20 milyon 263 bin metrekare arazi yabancılara satıldı

Yabancıların Türkiye’de Emlak Satın Almalarına İlişkin Son Veriler

2024 Yılı İlk 5 Ayı ve Son 5 Yılın Değerlendirmesi

2024 yılı Ocak-Mayıs döneminde yabancıların Türkiye’de satın aldıkları emlaklar dikkat çekici boyutlarda gerçekleşti. Cumhur Uzun’un yazılı açıklamasına göre, bu süre zarfında 777 bin 954 metrekare arazi, 10 bin 498 mesken ve dükkan yabancılara devredildi. Bu rakamlar, Türkiye’nin hızla parsellenmekte olduğuna işaret ediyor.

2024 yılı hariç son 5 yıllık verilere bakıldığında, yabancılara satılan emlakların miktarı daha da artıyor. Toplamda 19 milyon 485 bin 898 metrekare arazi, 197 bin 372 mesken ve işyeri yabancıların eline geçti. Bu, yaklaşık 2 bin 730 futbol sahası büyüklüğünde bir arazi kaybına denk geliyor.

İsrail Vatandaşlarının Emlak Satın Almaları Dikkat Çekiyor

Cumhur Uzun, İsrail vatandaşlarının son 5 yılda satın aldıkları emlakların dikkat çekici bir paya sahip olduğunu vurguladı. Verilere göre, İsrail vatandaşları, toplam satılan arazilerin 1/19’unu, yani 1 milyon 055 bin 215 metrekareyi satın aldı. Ayrıca, 1.805 mesken ve işyerinin de sahibi oldular.

Diğer Ülkelerden Emlak Satın Almaları

İsrail vatandaşları haricinde, Ürdünlüler de son 5 yılda en fazla toprak satın alan ülkeler arasında yer aldı. 2 milyon 481 bin 240 metrekare ile Ürdünlüler, toplam satılan arazilerin %12’sinden fazlasını satın aldı.

Mesken ve dükkan satın almalarında ise Rusya vatandaşları öne çıkıyor. Son 5 yılda 33 bin 630 adet mesken ve dükkan satın alan Rusya vatandaşları, bu alanda birinci sırada yer alıyor. Onları İran (28 bin 062 adet) ve Irak (19 bin 061 adet) takip ediyor.

Sonuç

Türkiye’de yabancıların emlak satın almalarının hızla artması endişe verici boyutlarda. Bu durum, vatandaşların ekonomik kriz nedeniyle toprak ve meskenlerini elden çıkarırken, yabancıların özel projeler ve vatandaşlık dağıtan sistem nedeniyle avantajlı konuma gelmelerine yol açıyor.

Son 65 ayda 207 bin 870 ev ve işyeri, 20 milyon 263 bin 852 metrekare arazi yabancıların eline geçti. Bu gidişatın devam etmesi halinde, 20 yıla kadar Türkiye topraklarında ve konutlarında pek çok kişinin kiracı durumuna düşmesi söz konusu olabilir.