE ZAVALLILIKTIR
Günlerdir CHP, Osmangazi’de yaşanan veya yaşandığı iddia edilen bir taciz olayı ülkenin gündemine oturtuldu.
Olay çok üzücü. Utanç verici.
Rezil bir durum.
Bu olay veya iddia, “aması, lakini, öncesi, sonrası, yaşı şuydu, yok buydu ile hiçbir koşulda sulandırılamaz”
Bu tür bir olayın veya benzer olayların partimizde yaşanmış veya iddia edilir olması asla kabul edilemez” diye başlayan bir yazıyı kaleme aldım
Yine o yazımda duyumları, iddiaları, suskun kalanları, görmezden gelenleri ve en üzücüsü de bu olaydan siyasi rant elde etmeye kalkan faydacı bazı siyaset bezirganlarını da adrese teslim belirttim.
Ayrıca bu yazımda şu sorulara da yanıt verilmesini isteyip taleplerimi bildirdim:
“Bu olay ister eski, ister şimdi yaşanmış olsun hiç beklemeden partiden ihracı gerekir.
İl Başkanı ve yıllardır her alanda kankası olan ve bu tür olaylarla partinin anılmasına sebep olan şahısta hemen istifa etmeli ya da görevden uzaklaştırılmalıdır.
Kendisini PM’ye taşıyan ve o süreçte etik olmayan birçok olaya imza atan ekibe olan borcunu ödemek için bir kadın vekilimizin suskunluğu hata gereksiz kurtarma çabalarından dolayı da kendisi genel merkezce kınanmalıdır.” diyerek yazdım.
Güler Buğday: Mete Akyolcular’ın İstifa Etmesi Sorunu Çözdü mü?
Şahsen ben en azından CHP’de bir üye olarak, eski bir PM üyesi olarak, ömrünü sol/sosyal demokrasi mücadelesine vermiş ve çok daha önemlisi bir kadın ve canım dediğim iki kız çocuğunun anne annesi olarak gereken uyarımı yaptım.
Yapılması gerekenleri de en üst organda görev yapan ve vekil olarak ta ilimizi temsil eden arkadaşlara defalarca iletip, ısrar edip, yapılması gerekenleri anlatıp gereğinin yapılmasını talep ettim.
Ben, partililerin sayıp sevdiği bir ablaları olarak bu rezilliği daha önce seçimler yapılmadan bu partide en önemli görevleri yapmış olan arkadaşlarla yapılan bir kahvaltılı toplantıda dile getirip uyardığımı da yazımda belirttim.
Mete Akyolcular’ın İstifa Etmesi Sorunu Çözdü mü?
Bu tür bir iddianın üstünün örtülmesine, hafife alınmasına, siyasi ve çıkar beklentileri ile sulandırılmasına kimsenin ve CHP örgütünün onayı yoktur.
Bu çirkin iddia karşısında ne yazık ki Bursa örgütünde sorumluluk taşıyan kadın erkek yöneticiler gerekli tavrı, duyarlılığı ve tüzük gereği yapılması gerekenleri süreci bekleterek, geciktirerek veya engelleyerek unutturmaya çalışarak sınıfta kalmıştır!!!!
Ancak bu partiye ömürlerini vermiş onurlu partililerimizin, ülkede AKP döneminde palazlanan, korunan ve dinci sapkınların yönettiği tarikat ve yurtlarda çocuklarımızın başına gelen felaketlerdeki duyarlılığı ve tavrı ortadadır.
CHP BURSA
Bizler bu rezilliklere ve sapkın, dinci ve hoca kisvesi ile küçücük yavrularımıza yapılan ahlak ve insanlık dışı tacizlere karşı kıyamet koparırken bakanından en tepe noktaya kadar suskun kalındığını biliyoruz.
Tüm uyarılara karşın sorumlu davranılmadığını hatta dinde yeri vardır buna da “Bademleme” denir gibi bir iğrençliği meşrulaştırdıklarını da unutmadık.
METE AKYOLCULAR
Biz sol/sosyal demokratlar hiçbir koşulda özellikle CHP içinde böyle bir iddia karşısında sessiz kalamayız.
Zaten bu taciz olayını bizzat kankası olan, yıllarca benzer ilişki ve tavırları nedeniyle tartışılan ve konuşulan il başkanı da yazarak olayın doğruluğunu dile getirmiştir.
