İş Dünyasında ve Medyada öylesine bir damar var ki, bütün dönemlerde her türlü kirliliğe bulaşıyorlar, bütün yamuklukların altına imza atıyorlar ama sonra hiçbir şey olmamış gibi arkalarına bakmadan karanlık perdelerinin arkasında gözden kayboluveriyorlar. Galiba ‘günah çıkarma’ işlemini çok sağlam yapıyor olmalılar ki, kimse onlara eski günahlarını hatırlatmaya bile cesaret edemiyor.
Mesela epey bir süredir aktif olan “FETÖ fay hattı”na baktığımızda çok enteresan bir tablo ile karşılaşırız. Sahi yıllardır FETÖ’nün dizinin dibinden ayrılmayan, onun toplantılarında herkese rol dağıtan, ‘birlikte yaşama’ fetvaları veren, parlak işadamı ve gazetecilik numaralarıyla herkese akıl satan işadamları ve gazeteciler, hocalar, Prof.lar şimdi neredeler acaba?
Zahmete hiç gerek yok, ”onlar şimdi FETÖ taşlamaya gittiler.”
“GEÇMİŞTE AZILI BİR FETÖ’CÜ OLDUKLARINI GÖRÜYORSUNUZ”
“Bugün kim hızlı FETÖ düşmanlığı yaparak ortalarda caka satıyorsa, bilin ki onun geçmişini FETÖ kirletmiştir”
“Mesela öyleleri var ki, adam günde beş vakit FETÖ’ye küfrediyor, ama bu zatın defterinin ilk sayfasını açtığınızda geçmişte azılı bir FETÖ’cü olduğunu görüyorsunuz. Hatta öyle ki 17/25 Aralık’tan sonra bile bağlı bulunduğu SİAD’ında, gazetelerinde, köşelerinde, televizyonlarında Fetullah’a toz kondurmuyorlardı, ona yan gözle bakanı ihanetle suçluyorlardı.
İsimleri lazım değil, nasıl olsa herkes biliyor, şimdi bu FETÖ düdükleri yine üst düzey bürokratlarla fotoğraf çektirerek, sağda-solda, gazetelerde, manşetlerde, televizyonlarda kan ter içinde günah çıkartma yarışındalar. Ama bu kez başka bir düdük öttürüyorlar.
En güzel yalanı bu FETÖ meddahları söylüyor, en afilli FETÖ türküsünü onlar çığırıyor,
Trump’ın Amerikan başkanı seçildiği günleri hatırlayalım, Türk medyasında öylesine bir Trump sevdası yaşanıyordu ki… İslam ve yabancı düşmanı o ihtiyar Amerika’nın ‘derin güçleri’ne kafa tutan adamlardı, Türkiye-ABD arasında yeni bir Trump baharı başlayacaktı. Sonunda kafalarını Trump duvarına çarptılar ve bu umutsuz aşkın sonu da hüsranla bitti, aşk nefrete dönüştü… Ve Trump güzellemesi yapan işadamları ve medyanın şaşkın aşıkları, şimdi yeni sevdalar peşindeler.”
“FETÖ İCAZETİYLE HERKESE NİZAMAT VEREN BURSA İŞ DÜNYASININ VE MEDYASININ BU RÜZGAR GÜLLERİ…”
“Galiba her mevsim başka bir sevdaya tutulmak böyle bir şey olsa gerek, ama umutlar hiç bitmez ki… Trump olmazsa Putin olur. Bu öylesine bir ruh hali ki, mesela Trump’ın PYD-PKK flörtünü görünce arka kapıdan kaçıp bu örgütlere resmen kol kanat geren Putin’e sığınırsınız. Bilindiği gibi PKK’nın, PYD’nin Moskova’da resmi büroları var ve bunlar Rus yönetiminin verdiği resmi izinle faaliyetlerini yürütüyorlar.
Geçmişte FETÖ icazetiyle herkese nizamat veren bu işadamları ve medyaların bu rüzgar gülleri, bir kez olsun çıkıp Putin’e PYD ve PKK bürolarını kapatması yönünde tek bir cümle etmediler. İşte karşılıksız sevda aynen böyle bir şey…
Aynı rüzgar gülleri şimdi de gizli kapaklı Fetö türküsü çığırıyorlar, hiçbir mazuru yok. Ancak başkalarının da aynı türküyü söylemesini beklemelerinin pek mantıklı bir tarafı yok. Böyle bir akıl tutulması olabilir mi? Ama oluyor işte…
Açık söylemek gerekirse, Cumhurbaşkanı Erdoğan’la Maduro’yu eşdeğer görenlerin kafasında arıza var demektir. Bir kere Erdoğan’ın Venezüela’daki Amerikan darbesine karşı çıkması son derece insani ve ahlaki bir tavırdır, demokrasiye inanan herkesin yapması gereken de budur.”
“KÜÇÜK FETULLAHÇIKLAR AHALİYE KORKU SALMAYA ÇALIŞIYORLAR”
“Aslında Bursa İş Dünyasının ve Bursa’nın medyalardaki bu kirliliğe yakından baktığımızda, temelinde FETÖ yazılımının olduğunu görmek o kadar da zor değil. Çünkü FETÖ de kendisine yan bakanları aynen bu yöntemlerle itibarsızlaştırıyor, sonra da ‘birlikte yaşama’ ve vatan-millet masalları anlatıyordu.
Hasılı çok tuhaf bir ülke burası, bir dönem ulusalcı Kemalistler kendilerinden başka herkesi gerici ve yobaz diye damgalıyorlardı, sonra Fetullah’ın aklı alınmış serseri mayınları ülkede tam bir korku iklimi oluşturdular ve şimdi de nasırlarını kaşımak için buldukları her duvara sürtünen Fetullah yazılımı ile büyümüş işadamları ve medyacıklar, küçük Fetullahçıklar olarak olmayan akıllarıyla ahaliye korku salmaya çalışıyorlar.
Lakin unuttukları tek şey, vatan evlatlarının onlara şah damarı kadar yakın olduğudur.
YA DEVLET BAŞA YA KUZGUN LEŞE