Son ekonomik gelişmeler üzerine yaygın yoksullaşma beklediğini kaydeden Babacan,
“Şu anda ülkeyi yönetenlerin kasıtlı olarak aldığı kararlarla attığı adımlarla gerçekleştirdiği bir çöküşü yaşıyoruz. Bu durumun nasıl bir felakete yol açtığını insanlar birkaç ay sonra anlayacak. Çok yaygın bir yoksullaşma olacak. Bu krizde zengin ve fakir arasındaki uçurum daha da artacak.” ifadelerini kullandı. Babacan ayrıca, sadece kasımdan bu yana dolar kurundaki artışın yüzde 60’ı bulduğunu kaydetti.
Asgari ücrete yapılan yüzde 50’lik artışa temas eden Babacan,
“Son 20 yılın en yüksek asgari ücret artışı, ancak asgari ücretin satın alma gücünde çok ciddi düşüş var. Dolar kurunun artmasıyla ocakta, şubatta, martta daha yüksek enflasyon olarak yansıyacak. Asgari ücret geçmişe endekslenmiş bir ücret. Gerçek enflasyon yüksek. Ocak ayından itibaren asgari ücret eriyecek çünkü enflasyon yükselecek. Onlar enflasyonla nasıl mücadele edilir bilmiyorlar.” ifadelerini kullandı.
Babacan kendi bakanlığı döneminde başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın Merkez Bankası’na müdahale etmeye çalıştığını, ancak kendisinin buna izin vermediğini söyledi. Babacan,
“Ben ayrıldıktan sonra milli gelir düştü. O dönemde Merkez Bankası bağımsızdı. (Erdoğan) Müdahale etmeye çalışıyordu 2011-2012 yıllarında. Merkez Bankası’na müdahale etmesine izin vermedik.” dedi.
Erken seçimin hemen olması gerektiğini belirten DEVA lideri,
“Orta direk çöküyor şu an. Zengin daha zenginleşiyor, fakir daha da fakirleşiyor. Böyle bir tabloda derhal seçime gitmeli. Fakat daha gitmez, Erdoğan ‘1,5 senem daha var’ diyor.” şeklinde konuştu.
Açıklamalarında Cumhurbaşkanlığı sistemine de değinen Babacan,
“Ben 6 yıldır yokum. Kendi sorumluluk alanlarımda yaptığım çalışmalardan benim işim rahat. Ancak yapmadığım söylemediğim keşkelerim var. Mesela 2017 referandumunda 15 Temmuz 2016’da darbe teşebbüsü oldu, OHAL ilan edildi hemen 6 ay sonra anayasa değişikliğine başlandı. Referanduma giderken hazırlık gizli tutuldu. Anayasa değişikliği hazırlandı ve birden gündeme geldi. Çok hızlı bir şekilde Meclis’e sunuldu. Bunun Türkiye’yi bir felakete götüreceğini ben görüyordum. Ama bunu kamuoyuna açıkça konuşmadım. 2015 Ağustos’ta bir karar aldım ben artık konuşmayacağım, artık sessiz bir şekilde eski hayatıma döneceğim dedim ama keşke konuşsaydım.” diyerek pişmanlığını dile getirdi.
Haberler.com