Hata İl Başkanı açıklamasında dile getirdiği ve ikrar olan bu konunun zamanı ile ilgili ve o ilçe başkanının o andaki konumu sanki böyle bir suçu işlemesine mani değilmiş gibi saçma sapan bir açıklamayı yapmıştır.
İl Başkanının açıklamışından bir paragraf:
“Bursa İl Başkanlığı’ndan yapılan yazılı açıklamada, Osmangazi İlçe Başkanı Mete Akyolcular’ın adının karıştırıldığı taciz mesajı iddialarıyla ilgili olarak, “3.5 yıl önce, Mete Akyolcular’ın partide yönetimsel hiçbir görevinin bulunmadığı bir dönemde yaşanmış bir olayın, bugün AKPliler ve aktrol medyası tarafından özellikle çarpıtılarak gündeme getirilmesi manidardır” denildi
Bursa İl Başkanlığının açıklaması bu iddiayı doğrulamaktadır.
Bu olay ortaya döküldükten sonra birçok partilinin bu iddiayı bildiği de ortaya çıkmıştır.
CHP Genel Merkezi kamuoyuna yansıyan, herkesi çok üzen ve utandıran hatta endişe duyulmasına sebep olan bu olayda gereken refleksi bir türlü gösterememiştir.
Üstelik ilimizde biri Genel Başkan Yardımcısı, diğeri suçlanan bu ekiple birlikte her türlü kata küllüyü çevirip ısrarla PM’ne giren iki kadın vekil bulunmaktadır.
Her iki kadın vekilimizde birer kız çocuğu annesidir.
Şahsen ben Lale Karabıyık’ı bu konuda gece gündüz ısrarla uyardım.
Bu olayın zamana yayılması, hafife alınması ve onunla aynı tiyniyette olan İl Başkanının olayı sulandırmasının asla hoş görülemeyeceğini anlattım.
Kendisi de konuyu defalarca gerekli mercilere ve en sorumlu kişilere ilettiğini söyledi.
Partinin bu konuda Çevre konularında duyarlı ve görevli Gülizar Biçer Başkanlığında bir inceleme başlattığını ve o şahsın ihraç edileceğini bizzat bana defalarca söyledi.
İSMET KARACA
Ancak PM’ye girişini bu il ve ilçe yönetiminin kendisine sağladığı, hatta
“Çevreden Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı” olabilmesi için kendisini öneren, ısrar eden ve kirli pazarlıklar yapılarak kazandırılan
Tek kelime kınama bile yapamamıştır.
Hatta PM ‘ye girebilmek için Mudanya Belediye Başkanı,
İl Başkanı, Osmangazi İlçe Başkanı başta olmak üzere kendi sözlerinden çıkmayan bazı ilçe başkanlarıyla yakışıksız hatta parti suçu olan yakışıksız çalışmalar yapmışlardır.
Bursa’nın çalışkan ve kendi konusunda (Tarım, çiftçi, köylü, üreticiler) gibi konularda ülkede en önemli isimlerden biri olan Toprak Adam Orhan Sarıbal’ın
PM ye daha sonrada MYK’ya seçilmemesi için bu şer çetesi etik olmayan pazarlık ve yöntemlere başvurmuşlardır.
Güler Buğday: Mete Akyolcular’ın İstifa Etmesi Sorunu Çözdü mü?
Oysa Toprak Adam Orhan Sarıbal, bu tür konulardaki duyarlılığını daha önce çok net olarak ve tam bir sorumluluk örneği ile dile getirmiş bir vekilimizdir.
Geçmişte ilimizde olan bir olayı herkese anımsatmak isterim:
“Toplumsal tüm olaylarda halkın, hakkın, hukukun ve mağdurun yanında olmayı amaç edindiği için, özellikle çocuklara ve yaşlılara karşı çok duyarlı olan;
her sese kulak veren, her çığlığa yandaş olan Toprak Adam Orhan Sarıbal yaşanan bu insanlık ayıbında da sessiz kalmadı…
CHP Milletvekili Orhan Sarıbal, Bursa’da bir öğretmenin 5 kız öğrencisini taciz etmesine ilişkin açılan “çocuğun nitelikli cinsel istismarı” davasına müdahil olmak için talepte bulundu.
