Devreye giren Yargıtay 12. Hukuk Dairesi, mahkeme kararını bozdu. Mahkeme ilk kararında direnince 6 yıllık yargı sürecine Yargıtay Hukuk Genel Kurulu son noktayı koydu: Maden işleme ruhsatı haczedilebilir.
İşlettiği krom madeninin işletme ruhsatı alacaklısı tarafından haczedilen işletmeci, soluğu İcra Hukuk Mahkemesi’nde aldı. Mahkeme, borçlu madencinin şikayetini kabul etti, işletme ruhsatına konulan haczi kaldırdı.
Kararı alacaklı davalı temyiz edince devreye giren Yargıtay 12. Hukuk Dairesi, işletme izninin devredilemeyeceğine, işletme ruhsatının bir bütün olarak ve yönetmelikte belirtilecek esaslar çerçevesinde devredilebileceğine dikkat çekti.
Maden Kanunu’nda maden işletme ruhsatının haczedilemeyeceğine dair bir düzenlemeye yer verilmediğinin hatırlatıldığı kararda, “Yasa maddelerine göre maden işletme ruhsatının devredilebileceği, ipotek edilebileceği, icra dairesince satışının yapılabileceğinden işletme ruhsatı üzerine haciz konulabilir. Ancak işletme hakkı ile bütünlük teşkil eden tesis, vasıta, alet ve malzemenin münferiden haczedilemeyeceği düzenlenmiştir.
UYGULANMASI MÜMKÜN DEĞİLDİR
Somut olayda; Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı Maden İşleri Genel Müdürlüğüne müzekkere yazılarak borçlunun maden işletme ruhsatı ve işletmenin tamamına haciz konduğu anlaşılmaktadır. Borçlunun talebi ruhsat üzerine haciz konulamayacağına ilişkin olup, ruhsatla ilgili Maden Kanunu’nun 40. maddesinin uygulanması mümkün değildir. Bu durumda mahkemece istemin reddi yerine yazılı gerekçelerle haczin kaldırılması yönünde hüküm tesisi isabetsizdir” denildi.
KARARIN BOZULMASINA HÜKMEDİLMİŞTİR
Bozma kararının ardından İcra Hukuk Mahkemesi, ilk kararında direnince bu kez devreye Yargıtay Hukuk Genel Kurulu girdi. Genel Kurul kararında şu ifadelere yer verildi: “Bilindiği üzere İcra İflas Hukukunda kural olarak borçlunun malvarlığını teşkil eden mal, alacak ve hakları, alacaklılarına karşı bir tür teminat oluşturur. Borçlunun malvarlığını oluşturan mal, alacak ve hakları borç için haczedilebilir.
Maden Kanunu’nun 40. maddesinin 1. fıkrası ile madenin işletilmesi için gerekli olan ve tek başına bir değer ifade eden her türlü malın münferiden haczi yasaklanmıştır. Aynı maddenin 2. fıkrasında ise haczi mümkün olan kıymetler belirtilmiş ve hangi durumlarda haczin mümkün olacağı belirlenmiştir. Ancak haczi yasaklanan değerler arasında maden işletme ruhsatı bulunmamaktadır.
Kaldı ki, anılan kanunun 27. maddesinde maden işletme ruhsatının başkasına devredilebileceği, 39. maddesinde rehnedilebileceği, 43. maddesinde üzerine ipotek tesis olunabileceği ve icra dairesince satışının yapılabileceği düzenlenmiştir. Bu durumda aksine bir hüküm bulunmadığından maden işletme ruhsatı üzerine haciz konulabilir. Açıklanan nedenlerle Hukuk Genel Kurulunca da benimsenen Özel Daire bozma ilamına uyulması gerekirken, önceki kararda direnilmesi usul ve yasaya aykırı olup, direnme kararı bozulmalıdır. Kararın oy birliği ile bozulmasına hükmedilmiştir.”