Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, İstanbul Valiliği tarafından organize edilen iftar programında konuştu.
Sağlıkta yapılan çalışmaları anlatarak yaşı 18 olan gençlerin yapılan yatırımlar hakkında bilgilendirilmesi gerektiğini söyleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Sağlıkta yatırım yaptık, doktor atadık, hastaneler yaptık, şimdi şehir hastaneleri yapıyoruz, röntgen çektiremiyorduk. MR mı vardı, tomografi mi vardı. Bunları bizimle beraber var. İnsanların sağlam girip hasta çıktığı, kapıdan girse doktor bulamadığı, ambulans bulamadığı sağlık sistemini bilmiyorlar. Ambulans diye bir şey yok bizi balık istifi gibi doldurdu, doğru Gerede’ye götürdüler. Bizi Bolu’ya götürecek hemşire bile yoktu. Hemşire en az yaralı olan arkadaşımız oldu. Serum şişelerini taktılar, bir iki tanesi de onun elinde kaldı. Bolu’ya geldik. İlk hastane devlet hastanesi, soruyor emekli sandığımı SSK’mı? ben doğrusu SSK’lı arkadaşlarla öyle alamayız dediler. Bizi oradan SSK hastanesine gönderdiler ve birkaç gün Bolu da yattıktan sonra İstanbul’a geldik. Şimdi sıkıysa herhangi bir hastane hastayı kapıdan geri çevirsin. Böyle bir şey yok geri çeviremez, özel hastanede dahil, böyle bir muamele yapıyorsa bedelini öder. Biz devletsek bu bütün kurumlar bu milletin evlatlarına ilk müdahaleyi yapmak zorundadırlar. Ondan sonraki ayrı mesele” dedi.
Erdoğan’ın açıklamalarından önemli başlıklar;
Milletimizle en çok iç içe olan, yapılan hizmetleri de eksik kalan işleri de bilen kesim muhtarlarımızdır. İçişleri Bakanlığımızda muhtarlar daire başkanlığı kurduk. Muhtarlarımız mahalleyle ilgili talepleri ister formlarla isterlerse internet üzerinden bildiriyorlar. Bakanlığımızda meseleyi takip edip sonucu iletiyorlar. Muhtarlarımıza verdiği kıymet milletimize olan saygımız gereğidir. Mahalleye muhtar olarak seçilmişse, her ne kadar benim içinde muhtar bile olamaz dedilerse, de bu ülkeye muhtarda cumhurbaşkanı da olduk. Çünkü o başlıkları atanlar bu ülkede milli iradenin ne olduğunu bilmiyorlardı. Ama şimdi milli iradeyi öğrenmeye başladılar. Artık o kişi demokratik sistemde farklı bir yere gelmiş demektir. Önümüzdeki dönemde de her fırsatta muhtarlarımızla bir araya gelmeye devam edeceğiz
‘MUHTAR DAHİ OLAMAZ’ DEDİLER
Her ne kadar hakkımda ‘Artık muhtar dahi olamaz’ diye manşet atsalar da muhtar da olduk, Türkiye Cumhurbaşkanı da olduk. O başlığı atanlar Milli iradenin ne olduğunu bilmiyordu. Ama şimdi öğrendiler.
Milletimiz bize güvendi, bize görev verdi. Biz bunu hakkettik mi? Bunu hep düşündük. Döndük ve hizmetlerimize baktık.Baktığımız her yerde de eserlerimizi gördük.
‘DÜNYADA BİR NUMARAYIZ’
İstanbul 3 heceden ibaret değildir. İstanbul Türkiye’dir. İstanbul dünyadır. Böyle bir şehirde yaşamak, böyle bir şehirde sorumluluk üstlenmek kolay değildir. Büyükşehir belediye başkanlığını yaptığım için yönetici olmak ne demek çok iyi biliriz. Gençliğimizden beri İstanbul’da sorumluluk üstlendik. Sosyal kültürel çok faaliyette, siyasette, belediyede, başbakan olduk sorumluluk taşıdık. Cumhurbaşkanı olduk aynı şekilde devam ettik. Biz bunca sorumluluk üstlendik ve ne yaptık. Bu soruyu kendi kendime çok sordum. Biz bu emanete hakkıyla taşıdık mı, ileriye götürdük mü? İstanbul’a yaptığımız ve Türkiye’ye yaptığımız hizmetlere ve coğrafyaya yaptığımız hizmetlere baktık. Dünyanın neresinde yaşarsa yaşasın mazlumlara yaptığımız hizmetlere baktık. Hamd olsun her yerde eserlerimizi gördük. Dünyada en aza gelişmiş ülkelere destekte 1 numaralı ülke ABD görünür. Gayrisafi milli hasılaya göre dünyada 1 numaralı ülke Türkiye’dir. Biz numarayız, ABD değil, İngiltere bizden çok daha geride. Sizler böyle bir ülkenin evlatlarısınız
‘SIKIYSA GERİ ÇEVİRSİN’
Biz Gerede’de 5 arkadaş kaza yapmıştık. Bizi hastaneye götürecek doğru düzgün bir ambulans bile yoktu. En az yaralı olan arkadaşımız hemşire görevi üstlendi. Hastaneye gittik SSK’lı olduğumuz için devlet hastanesi kabul etmedi. Neyse bizi oradan SSK hastanesine gönderdiler. Biz bunları yaşadık.
Şimdi sıkıysa herhangi bir hastane, hastayı kapıdan geri çevirsin. Böyle bir şey yok. Geri çeviremez. Bakın buna özeli de dahil, çeviremez. Eğer böyle bir muamele yapıyorsa bedelini öder.
‘MUTLAKA SANDIĞA GİDİN’
Aman ha. Tatili uzatıpta sandıkları boş bırakmayın. Mutlaka sandığa gidip iradenizi yansıtın. Allah göstermesin, bir aksilik olursa o ahların, vahların, keşkelerin hiç kimseye faydası olmaz. Milletimize en güzel bayramı inşallah 24 Haziran akşamı yaşatacağız.