CHP Bursa Milletvekili Orhan Sarıbal, Bursa’daki bir öğretmenin
14 yaşlarındaki 5 kız öğrencisini taciz etmesine ilişkin açılan “çocuğun nitelikli cinsel istismarı” davasına müdahil olmak için talepte bulundu.
Mete Akyolcular’ın İstifa Etmesi Sorunu Çözdü mü?
Bursa 11. Asliye Ceza Mahkemesi’ne Sarıbal adına sunulan dilekçede
“Hukuk toplumunda yaşama hakkına sahip olan herkesin,
toplum barışını bozucu nitelik taşıması dolayısıyla devletten suç işlenmesinin önlenmesini ve suçluların cezalandırılmasını talep hakkına sahip olduğu ilkesi ve
Anayasa tarafından milletvekillerine verilen denetleme ve inceleme görevlerinden hareketle;
Sanık hakkında “çocuğun nitelikli cinsel istismarı” suçundan Sayın Mahkemenizde açılan kamu davasına müvekkilimiz
CHP Bursa Milletvekili Orhan Sarıbal’a vekaleten mağdur yanında katılma talebinde bulunuyoruz” ifadelerine yer verdi.”
Bu olayı özellikle partide her olaydan kendisine saldırı ve suçlama yapmaya çalışan,
hatta bana baskı yaparak bu olaydan;
Toprak Adamın sorumlu olduğunu belirtip yazmamı ve onu karalamamı isteyen bir eski dost (!) yakışıksız bir şekilde kendi sayfasında bana haksızlık ve çirkinlik yapmış olayın şeklini değiştirerek hedefe oturtmak istemiştir.
Kendisinin korumaya çalıştığı Lale Karabıyık’tan ben hiçbir zaman çıkar beklemedim.
Onu küçüklüğünden beri tanıyıp severim
Gerektiği yerlerde, haklı olduğu konularda da korurum ama ben ondan veya herhangi bir vekilden bir şey bekleyerek kalem oynatmam.
Oysa benimle konuşurken Orhan Sarıbal’a ısrarla çirkin ve bana göre iftira niteliğinde sözler sarf eden ve benden yazarak onu kepaze etmemi isteyen bu şahıs korumaya çalıştığı Lale Karabıyık’a danışman olmak için çok uğraştı hata bu konuda benden de destek istemişti.
Sevgili dostlar, sevgili okur ve saygıdeğer sol/sosyal demokrat örgüt emekçileri ve arkadaşlar;
Kimse bu konulardan kahramanlık çıkaramaz.
Kimse bu tür olaylardan fayda bekleyerek hareket edemez
Kimse beni böyle algı yaratarak, kendi sayfasında kendinin bana söylediği sözleri, diğer vekillerimize ve özellikle Toprak Adam Orhan Sarıbal’a hakaret etmemi istediği için tartıştığımız bu şahsın hedef yapmasından dolayı geri adım attıramaz.
Bu olay beni sadece üzmüştür.
Sayfasında bu konudan ve bu talebini reddettiğim için Orhan Sarıbal için tartıştığımızı yazmadan olayı farklı bir şekilde paylaşması ve yandaşlarına saldırtması beni korkutamaz.
Sadece yıllarca dost saydığım için üzülür ve kendisine hani derler ya “Sendemi Brütüs” derim…
Bu sayfadaki paylaşımın altına anlamadan beğeni koyanlar ile bizlere düşman olup anlayarak bilinçli saygısızlık ve hadsizlik yaparak hakaret edenlerde beni pes ettiremez.
Çünkü yaşamamım boyu “Hiç çiğ yemedim ki karnım ağırsın…”
Ayrıca saygıyı unutan, evimde 2 kez ağırladığım (bir kahvenin 40 yıl hatırını unutanlara) ancak olaylara kendileri gibi bakmıyor veya düşünmüyorum diye kin öfke kusanlara “Hadi oradan, hadi oradan” der geçerim.
Gelelim yine Osmangazi’de yaşandığı iddia edilen taciz olayına
Kimse bu olaylarda “konuşursam, yazar, çizer veya Genel Merkezin ipe un sermesine tavır koyarsam,
İl Başkanının hatalarını dile getirirsem beni de hedefe oturtarak sevmeyenlerin veya karşı tarafta bu olayı unutturmak isteyenlerin saldırısına muhatap olurum” diye korkaklığa ve idareyi maslahatçılığa soyunmasın.
