MAGAZİN – Eşini öldürmeye teşebbüs ettiği iddia edilen iş adamı Adil Can Atay beraat etti İstanbul 2. Ağır Ceza Mahkemesi’ndeki duruşmaya, tutuksuz sanık Can Atay ve taraf avukatları katıldı. Şikayetçi Polen Atay ise duruşmaya gelmedi.
Polen Atay’ın avukatı Adil Paşa, dosyanın Jandarma kriminale gönderilip yeniden rapor aldırılmasını talep ederek “Şikayetçinin vücudunun kol ve bel kısmında lezyonlar vardır. Olay yeri bazı kişiler tarafından toplanmıştır. Müvekkilim darbedilmiş, boğazı sıkılmış ve nefessiz kalarak bitkisel hayata girmiş ve yoğun bakıma girmiştir. Olayın intihar olmadığı sabittir. Ancak sanık tarafından gerçekleştirilebilir. Biz sanığın cezalandırılmasını isteriz” dedi. Polen Atay’ın diğer avukatı Sibel Engin de bilirkişi raporuna katılmadıklarını söyleyerek suçun sabit olduğunu belirtti. Aile Bakanlığı avukatı Abdullah Yılmaz da sanığın cezalandırılmasını talep etti.
Sanık Can Atay, “Aile mahkemesi dosyasında dinlenen tanık beyanında, Polen’in intihar etme düşüncesinde olduğunu söylemiştir. Dosyanın Jandarma kriminal laboratuvarına gönderilmesini istemiyorum. Bir an evvel karar verilsin, yeterince delil vardır” dedi. Sanık avukatı Köksal Bayraktar ise dosyada Adli Tıp Kurumu raporu, hastane raporları, polis ve keşif raporları olduğunu belirterek “İstanbul’da cereyan eden bir olayın Jandarma kriminale gönderilmesi hukuk düzenine uygun olmayacaktır. Bu yönüyle talebin reddini istiyoruz. Bornoz kuşağında müvekkilimin erkek genotip özellikleri bulunmamış, mağdurun genotipleri bulunmuştur. Mağdurun beyanlarında çelişkiler vadır. Müvekkilim aşağıda 15 dakika oyalanmış, sonra Polen diye bağırmış, bir üst kata çıkmış. Sonra inmiş. Yukarı çıkıp aşağı inmesi 1 dakika 12 saniyedir. Bu süre bir insan boğulabilir mi? Bir insana bunlar yapılabilir mi?” dedi. Adli Tıp Kurumu’ndan elle boğma olmayacağı ayrıca bornoz kuşağında erkek lezyonu olmadığı, kapı üzerindeki kumaş parçalarının da kendilerini doğruladığını belirten avukat Bayraktar, Jandarma kriminalden rapor alınmasına karşı olduklarını vurguladı. Mahkeme heyeti, dosyadaki Adli Tıp raporunun keşif sırasında değerlendirildiği gerekçesiyle yeniden rapor aldırılması talebini reddetti.
Duruşma savcısı esas hakkındaki mütalaasında, sanık hakkında “Eşe karşı silahla kasten yaralama” suçundan dava açıldığını, İstanbul 36. Asliye Ceza Mahkemesince eylemin kasten öldürmeye teşebbüs suçunu oluşturma ihtimaiyle görevsizlik kararıyla gönderildiğini belirtti. Mütalaada, sanığın savunmasında olay tarihinde evlilik yıldönümü nedeniyle Bodrum’a gittiklerini, annesi ile eşi arasında tartışma çıktığı, eşinin moralinin bozulduğu, tekrar İstanbul’a eve döndüklerini, eşini yatak odasında göremeyince seslendiğini, soyunma odasına yönelince eşinin kapı arkasında düştüğünü, müdahale edip 112 sağlık ekiplerini aradığını, site görevlilerini çağırdığını belirterek suçlamayı kabul etmediği anlatıldı. Savcı adli tıp raporları, sağlık raporları, keşif tutanağı ve diğer delillerle birlikte mağdurun aşamalarda değişen ve birbiriyle uyumlu olmayan, olayın oluş şeklinde çelişkiler yaratan soyut beyanları haricinde sanığın cezalandırılmasına yeterli şüpheden uzak delil elde edilemediğinden beraatini talep etti.
Sanık Can Atay mütalaaya karşı son savunmasında, “Ben böyle bir suç işlemedim. 12 aylık evliliğimiz boyunca eşim bunu hep denedi. Bana iftira attılar. Bu iftirayı da devam eden aile mahkemesindeki davadan haksız menfaat elde etmek için yaptılar. Eşime karşı hiçbir şiddetim olmamıştır. Beraatimi talep ederim” dedi. Atay son sözünde de “Eşim kendini asmaya teşebbüs etmiştir. Güvenlik görevlileri ve benim çabam sayesinde yeniden hayata gelmiştir. Evliliğimiz süresi boyunca bu durum devam etmiştir. Beraatimi isterim” dedi.
Mahkeme heyeti, sanık Can Atay’ı toplanan deliler ve dosya kapsamına göre atılı suçu işlediğinin sabit olmaması nedeniyle beraatine hükmetti. Mahkeme, emanette yer alan bornozun delil olarak saklanmasına karar verdi.
Karar arasından basın mensuplarına açıklama yapan Can Atay, “Eşim intihara teşebbüs etmiştir. Hayatını kurtarmama rağmen yaklaşık 15 gün sonra eşyalarını toplamış, banka hesaplarını boşaltmış, Adana’daki ailesinin yanında verdiği ifadede onu öldürmeye çalıştığımı iddia etmişti. Yargılamanın geldiği bu aşamada, çelişki ve mesnetsiz iddialarından başka suç işlediğimi gösteren bir delil yoktur” dedi. Atay karar sonrasında da “Çok şükür ki bu eziyet bitti, her şeyin yalan olduğu ortaya çıktı, bugün beraat ettim” diyerek anne ve babasına sarıldı.
Kaynak: Hürriyet