Hamburg, Almanya – DenizBank Genel Müdürü Hakan Ateş, Hamburg’daki gazetecilerin DenizBank Bornova Şube Müdürü Hatice Ö. hakkında yapılan “Nitelikli Dolandırıcılık” ve “Zimmet” iddiaları hakkında açıklamalarda bulundu.
“Şu Ana Kadar Bankada Bir Borç-Alacak Kaydı Görünmüyor”
Ateş, 2002 yılında satın alınan Tarişbank’ın çalışanlarının büyük çoğunluğunun DenizBank’ta çalışmaya devam ettiğini ve Hatice Ö.’nün de bu çalışanlardan biri olduğunu belirtti. Hatice Ö.’nün “Annesi ve kendi sağlık sorunları nedeniyle borçlu olduğunu” söylediğini aktaran Ateş, şunları söyledi:
“Söz konusu olayla ilgili haberleri buradan takip ediyoruz. Şu ana kadarki incelemelerde bankada bir borç-alacak kaydı görünmüyor. Ne olduğunu anlamaya çalışıyoruz. Savcılığa, mali polise bilgi verdik. Kara para yönünden araştırılması da gerekiyor. Aynı inceleme sürecini önceki olayda da yapmıştık.”
“Gerekli Yetkililer Bizi Teyit Etti”
Ateş, daha önce yaşanan Seçil Erzan olayını hatırlatarak, “İlk araştırmalarımız sonucu müşterilerin verdikleri paralarla ilgili kameralarımızda veya borç-alacak kaydında bir bulguya rastlamadık. Bu nedenle bunun bir saadet zinciri olduğunu düşündük. Sonraki derinlemesine araştırmalarımızda BDDK, savcılık ve bilirkişiler bizi teyit etti” dedi.
“Sosyal Medyada Yer Alan Rakamlar Hayal Ürünü”
Mevcut olayda ise incelemelerin sürdüğünü ve henüz bir dolandırıcılık veya zimmet vakası olarak değerlendiremediklerini belirten Ateş, “Fakat şunu söyleyebilirim ki sosyal medyaya yansıyan rakamlar ve iddialar tamamen hayal ürünüdür. Teftiş kurulumumuzun bize ilettiği rakamlar ile haberlerde yer alan rakamlar arasında büyük bir fark var. İsimleri kullanılan iş insanları ile de herhangi bir bağlantı görülmemiş olup bunun da üretilmiş olduğu anlaşılmaktadır. İncelemelerin önümüzdeki haftanın başına kadar sonuçlanacağı kanaatindeyim” diye konuştu.
“Dünyanın Her Yerinde Yaşanan Olaylar”
Zimmet ve dolandırıcılık olaylarının dünyanın her yerinde yaşandığını ve bankaların bu tür zararlarını teminat altına almak için milyon dolarlık primler ödediğini ve sigorta poliçeleri yaptırdığını vurgulayan Ateş, “Biz biraz günah keçisi olduk. Birçok bankada karşılaşılan benzer işlemler basında haber olarak yer bulmazken bizimle ilgili en küçük gelişme sosyal medyada yer buluyor” dedi.
“Düzenli Teftişler, Tespitleri Kolaylaştırdı”
Şubelerde yılda bir kez, bazı şubelerde ise iki yılda bir teftişler yapıldığını ve diğer bankalarda da bu tür olayların yaşandığını ifade eden Ateş, “Son olaydan sonra bankada denetimleri sıkılaştırdık ve bu da daha sonraki dönemlerde ortaya çıkması muhtemel olan vakaların üst üste tespitini sağladı. Bir şeyler var ama ne olduğunu henüz tam biz de bilmiyoruz. Savcılığa bildirdik, iddiaları araştırıyoruz” dedi.