Selvi, 22 Şubat tarihli yazısında, iki parti arasındaki ‘referandum mutabakatı’na dikkat çekip Başbakan Yıldırım’ın ‘Bozkurt’ işareti yapmasına ilişkin şu ifadeleri kullanmıştı: “AK Parti ile MHP’nin yakınlaşmasını bekliyordum da doğrusu bu kadarını beklemiyordum. Yakında AK Parti ve MHP, bayraklarıyla ortak miting yaparsa şaşırmam. AK Parti önemli oranda Kürt seçmene sahip olduğu için MHP ile mesafesinde dikkatli olması lazım.”
Partisinin grup toplantısında konuşan Bahçeli, Kürt seçmenlere ‘sıcak’ mesajlar gönderirken, AKP’ye uyarıda bulunan gazeteci Selvi’ye de ağır hakaretler etti.
“Doğan medyasının bu Selvi’si diyor ki, ‘MHP iki ucu keskin bıçak. Kürtlerden iki oy alan parti var; biri HDP, diğeri AK Parti’dir. AK Parti önemli oranda Kürt seçmene sahip olduğu için MHP’ye karşı mesafeli olması lazım’ Bu zatın şuursuz sözleri bizim için ufacık kalmaya mecburdur” diyen Bahçeli, Selvi’nin MHP’ye özel bir tutum takındığını savundu.
Bahçeli, şöyle devam etti: “MHP’yi Kürt kardeşlerimizin karşısında gösteren her kim varsa hem bölücü hem de Türkiye düşmanıdır. Bu kalem ve kılıç artığı şahsın MHP’ye menfi tutumu bellidir, ama AKP’ye dost mu hasım mıdır? Türk-Kürt arasına nifak sokan ya şerefsizdir, ya teröristtir, ya da zulmün oyuncağıdır. Kandil’den sufle alanlar MHP’ye Kürt karşıtlığı elbisesi giydirmeye çalışanlar yatacak yeri olmayan günahkarlardır. Bu devlette herkese yer vardır.”
Bahçeli, Türkiye’yi ziyaret eden Kürdistan Bölgesel Yönetimi Başkanı Mesut Barzani’nin ziyaretini de ‘bayrak’ üzerinden eleştirdi: “Bu ziyaretin neden ve sonuçları değerlendirmemiz içinde değildir. Barzani’nin ziyareti üzerine Atatürk Havalimanı’nın bayrak direğine sözde Kürdistan bayrağı asılmıştır. IKBY adı altında Irak bayrağıyla asıldığı görülmüştür. Bu Irak’ın kendi iç meselesidir. Ancak bu bayrağın asılması skandaldır, aymazlıktır, rezalettir. İstanbul’da bu sözde bayrağın dalgalanmasına kim izin vermiştir. Bir bürokrat şuursuzluğu mudur yoksa bir komplo mudur? Peşmerge ne zaman bayrağa sahip olmuştur? Bizim Barzani’nin bayrağını görmeye kesinlikle tahammülümüz yoktur. Türkiye’ye kefen biçen çürümüşün ağırlanması milli vicdanı rahatsız etmiştir. Sonuna kadar devlet, sonuna kadar millet, irade ve yeminimiz evet diyoruz.”