Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Berlin’deki Hollanda-Türkiye maçının ardından Türkiye’ye dönüşünde uçakta gazetecilere açıklamalarda bulundu. Erdoğan, UEFA’nın Merih Demiral hakkında verdiği ceza hakkında şunları söyledi:
“Milli takımımız kendilerine yapılan adaletsizliğe sahada sergiledikleri müthiş futbolla cevap verdi. Sadece Milli Takımımız değil, onlara destek veren taraftarımız da herhangi bir taşkınlığa mahal vermeden Türkiye’nin ne kadar vakur bir ülke olduğunu ve Türk Milletinin ne denli asil bir millet olduğunu tüm dünyaya yeniden gösterdi. Rabbim hepsinden razı olsun. Bu vesileyle Hollanda Milli Takımı’nı da başarılarından dolayı tebrik ediyorum. Maç öncesi ve sırasındaki hoş ve heyecanlı ortamda Hollandalı taraftarlar da centilmence davrandılar. Onları da kutluyor ve teşekkür ediyorum.”
“Batı’nın bugüne kadar bize karşı sergilediği zihniyet asla değişmedi. Batı zihniyetini korumaya her daim devam etti ve etmeye de devam ediyor. Merih Demiral’a verilen ceza, ilk andan itibaren hazırlanmış bir karardı. Kazakistan dönüşü uçakta da ifade ettiğim üzere, olay bozkurt işaretini cezalandırmaksa Almanlar’ın kartal sembolü var, onu cezalandırıyorlar mı? Fransızlar’ın horoz sembolü var, ‘Neden horozlanıyorsun?’ diye kalkıp Fransızları cezalandırıyorlar mı? Aslında Türkiye’nin Türk milletine dönük verilen bir cezadır. Bunun en iyi cevabı da bu maçtan galibiyetle ayrılmamız olacaktı. Futbolcularımız da bu motivasyon ve heyecanla sahaya çıktılar. Rakiplerine sahada çok iyi bir ders vereceklerdi. Ancak son 3-5 dakikada yakaladıkları pozisyonları gole çevirebilselerdi, ağlayarak sahaya dönecek olanlar onlar olurdu. Maalesef olmadı.”
“Şimdi 2026 Dünya Kupası ve 2028 Avrupa Şampiyonası var. Bizim bu müsabakalara en iyi şekilde hazırlanmamız gerekiyor. Montella’nın da dediği gibi, bu turnuvalarda rövanşımızı alma şansımız var. İnşallah bu doğrultuda iyi bir ekip hazırlarız.”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, son zamanlarda yaşanan provokatif olaylarla ilgili yorumunda şunları söyledi:
“Elbette ki perde arkasında bir mikser var. Bu tarz olayların arkasından bir siyasi mikserin çıkmaması imkansız. Onlar ne kadar ortamı karıştırmaya çalışsalar da biz güçlü bir devlet olarak gerekli müdahaleleri anında yaptık ve yapmaya da devam edeceğiz. Türkiye’nin gücü sayesinde PKK, PYD, KCK ve FETÖ’yü nasıl çökerttiysek, aynı şekilde diğer kışkırtıcı grupları da çökerteceğiz. Ancak içimizdeki siyasetçilerin bu konuda bilinçli davranmaları önemli. Ana muhalefet diye bir şey kalmadı. Bu muhalefet sürekli kışkırtıcılık yapıyor ve mültecilerle uğraşıyor.”
“Şu anda Suriye’den ülkemize gelen mülteci sayısı 3 milyonu geçti. Beşar Esad’ın Türkiye ile ilişkileri düzeltmeye yönelik bir adım atması durumunda biz de ona bu yönde yaklaşım sergileyeceğiz. Çünkü geçmişte Suriye ile düşman değildik. Esad ile ailece görüşüyorduk. Biz yakın zamanda bir davet yapacağız.”
“İnşallah bu davetle birlikte Türkiye-Suriye ilişkilerini eski seviyesine taşımak istiyoruz. Davetimizi her an yapabiliriz.”
“Türkiye’de görüşme olması konusunda Sayın Putin’in de Irak Başbakanı’nın da yaklaşımları mevcut. Her yerde arabuluculuktan söz ediyoruz. O zaman kendi sınırımızdaki ve komşumuzla olan sorunlar neden çözülmesin?”