Bir yerde tuz kokarsa kimse temiz ve sağlam kalamaz
CHP Genel Merkezi ve örgütlerden sorumlu Oğuz Kaan Salıcıyı bir kez daha göreve davet ediyorum.
Oğuz Kaan salıcıyla birlikte Sosyal Demokrasi Vakfının kurucu bir üyesi ve eski
PM üyesi ve ülkedeki tüm sorunlara parmak basan 5 adet gerçekleri yazdığım belgesel konumunda siyasi romanı ve binlerce makalesi olan bir ablası olarak ta rica ediyorum.
“Gerçekler ve namuslu olma erdemi 40 tan büyüktür.”
Bu olayda görevlendirilmiş olan Genel Başkan Yardımcısı Gülizar Biçer ’ide çevre sorunlarında gösterdiği duyarlılığa ve sağduyuya davet ediyorum.
Ve diyorum ki;
1- Bu iddiayı her şeyin sorumlusu olan ve kankası olan İl Başkanı bizzat kendisi doğrulamıştır.
2- Böyle bir olayın ne zaman yapıldığının, tacize uğrayanın yaşının hiçbir önemi yoktur.
3- Ayrıca İl Başkanı Osmangazi İlçe Başkanıyken de bu şahıs onun yardımcısıydı.
4- Bu şahsa istifa ettirilmesi yeterli midir?
5- Bu şahıs şu an en önemli görevlerden biri olan Kurultay Delegesidir.
Şimdi soruyorum:
CHP’de yani genel merkezin çağrısıyla şu an üst düzey bir toplantı yapılsa, büyük veya küçük kurultay toplansa davet edilecek 40 delegeden biri şu an ilçe başkanlığından istifa eden bu şahıstır.
Bu saygın ve önemli görevi ifa etmek için Anakaraya davet edilecek, ağırlanacak hatta arzu ederse her konuda söz söylemek için söz alıp konuşma yapabilecektir…
Şimdi tüm örgüte ve sağduyulu örgüt emekçilerine soruyorum.
Bu suskunluk veya savsaklamayı kabul edebilir misiniz?
Bu olaylara sebep olmuş olan, aynı tür iddialarla adı anılan, il başkanlığı koltuğunda oturan ve partinin en az yarısını muhatap almadan kendi siyasi hedefine gitmek için susan sessiz kalan ve bu çirkinliği koruyan bir il başkanıyla temsil edilmeyi içinize sindirebiliyor musunuz?
Ben bu örgütü çok iyi tanırım.
Bu örgüt emekçileri bile isteye asla böyle bir çirkefliğe onay vermezler.
Eğer veriyorlarsa da onlar Atatürk’ümüzün kurduğu;
çağdaş, laik, sosyal hukuk devleti anlayışıyla temsil edilen ve
6 okla ilkelerini ve vazgeçilmez devrimlerini ortaya koyan bu büyük ve erdemli partinin bilinçli ve gerçek üyeleri değildir.
Bu olaylara onay verir gibi susan veya ses çıkarmayan ya da;
“laf ola beri gele” misali sıradan bir kınamayla geçiştirmeye çalışan özelden bizzat arayarak uyardığım ama umursanmayan tüm kadın kollarını da son bir kez daha uyarıyorum.
Yapmayın…
Bu olayda sessizliğe, haksızlığa, suskunluğa ve zaman aşım gibi saçmalığa tahammülümüz yoktur.
Görevinizin bilinciyle hareket edin.
Bu tür konularda böyle önemli makamlar ve görev yerleri diyet ödeme yerleri değildir.
SON SÖZ:
Çok meraklı sağ basın bir sözümde sizlere:
Merak etmeyin bizde böyle pisliklerin üstü örtülemez.
Bizde böyle münferit olaylardan dolayı susulmaz.
Bizde böyle bir ahlaksızlığa tevessül edenlere itibar edilemez.
Eğer buna en üstten, en alttaki bireye kadar mazeret üreterek gereği yapılmazsa bizler ölene kadar susmayız!..
Hiç merak etmeyin bu partinin kelaynakları olarak ölene kadar bu hesabı bizler sorarız.
Saygıyla, sevgiyle, eşit yurttaşlar olarak barış ve kardeşlik içinde ama her şeyden önemlisi onur ve vicdanlı olarak yaşamak arzusu ile sevgiler…
GÜLER BUĞDAY