Dünya Piyasasında Son Trendler ve İhracat’ temalı panelde konuşan Uludağ Tekstil İhracatçıları Birliği (UTİB) Yönetim Kurulu Başkanı Pınar Taşdelen Engin, “Türkiye tekstil ihracatının ortalama kilogram başına değeri 4,29 USD iken, UTİB olarak ihracatımız yılın ilk 7 ayında kilogram başına 8,46 USD” dedi.
CNR Holding kuruluşlarından İstanbul Fuarcılık ile Türkiye Ev Tekstili Sanayicileri ve İşadamları (TETSİAD) işbirliğinde, Hilton Bursa’da düzenlenen toplantıda Türkiye ev tekstili üreticileri bir araya geldi.
Bursa Ticaret ve Sanayi Odası (BTSO) Yönetim Kurulu Başkanı İbrahim Burkay’ın açılış konuşmasından sonra, Prof. Dr. Emre Alkin’in moderatörlüğünde ‘Dünya Piyasasında Son Trendler ve İhracat’ isimli panele konuşmacı olarak UTİB Yönetim Kurulu Başkanı Pınar Taşdelen Engin, CNR Holding İcra Kurulu Başkanı Ali Bulut, TETSİAD Yönetim Kurulu Başkanı Ali Sami Aydın katıldı.
“Ev tekstili Türkiye’nin marka sektörüdür”
UTİB olarak 2018 yılının ilk 7 ayında 760 milyon dolar ihracat gerçekleştirdiklerini belirten UTİB Yönetim Kurulu Başkanı Pınar Taşdelen Engin, geçmiş yıla göre yüzde 12 artış sağladıklarını ve yılsonuna kadar 1,3 milyar dolarlık ihracat gerçekleştirmeyi beklediklerini söyledi. Engin, “Türkiye tekstil ihracatının ortalama kilogram başına değeri 4,29 USD iken, UTİB olarak ihracatımız yılın ilk 7 ayında kilogram başına 8,46 USD. Asıl hedefimiz İtalya’nın markalaşma ile gerçekleştirdiği, bazı ürünlerde bizden daha yüksek olan birim fiyatlarını da geçmek” dedi
UTİB’in ev tekstili sektöründe de önemli ihracat değerlerine ulaştığına dikkat çeken Engin, “2018 yılında ürünlerimizin ortalama kilogram başı fiyatı olarak ABD’ye 12 dolardan, Polonya’ya 14,2 dolardan, İsviçre’ye 18,3 dolardan ve Japonya’ya 26,8 dolardan mal sattık. Mekân tekstilleri sektörümüz, en segmentte üretim ve ihracat gerçekleştirerek dünya pazarlarından yüzde 5 gibi önemli bir pay almaktadır. Almanya için BMW, Audi, Kore Cumhuriyeti için Samsung neyi ifade ediyorsa, Türkiye için de ev ve mekân tekstilleri sektörü benzer bir başarıyı ifade etmektedir” diye konuştu.
“Doğru Pozisyon Almak Zorundayız”
Engin, dış ticaret açığının azaltılması gerektiğine vurgu yaparak, bunun için de Türkiye’de üretilme olanağı bulunun ara mal ve nihai malların Türkiye’den tedarik edilmesi için titizlikle çalışmaya devam edeceklerini ifade etti. Bunun yanı sıra dünya ticaretinin oldukça çekişmeli ve çalkantılı geçtiğine değinen Engin, “Çin başta olmak üzere, Asya’daki gelişmeleri dikkatle takip etmek gerekli. Afrika kıtasını ise ayrıca değerlendirmek gerekiyor. 2018 Ocak – Temmuz döneminde Afrika kıtası en çok ihracat yaptığımız ikinci kıta oldu. Rusya ve AB ülkeleri ile de gelişen bir ticaret hacmimiz var. Hali hazırda dünyanın en büyük tüketici pazarı olan AB ülkelerine olan ihracatımızı her geçen gün artırma gayretindeyiz. AB ile ilişkilerimiz oldukça iyi seviyede dolayısıyla bu pazardaki avantajımızı korumak istiyoruz. Öte yandan ABD’ye yaptığımız ihracatta da artış olduğunu gözlemliyoruz. Umuyorum ki, mevcut gerilimden etkilenmeden bu pazarda da hâkimiyetimizi artıracağız. Türkiye tekstil sektörü olarak bu geniş kapsamlı türbülans döneminde doğru pozisyonlar almak zorundayız” şeklinde konuştu.
